Buradasınız
Ayşe Çabuk Kalk, İşe Geç Kaldın!
Gebze’den bir kadın işçi
Saat sabahın 06.30’u. Yine saat zili çalıyor. Of ya ne çabuk geliyor saat. Beş dakika ertele. Yine çalıyor susmuyor! Hadi kalk Ayşe, servise yetişeceksin, üstünü giyin. Servisi kaçırsan iki minibüsle gideceksin ve işine geç kalırsın. Neyse koş, koş. Oh çok şükür servise yetiştin. Şimdi bir saat zamanın var, gözlerini dinlendir serviste. İşte geldik her zamanki fabrikamıza, şimdi koş kart basma kuyruğuna, daha üstünü değiştireceksin. Daha vardiyanı teslim alacaksın. Tamam, hazırım vardiyamı teslim almaya. Aaa o da ne? Bizim fabrikada bir değişiklik var. Benim çalıştığım enjeksiyon makinesine bir robot takılmış. Şimdi bu iyi mi, kötü mü? Bu sorunun cevabını zamanla anlarım, şimdi çalışalım.
Robot kardeş merhaba, hoş geldin. Cevap yok. Herhalde konuşmayı sevmiyor. Bu robotun güzel bir yanı var. Günde 450 kere makinenin kapağını ben açıp kapatıyordum, bu robot çok akıllı, makinenin kapağını açmadan kalıptan kendi alıyor ve benim önüme koyuyor parçamı. Benim kollarım çok yorulmayacak herhalde. Ben de çapağını alıp paketliyorum. Malzemelerimi kendim alıyorum, hurdalarımı toplayıp geri dönüşüm için kırmaya atıyorum. Ee bu robot durmadan çalışıyor, ben bu işleri yaparken beni bekleyebilir misin robot kardeş? Cevap yok. Sessiz olalım usta geliyor! Geldi! “Ayşe bu robotlu bir makine, artık hiç makineyi durdurmayacağız, durdurursak makinenin ayarları bozulur. Yemeğe dönüşümlü çıkacağız, sen yarım saat geç çıkacaksın.” Ama usta? Dinlemeden gitti! Bak robot kardeş, seni sevmemeye başladım, senin yüzünden yemeğe geç çıkacağım, arkadaşlarımın bir kısmını göremeyeceğim. Biraz bekle malzeme almaya gideceğim. Şimdi 60 metre yürü, kasalarını ve poşetlerini al, transpalete yerleştir. Çabuk ol Ayşe, bu robot seni beklemez, koş koş! Geldim ve düşündüğüm gibi parçalar birikmiş, şimdi stoklarını bitirmek için uğraş dur. Robot of ya. Bu makinenin hızı değişmiş galiba ayarına bir bakalım. Evet değişmiş! 60 saniyede çıkıyordu, şimdi 45 saniyede çıkıyor, bu da günde 600 adet araba parçası demek. Robot artık kararımı verdim, seni hiç ama hiç sev-mi-yo-rum! Sen de beni sevmiyorsun, senin kimler için çalıştığını biliyorum. Neyse yemek saatim geldi, biraz dinleniyorum sonra görüşürüz.
Benimle yemekte değişim yapacak arkadaşım geldi. Ahmet “Robotla aran nasıl Ayşe?”dedi. Sorma, makinenin süresi düşürülmüş, şimdi günde 600 adet istiyorlar. Makineyi durduramıyoruz, ayarları bozulurmuş-muş. Yemeğe dönüşümlü çıkacağız, hem bu robot yemek yemiyor, su içmiyor, sigara içmiyor, tuvalete gitmiyor, ben sevmedim bunu. Haklısın Ayşe, bu robotun adını “bezdiren” ya da “yıldıran” koyalım. Benim daha iyi bir fikrim var, bu robotun adını “bizsiz sen bir hiçsin koyalım”. Biz işçiler olmadan hammaddesini alamaz, ayarlarını kendi yapamaz, düğmesine basamaz, bensiz bir hiç! Ahmet “haklısın Ayşe”dedi. Şimdi ben gideyim, sana kolay gelsin, ben biraz dinleneyim. Şimdi bir de yemek sırası bekle, zaten yarım saatimiz var. Ne çabuk geçti yarım saat, gene geldim makinemin başına. Düşünceler sardı beni bir an. “Yıldıran” ve “bezdiren” yemek ve çay molası da vermemişti, durmadan çalışıyordu. Ben ise kan ter içerisindeydim. Bu robotlar faydalı mı diye düşündüm. Bu haliyle biz işçilere pek faydasının olmadığı kesin. Daha fazla üretmek, daha fazla kazanmak için getirildikleri aşikâr. Bu düşünceler esnasında kesik bir ses beni kendime getirdi: “Ayşe ne yapıyorsun, malzemeler birikmiş!” Ve robotlara yetişmeye devam ettim. Bu böyle akşama kadar sürdü.
