Buradasınız
Kafamda Torba Var, Nefes Alamıyorum
Kartal’dan bir büro işçisi

Torba yasa tasarısı mecliste kabul edilerek yasalaşmak üzere. O kadar örgütsüz durumdayız ki bizler için çok önemli olan bu yasa tasarısı sıradan bir tasarı imiş gibi onaylanıyor. Torbanın içine bir baktım, ağzına kadar dolu. Hatta bu kadar maddeyi bu torbaya nasıl sığdırdılar diye hayretler içerisinde kaldım. Memurlarda kademelendirmeden kadro fazlalığı gerekçesiyle yapılacak sürgünlere, engelli istihdamı zorunluluğunun kaldırılmasından esnek çalışmaya bir sürü madde var bu torbanın içerisinde. Aslında işin özü işçi sınıfına yönelik geniş kapsamlı bir saldırı paketi söz konusu.
Dostlar, bu torba sıradan bir torba değil. Tam 113 tane madde var o torbanın içerisinde. Patronlar torbadan çıkardıklarını biz işçilerin üzerine boca ettiler. Ve şimdi bu yasa sayesinde elimizde kalan kırıntıları da alıp dolduracaklar ceplerini. Ve bizler hâlâ susuyoruz, onlar bizi açlığın ve yoksulluğun en dibine iterken, gözümüzün içine bakarak kanlarımızı emerlerken.
Sen genç işçi arkadaş, susacak mısın, deneme süren 2 aydan 4 aya çıkarılıyorken? 4 ay sonra işten atılmanı meşrulaştırdılar.
Memur arkadaşlar, vardiya düzeniniz merkezi olarak belirlenirken, şimdi bağlı olduğun kurumun yetkisine bırakılacak. Müdürle aran kötü ise yandın.
Engelli arkadaşlar, sizi de düşünmüşler, şöyle diyor madde: “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, işverenin başvurusu üzerine, işin niteliği ve teminde güçlük nedeni ile işyerinde özürlü çalıştırma konusunda güçlük yaşanıp yaşanmayacağını karara bağlar.” Yani engelli istihdamı azalacak, sonra tamamen ortadan kaldırılacak. Bu torba sizin de yaşamınızda var olan engellere daha da büyük bir engel ekliyor.
18-29 yaş arası işçiler için işverenin ödemesi gereken sigorta pirimi de işsizlik sigortasından karşılanacak.
Hele belediyelerde çalışan işçiler, size ne diyor yasa biliyor musunuz? Belediyede çalışanların sayısı ihtiyaçtan fazla duruma geldi, o yüzden biz seni bilmem nerenin bilmem neredeki belediyesine gönderiyoruz diyor. İhtiyaç fazlalığının neye göre belirleneceği yasada belirtilmemiş. Yani hakkını aradığında, sen fazlalıksın o yüzden seni gönderiyoruz diyebilirler. Bir de 5 gün içinde sürgün edildiğin yere gitmen gerekiyor. Gitmezsen ataman iptal edilecek ve sen de işsiz kalacaksın.
Yeter ya, yeter! Yazarken daraldım, başım çatladı. Torba ile sanki kafamı sıkıyorlar, nefes almakta zorlanıyorum. Dostlar yukarıda sadece birkaç madde yazdım. Gördüğünüz gibi yukarıdaki maddeler işgücünü satarak geçinen tüm insanları, yani işçileri etkiliyor. Sesimiz hâlâ yeterince çıkmıyor. Patronlar bizleri torbalarının içine hapsetmeye çalışıyorlar. Ama biz işçiler onların torbalarına sığmayacak kadar çokuz. Onların torbalarını kafalarına geçirecek kadar güçlüyüz. Peki nasıl başarırız bunu? Tabii ki yan yana gelerek, yumruklarımızı birleştirerek ve örgütlenerek! İşte o zaman kendi torbalarında boğabiliriz onları.
