Buradasınız
AKP’nin Müftüsü: Aşırı Önlem Allah’a Güveni Sarsar!
İş kazaları ve iş cinayetleri savaş gibi sonuçlar yaratıyor. 2014 yılında en az 1800 işçi iş cinayetine kurban gitti. İnşaatlardan peş peşe ölüm haberleri geliyor. İnşaatlar, madenler, işyerleri, yollar işçi mezarlıklarına dönüşmüş durumda. İşçilerin kanı aktıkça ve işçiler can verdikçe sermaye büyüyor. İşçiler ölürken, ne patronlar gerekli önlemleri alıyorlar ne de AKP hükümeti gerekli denetimleri yapıp önlemlerin alınması yönünde üzerine düşeni yerine getiriyor. Tersine, AKP iş cinayetlerini “kader” olarak açıklıyor. Ancak işçilerin iş cinayetlerine ve AKP’nin “kader” açıklamalarına olan tepkisi de giderek büyüyor. İşte bu noktada AKP, işçi kitlelerinin inançlarını kullanarak onları iş cinayetlerine boyun eğmeye zorluyor.
İstanbul Müftülüğü, bugün vermeyi planladığı hutbesinde iş kazaları üzerinde duruyordu. Kuran’dan ayetler ile genel olarak önlem alınması gerektiğini belirten müftülük, hutbenin devamında, iş güvenliği önlemlerinin aşırı ölçüde alınmasının Allah’a güveni sarsacağını ifade etmekten geri durmadı: “Bu husustaki aşırılık Yüce Allah’a güveni sarsan bir davranış haline dönüşür.”
“Hayat, tedbir ve takdir” başlıklı hutbenin devamında “Kul olarak üzerimize düşen görevi yapmış olmamıza rağmen her zaman arzu ettiğimiz neticeye ulaşamayabiliriz. Artık ‘Rabbim neylerse güzel eyler’ deyip onun hikmetine ve hükmüne rıza göstermeliyiz” dendi.
Gelen tepkiler üzerine İstanbul Müftülüğü bu hutbeyi internet sitesinden kaldırdı. Bu hutbe de gösteriyor ki AKP, dini de kullanarak iş cinayetlerini aklamak istiyor. Bu hutbeyi veren Müftülük, aşırı önlemlerin Allah’a güveni sarstığını düşünüyorsa ve “Rabbim neylerse güzel eyler” biçiminde buyuruyorsa, acaba Cumhurbaşkanı Erdoğan için neden bir hutbe yayınlamıyor? Çünkü Erdoğan her yere bir koruma ordusuyla birlikte gidiyor ve aşırı güvenlik önlemleri altında korunuyor.
Müftülüğün devreye girerek böyle bir hutbe yayınlaması, kapitalistlerin elini güçlendirmeye ve iş cinayetlerini meşrulaştırmaya dönüktür. Elbette bu açıklamalar bizleri şaşırtmıyor. Zira Diyanet İşleri Başkanlığı devletin ve AKP’nin emrindedir. Devlet ve hükümetler, dini istismar etmekte ve diyanet üzerinden kendi çıkarlarını toplum nezdinde meşrulaştırmaktadır. Diyanet işleri ile AKP oldukça iç içe geçmiş durumda. Bir taraftan nefislerin köreltilmesinden, mütevazılıktan, dünya nimetlerinin beyhudeliğinden dem vuran Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, öte taraftan bir milyon liralık otomobile binmekten geri durmuyor. Sorulduğunda ise, arabayı devletin kendisine satın aldığını söylüyor. O devletin gelirlerinin önemli bölümünü işçi-emekçilerden zorla alınan vergiler oluşturmaktadır. Ancak bu vergiler emekçiler için değil, devleti yöneten egemenlerin lüks içinde yaşamasına ayrılıyor. İşçiler sefalet koşullarında yaşayıp iş cinayetlerinde katledilirken, Erdoğan kendisine 1000 odalı Ak Saray yaptırıyor, onun Diyanet İşleri Başkanı lüks otomobile biniyor. Sonra da bir hutbe yayınlayarak işçilere kaderinize boyun eğin diyorlar. Utanmazlar!
Dur De!
Adana’dan Merhaba
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
- Çorlu Tren Katliamı Davası Sonuçlandı: “Üst Düzey Sorumlular da Yargılanmalı”
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...