Günün sonunda 600 adet araba parçası çıkmıştı çıkmasına ama robotun ayarı değil benim ayarlarım bozulmuştu. Eve gecenin karanlığında yoğun bir trafik sonucu bir buçuk saatte ulaştığımda tam anlamıyla hoşafım çıkmıştı. Elbette ki işim daha bitmemiş, çocukların derdine düşmüştüm. Yemek, bulaşık derken nasıl gece yarısı olmuş anlayamadım. Gece yatağa uzandığımda ise uyuyamadım. Düşünceler sardı yine “yıldıran ve bezdiren” bir kâbus gibi çökmüştü üzerime. Robotun bir parçası olmuştum. Ne için? Patronumuzun daha fazla kazanması için. Yaşamım gözümden kayıp aktı. İlk çalışmam ve hayata sıkıca sarılmam aklıma geldi. Ne çabuk geçmişti yıllar. Ama hayatımda beklediğim değişimler hiç yaşanmamıştı. Sabahın köründen akşamın karanlığına kadar çalış ve elde avuçta sıfır. Üstüne üstlük bir de bu “yıldıran” çıkmıştı karşıma. Bir günde bezdirmişti beni. Ne için? Ne olacak, daha fazla kâr için. Ama düşündükçe sevdim bu robot makineleri. Beni düşündürmeyi başarmıştı. İnsan düşünmeli ve hayatını da insanca yaşamalı. Aklım çalışmaya, zihnim açılmaya başladı. Ne için kâr için! Kârı ortadan kaldırırsak patron da olmaz! O zaman bu robotlar patron için değil bizim için, yani insanlık için çalışacak. Bizim ihtiyaçlarımızı karşılayacak.
Kocam dürterek uyandırdı: “Ayşe çabuk kalk, işe geç kaldın!”
Büyüyor
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 30 Kasımda Ankara Tandoğan Meydanında “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz” şiarıyla miting düzenledi. Mitinge Türkiye’nin onlarca kentinden KESK’e bağlı sendikalara üye emekçiler...
- Lübnan Ulusal İşçi ve Çalışan Sendikaları Federasyonu (FENASOL), İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarının yoğunlaşmasının ardından uluslararası dayanışma çağrısı yükseltmişti. UİD-DER, FENASOL’un dayanışma çağrısının ardından Lübnanlı emekçilerin...
- Filistin halkıyla dayanışma eylemlerini aralıksız sürdüren İngiltere işçi sınıfı emperyalist savaş karşıtı mücadelesine devam ediyor. 28 Kasım gününü “Filistin için İşyeri Eylem Günü” ilan eden işçi, emekçi ve öğrenciler ülke çapında kitlesel...
- 30 Kasımda KESK tarafından Ankara’da düzenlenecek miting öncesi 2021 Tüm Emekliler Sendikası çeşitli kentlerde “Emekliler Ankara’ya Yürüyor” başlıklı basın açıklamaları gerçekleştirdi. Tekirdağ’da Hasan Ali Yücel Meydanı’nda gerçekleştirilen...
- Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesine karşı yeraltında ve yer üstünde eylemler yapan Türkiye Maden İşçileri Sendikası ve Tes-İş Sendikası üyesi işçiler, Enerji Bakanlığıyla yapılan görüşmelerden olumlu sonuç alınamaması...
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, başta İstanbul olmak üzere pek çok kentte, sendika yöneticilerinin, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü üyelerinin, gazeteci ve yazarların aralarında olduğu 200’den fazla kişinin gece yarısı...
- Türkiye’nin dört bir yanında, ücretlerini yükseltmek, sendikalaşmak istedikleri için mücadele eden işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Siyasi iktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin...
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...