Buradasınız
Kıdem Tazminatının Gaspına Karşı Örgütlü Mücadeleye
Ankara’dan bir sağlık işçisi

Patronlar sınıfı, işçilerin mücadeleyle kazandığı haklarına saldırmaya devam ediyor. AKP hükümeti referandum sonrasında kıdem tazminatını fona devretmek üzere yeniden saldırıya geçti. Referandumda oy alabilmek için bu saldırıyı 16 Nisan sonrasına erteleyen hükümet, daha önce aynı saldırı söz konusu olduğunda emekçilerin tepkisiyle karşılaşmış ve düzenlemeyi geri çekmek zorunda kalmıştı.
2011 yılında saldırı gündeme getirildiğinde mücadele örgütümüz UİD-DER “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyelim” kampanyası ile yüz binlerce işçiye ulaşmış, işçilerin tepkisini, sesini yükseltmişti. UİD-DER’li işçiler ve öğrenciler İstanbul, Kocaeli, Ankara, Mersin, Adana, Karabük, Tekirdağ gibi sanayi kentlerinde kampanyamızı kadın ve erkek işçilere ulaştırdılar. Kışın tüm soğuğuna rağmen stantlar kuruldu, bildiriler dağıtıldı. Ev ziyaretleri ve etkinlikler yapıldı. Kıdem tazminatının ne olduğunu bilmeyen genç işçilere kıdem tazminatımızın iş güvencemiz olduğunu, kazanılmış bir hak olduğunu anlattık. Bildirilerimizi uzattığımızda “beni ilgilendirmiyor” diyen işçilerle de karşılaştık. Haklarımızın bizleri ilgilendirdiğini, her birinin mücadeleyle kazanıldığını ve eğer biz sahip çıkmazsak elimizden alınacağını anlattık, sohbetler ettik. Burjuva medyanın, hükümet sözcülerinin aynı bugünkü gibi işçiler için iyi bir şey olarak anlattıkları kıdem tazminatı fonunun patronların hizmetine sunulacağını anlattık.
Kampanya boyunca 65 bin imza toplayarak işçilerin tepkilerini Meclise taşıdık. Yalnızca imzalarla sınırlı kalmayıp kampanya boyunca tanıştığımız işçileri derneğimize davet ettik. Haklarımızın gasp edilmesini önlemek için yalnızca imza toplamanın yetmediğini, işçilerin mücadeleye katılması gerektiğini anlattık. Örgütlü mücadelenin önemini dile getirdik ve mücadeleyi büyüttük. Sendikalar da çeşitli eylemlerle kıdem tazminatının fona devrine karşı tepki örgütlediler. İşçilerin tepkileri karşısında AKP hükümeti geri adım atmak zorunda kaldı, Çalışma Bakanlığı UİD-DER’e fonun gündemde olmadığını bildiren bir yazı gönderdi. Kıdem tazminatının fona devri hükümetin her zaman gündeminde olsa da işçilerin tepkilerinden korkmuş ve harekete geçememişti.
Bugün referandumda hile hurdayla evet çıkaran AKP hükümeti, sermayeye hizmetini sürdürerek kıdem tazminatımızı elimizden almak üzere tekrar saldırıya geçti. Taşeronu yaygınlaştıran, kiralık işçilik bürolarının önünü açan hükümet, kıdem tazminatının fona devredilmesiyle birlikte işçilerin iş güvencesini tamamen ortadan kaldırmak istiyor. Patronlar için engelleyici olan kıdem tazminatı ortadan kaldırıldığında, işçileri istedikleri zaman tek kuruş ödemeden işten atabilecekler. Üstelik biriken fon da çeşitli teşviklerle patronlara peşkeş çekilecek. Hükümet kıdem tazminatı fonunun işçiler yararına bir uygulama olduğu yalanıyla ne kadar göz boyamaya çalışsa da niyetleri sermayenin önündeki engelleri kaldırmak, işçilerin sömürüsünü alabildiğine arttırmaktır.
Bugün de kıdem tazminatının gaspına karşı işyerlerimizde, okullarımızda, mahallelerimizde mücadeleyi büyütmeliyiz. UİD-DER’in kampanyasını işçilere taşımalı, mücadeleyle kazanılan haklarımızı patronlara teslim etmemek için örgütlenmeli ve mücadele etmeliyiz.
Form Ambalaj’da Grevin 4. Günü
Yaşayarak Öğrendim ki Yasalar da Taraflı
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...
- Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şubenin örgütlü olduğu Narlıdere Belediyesine bağlı NARBEL’de çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 6 Mayısta greve çıktı. NARBEL işçileri bir müddettir ücretleri eksik ve...
- Bu mektubumda sizlere sınıf temelinde örgütlü olmanın ne demek olduğunu dilim döndüğünce anlatmak istiyorum. Önce kendi deneyimimden, ardından da 1980 öncesi işçi kuşaklarının örgütlü mücadelesinden örnekler vereceğim.
- 15 Nisanda geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 18 gün yoğun bakımda kalan ve 3 Mayısta yaşamını yitiren Sırrı Süreyya Önder on binlerce insan tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Siyasi parti yöneticileri, sanatçılar, gazeteciler, Barış Anneleri, Kürt...
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...