Buradasınız
“Demiryolu Devrimi”
Geçtiğimiz Pazar günü UİD-DER Gebze şubesinde DEMİRYOLU DEVRİMİ adlı filmi seyrettik. Film Amerika’da demiryolu taşıma işçilerinin 1925-1937 yılları arasındaki sendikal mücadelelerini konu alıyor. Dolayısıyla bizleri yakından ilgilendiren ve önemli dersler veren bir filmdi. Bugün sendikal mücadele konusunda yeterince bilgi sahibi olmamanın vermiş olduğu tecrübesizlik, mücadeleye bakışı da olumsuz etkilemekte ve zaten sayıları oldukça az olan sendikalı işçileri de sendika bürokrasisinin kucağına itmektedir.
Filmde, Amerika’da yaşayan Siyah demiryolu işçilerinin işçi olmaktan kaynaklanan sorunlarına bir de renklerinin eklenmesi, yaşamlarını çekilmez hale getiriyor. Trenlerde görevli tüm Siyah işçiler “George” adıyla çağırılıyor ve her türlü kötü muameleye maruz kalıyorlar. Kötü muameleye karşı çıktıklarında ya da haklı olsalar dahi müşteri tarafından şikâyet edildiklerinde sorgusuz sualsiz işten atılıyorlar. Var olan sendikalar Siyah işçileri örgütlemeyi reddettikleri için, onlar da kendi sendikalarını kurmaya girişiyorlar. Ve bizlerin hiç de yabancısı olmadığımız türlü baskılarla karşılaşıyorlar. Tüm yaşanan olumsuzluklar sendikal mücadeleyi yavaşlatsa da onu durdurmayı başaramıyor. Patronun beyazlar dışında hiç kimseyle masaya oturmayacağını söylemesine rağmen, siyah işçilerin kararlı mücadelesi sonucu sendika resmen tanınıyor ve Siyah işçiler de patronla pazarlık masasında yerlerini alıyorlar.
Film zaferle sonuçlanmıştı ve bunun kolay olmadığını, ancak kararlı militan bir mücadele sonucu böyle bir zaferin elde edilebileceğini ortaya koyuyordu. Ayrıca böyle bir mücadelede nelere hazırlıklı olmamız gerektiğini gösterdi.
Film sonrası yapılan tartışmalarda bizler bugünkü durumu, sendikaları ve Telekom grevini konuştuk. Tartışmalarda sendikalaşmanın ancak işçiler kararlı bir mücadele yürütürlerse mümkün olabileceği üzerinde durduk. Sendikaların bürokrasinin hâkimiyetinde olmaları gerçeğine rağmen bir sendikamızın olması gerektiğini, bürokrasi pisliğinin ancak işçilerin militan mücadelesi ile sendikalara sahip çıkarak, onları denetleyerek temizlenebileceğini vurguladık. Telekom grevinin önemi ve kazanımları da konuşulanlar arasındaydı. Sendikal mücadele önemli olmasına rağmen, bunun işçi sınıfının mücadele alanlarından sadece bir tanesi olduğunun da altı çizildi.
Mücadele verilmeden hiçbir şey kazanılamayacağı gibi mevcut kazanımların da yitirileceği açıktır. Patronlar her geçen gün saldırılarına bir yenisini ekleyerek elde kalan haklarımızı tırpanlamaktadırlar. Filmde Siyah işçilerin yüz yüze olduğu zorlukların bir bölümüne, ülkemizde bugün Kürt işçiler maruz kalmakta, en kötü işlerde ve koşullarda çalıştırılmaktadırlar. Patronların ektikleri nifak tohumlarının yeşermemesi için biz işçiler, işçilerin birliğine, halkların kardeşliğine ve enternasyonal mücadeleye sıkı sıkıya bağlanmalıyız. Unutmayalım ki biz işçilerin gücü BİRLİĞİMİZDEN gelir.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Kahrolsun Ücretli Kölelik Düzeni!
Son boykot kapitalizme!
- “Yüzücüler” Filmi: İnsanlığın Göç Yollarındaki Yaşam Mücadelesi
- Üzgünüz Size Ulaşamadık!
- Umutsuzluk içinde “Umut”
- Sahte umudun umutsuzluğu
- Umutla gerçek arasındaki fark
- Cabbar’ın ümitsiz umudu
- “Umut fakirin ekmeğidir” derler
- Yılmaz Güney’in UMUT filminden
- Dövüşenler ölenlerin tutmaz yasını!
- “Gazap Üzümleri” Film Gösterimi
Son Eklenenler
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...