Buradasınız
Kıdem Tazminatımız Elimizden Alınıyor! “Ne Satıyorlar Burada?”
Gazi Mahallesi’nden bir gıda işçisi
“Ulusal İstihdam Stratejisi” adlı saldırı paketine karşı UİD-DER’in başlatmış olduğu imza kampanyasında gördük ki, ne yazık ki işçilerin önemli bir çoğunluğu haklarının ne olduğunu bilmiyorlar.
İmza standımızı bir işçi mahallesinde kurduk. İşten çıkıp gelen arkadaşlarımızla hemen standın başına geçip işe koyulduk. “Kıdem tazminatımızı gasp ettirmeyelim! Bir imza da siz verin, kampanyamızı güçlendirelim” diye sesimizi işçi arkadaşlarımıza duyurmaya başladık. Kıdem tazminatının ne olduğunu bilen işçiler doğrudan yanımıza gelip kampanyamıza destek oldular. Ne var ki böyle bir hakkımız olduğunu bilen işçilerin sayısı pek fazla değildi. Ve dikkatten kaçmayan bir şey ise böyle bir hakkın olduğunu bilen işçiler ortalama 20 yıllık işçilik yapmış ya da emekli olmuş işçilerdi. Genç işçiler ise hemen hemen hep şu soruyu sordular: “Nedir bu kıdem tazminatı denilen şey?” Bu hakkımızın ne olduğunu anlattığımızda genç işçi arkadaşlarımız da bize destek oldular. “İlk defa duyuyorum böyle bir hakkımızın olduğunu” diyen genç işçi sayısı oldukça fazlaydı. Hatta iki işçinin aralarında geçen bir diyalog, durumun ne kadar kötü olduğunu gösteriyordu. Standın başındaki kalabalığı gören işçilerden biri diğerine soruyor: “Ne satıyorlar burada acaba, bu kalabalık ne?” Diğeri cevap veriyor: “Kıdem tazminatları ellerinden alınıyormuş onun için imza topluyorlar.” İlk soruyu soran işçi “bize ne ya, ne olursa olsun biz yolumuza gidelim” diyerek bulunduğumuz yerden hızla uzaklaşırken, arkalarından yetişip durduruyoruz. Ve derdimizi anlattıktan sonra bize verdikleri cevap şu oluyor: “Eğer siz bu konuyla ilgili bizi bilgilendirmemiş olsaydınız belki de böyle bir hakkımız olduğunu öğrenemeyecektik.” İmzalarını attıktan sonra teşekkür ederek yanımızdan ayrılıyorlar.
Bugün üretim alanlarında çalışan işçilerin önemli bir çoğunluğunu genç işçiler oluşturuyor. Ama ne yazık ki bu işçilerin tamamına yakını haklarını bilmiyor. Hatta bazı sendikalı fabrikalarda bile durum neredeyse aynı. Kısacası işçiler örgütsüz ve örgütsüz oldukları için de bilinçsizler. Böylesi koşullarda da patronların saldırıları her geçen gün daha da pervasızlaşıyor. Kıdem tazminatlarının fona devredilmesini öneren patron örgütleri (TÜSİAD, MÜSİAD, TİSK, MESS, TOBB) hükümeti cesaretinden dolayı övüyor ve elleri kopana kadar alkışlıyorlar. AKP hükümeti işçi sınıfının bu durumunu çok iyi bildiği için böyle cesur davranabiliyor. Kıdem tazminatları fona devredildiğinde devlet güvencesi altına alınacak ve her işçi bu fondan parasını alacakmış. Biz şunu çok iyi biliyoruz ki bu koskoca bir aldatmaca. Daha önce bu ülkedeki fonların başına çok işler geldi. Bu fonun da başına bir çorap örecekler. Bu fondan işçiler değil patronlar faydalanacak.
İşçilerin bu tür saldırıları geri püskürtebilmesi için haklarını bilmesi ve birlik olması şart. Kıdem tazminatının ne anlama geldiğini bilmeyen bir işçi, bu hakkımızın elimizden alınmasına karşı da mücadelede edemez. Dolayısıyla burada UİD-DER’li mücadeleci işçilere büyük görev düşüyor. Çalıştığımız işyerlerinde ve etrafımızdaki bütün işçilere haklarımızı anlatarak, onları bilinçlendirerek, mücadeleye katmalıyız. Patronların saldırılarına ancak örgütlü ve bilinçli olursak karşı durabiliriz. Aksi halde patronlar hükümetlerini alkış yağmuruna tutmaya, hükümetler ise bizi kandırmaya devam edecek.
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- Patronların tek isteği işçiler hep çalışsın, çok çalışsın, hak hukuk aramasın, hatta bedavaya, ölümüne çalışsın. İşte bu açgözlü istekleri onları bir canavara dönüştürüyor. Neredeyse her gün “yok daha neler” diyeceğimiz haberler duyar olduk....
- İngiltere’de binlerce kişi ırkçı ve faşist yükselişe karşı “No Pasaran/Geçit Yok” şiarıyla 27 Temmuzda başkent Londra sokaklarına çıktı. İngiltere’de Tommy Robinson liderliğindeki faşist örgüt İngiliz Savunma Birliği’nin (EDL) düzenlediği mitinge...
- Kapitalist sistemin çelişkileri tüm dünyada derinleşmeye devam ediyor. Dev şirketler rekor kârlar açıklarken işçiler sefalet ücretlerine, gençler işsizliğe, geleceksizliğe mahkûm ediliyor. Emperyalist savaşın alevlerini daha da harlayan egemenler,...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez’de işçilerin sendika hakkı için mücadelesi sürüyor. Ancak işçilerin sendikal örgütlenme hakkını yok sayan şirket yönetimi önce baskı uyguladı, sonra işçileri işten attı, son olarak da 27 Temmuzda polisi işçilerin...
- Bugün milyarlarca insan kapitalizmin yarattığı pek çok sorunla cebelleşiyor. İşsizlik, yoksulluk, iklim krizi, göç krizi, emperyalist savaşlar… Dünya üzerinde yaklaşık 300 milyon göçmen var. Türkiye’de Amerika’da, İspanya’da İngiltere’de ve daha...
- Geçtiğimiz günlerde Asya’nın en zengin ailesi olan Ambaniler’in Martta başlayan 4 aylık düğün maratonunda 250 milyon dolar harcadıklarına dair bir haber okudum. Mukesh Ambani’nin oğlu Anant’ın evlendirildiği şatafatlı düğüne dünyanın her yerinden...
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....