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- DİSK/Enerji-Sen’in örgütlü olduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi şirketi olan İSPER AŞ’de çalışan İSKİ ve İGDAŞ işçileri toplu iş sözleşmesi sürecinde dayatılan sefalet zammına karşı 28 Şubatta İstanbul genelinde eylem yaptı. İzmir Torbalı’da...
- İzmir Pınarbaşı’nda Sunel tütün fabrikasında grevde olan işçileri ziyaret ettim. Tekgıda-İş Sendikası İzmir 7 No’lu Şube üyesi grevci işçiler, ücretlerine zam ve çalışma koşullarının iyileştirilmesini talep ediyorlar.
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden geçen iki yılda depremzedelerin yaraları sarılmadı. Devlet yetkileri hiçbir sorumluluk almadıkları gibi emekçilerin acılarına yeni acılar eklemeye devam ediyorlar. Mesela depremin ikinci yıldönümünde Adıyaman’da “...
- İzmir’in Bornova ilçesinde faaliyet gösteren, Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Sunel Tütün fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine yaklaşık 600 işçi 27 Şubatta greve çıktı.
- Dayanışma ve mücadele günümüz 8 Mart’ı karşılamaya hazırlanıyoruz. Sorunlarımızın büyüdüğü, kendimiz ve evlatlarımız için kaygılarımızın derinleştiği böyle bir dönemde 8 Mart’ın bizim için anlamı daha derin, önemi daha büyük. Çünkü 8 Mart,...
- İşçi sınıfının sömürüye karşı mücadelesinin güçlenmesi, işçilerin sınıf bilincinin güçlenmesiyle mümkün olur. Sınıf bilincinin güçlenmesiyse, işçilerin sınıflarını, sınıflarının tarihini, mücadele deneyimlerini ve yöntemlerini bilmesiyle mümkün olur...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Sermaye sınıfı, burjuvazi, sağıyla soluyla, iktidarıyla muhalefetiyle bir bütündür ve yoksul halka, işçi sınıfına düşmandır. Ancak bu utanmaz sınıf ve politikacıları, bizleri kandırmak için yapmadıklarını bırakmazlar....
- Türk Tabipleri Birliği (TTB), 25 Şubatta “Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün, Başka Bir Hekimlik Ortamı Mümkün!” diyerek İstanbul’dan Ankara’ya yürüyüş başlattı. İstanbul Kadıköy’de bir basın açıklaması yaparak yürüyüşlerini başlatan hekimler,...
- İstanbul Beşiktaş Belediyesi ve Seyhan Belediyesi işçileri ücret gaspına karşı 24 Şubatta geciken ödemelerinin yapılması talebiyle iş bıraktı.
- Bugün ilaç yazdırmak için aile hekimime gittim. Ama onu hiç bu kadar üzgün görmemiştim. Normalde güler yüzlü, hastalarına iyi davranan, insani ilişkileri güçlü biriydi. Üzüntüsünün sebebini sorduğumda iç çekerek anlatmaya başladı: “Gerçekten çok...
- Patronlar sınıfının biz işçilere topyekûn savaş açtıkları çok açık şekilde ortadadır. Her fırsatta mikrofonu kapan patronlar ve siyasetçiler büyümekten, gelişmekten, enflasyonun kısa sürede sona ereceğinden bahsediyor. Ancak gerçekler bunun tam...
- İşçi eylemlerinde, grev ve direnişlerde çokça atılan bir slogan vardır: Hak Verilmez Alınır! Bu yalnızca bir slogan değil, işçi sınıfının mücadele tarihinin bir özeti gibidir. Geçmişten bugüne sendikal ve siyasal hakların mücadeleyle kazanıldığını,...
- UİD-DER, 6 ay boyunca haklarını almak için mücadele eden ve sonunda patrona geri adım attıran Polonez işçileri ile birlikte 23 Şubatta etkinlik düzenledi. Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde gerçekleştirilen “Polonez İşçileri Diyor ki:...