Buradasınız
İşçilerin Mücadele Birliği Büyümeye Devam Ediyor!
Tuzla’dan bir öğrenci
UİD-DER olarak yaklaşık 3 ay önce “Kıdem Tazminatının Gaspına Hayır” şiarıyla bir kampanya başlatmıştık. Hepimiz canla başla işe sarıldık, işçi mahallerinde, fabrikalarımızda, çevremizdeki herkese kampanyayı anlattık. İmzalar topladık. İmza toplamak için kurduğumuz stantlarda bazen komik, bazen üzücü, bazen gurur verici birçok olay yaşadık. Derneğimizin tüm temsilcilikleri başka başka yerlerde stantlar kurdu. Hepimiz birçok olaya tanıklık etmiştik ve bunları da birbirimizle paylaşmak gerekiyordu. Bunun için Aydınlı temsilciliğimizde, UİD-DER Medya Ekibi’nin UİD-DER’liler Anlatıyor röportajını, imza kampanyasını beraber yürüttüğümüz işçi arkadaşlarımızla birlikte izledik.
Videoyu izlerken, nasıl önemli bir iş gerçekleştirdiğimizi bir kez daha görmüş olduk. Karda kışta, bilinçli işçiler olarak, elimizden alınan hakkımızı işçi-emekçilere anlatmak ve sahip çıkmak için, inançlı ve sabırlı çalışmamız anlatılmıştı. Gurur ve inançla izledik anlatılanları. Röportajlarda anlatılanlar çoğumuzun duygularına tercüman oldu. Örgütlü ve işçi disipliniyle yapılmış bir işin, nasıl sonuçlar doğurduğunu, topladığımız yaklaşık 60 bin imza anlatıyordu. Röportaj-videodan sonra UİD-DER Yönetim Kurulu’nun bizlere teşekkür eden mektubu okundu. İşçi sınıfının birlik ve beraberliği için canla başla çalışan UİD-DER büyüyor gerçekten de. Yaptığımız etkinliklerin, kampanyaların, çalışmaların sonuçlarını hep birlikte görüyoruz. Emeğimizin karşılığını hep birlikte alıyoruz. Derneğimizin yönetim kurulunun biz UİD-DER üyelerine teşekkür mesajı hepimizi çok duygulandırdı ve emeklerimizin en güzel karşılıklarından biri oldu.
Sonra hep birlikte kurduğumuz UİD-DER sofrasında yemeklerimizi yedik. UİD-DER müzik ekibinin söylediği şarkılar mutluluğumuza eşlik etti. Okunan şiirler coşkumuzu anlatıyordu. Bunlarla, UİD-DER’li işçiler olarak birlikte neleri yapabileceğimizi bir kez daha görmüş olduk. 1 Mayıs çalışmalarımızı da aynı bilinç ve sorumlukla devam ettireceğiz. İşçi sınıfının mücadele günü olan 1 Mayıs’ta, UİD-DER’li işçiler kırmızı şapka ve önlükleriyle alanlarda olacaklar.
UİD-DER Yürüyor, Mücadele Büyüyor!
Yaşasın İşçilerin Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs!
Devletin Newroz Sancısı
Yine İş Cinayeti, Yine “KADER!”
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...