Buradasınız
152 Milyon Çocuk İşçi, 40 Milyon Modern Köle!
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ile Walk Free (Özgür Yürü Vakfı), modern köleliğin ve çocuk işçiliğinin dünya genelinde yaygınlaştığını ortaya koyan bir araştırma yayınladı. 2012-2016 yıllarını kapsayan 5 yıllık araştırmanın ortaya koyduğu rakamlar, kapitalist kriz ve bölgesel savaşlarla birlikte tüm emekçiler ve gelecek nesiller için tablonun gittikçe kötüleştiğini gösteriyor. ILO, dünyadaki modern kölelerin sayısının 40 milyon, çocuk işçilerin sayısının 152 milyon olduğunu açıkladı; modern kölelerin 10 milyonunun çocuk olduğuna dikkat çekti.
Özgür Yürü Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Andrew Forest, 40 milyon modern kölenin olmasının bir utanç kaynağı olduğunu vurgulayarak şöyle diyor: “Veri topladığımız son beş yılın sonuçlarını dikkate aldığımızda 89 milyon insanın birkaç günden beş yıla kadar uzanan farklı sürelerle modern köleliğin bir biçimini yaşamış olduğunu görürüz. Bunun nedeni, günümüz dünyasında derinlere kök salmış ayrımcılık ve eşitsizliklerle onlara eşlik eden, sömürüye gösterilen hoşgörüdür.”
Çocuk işçiliği sıfırlamak mümkün mü?
Her on çocuktan biri çocuk işçidir. 152 milyon çocuk işçinin 88 milyonu erkek, 64 milyonu kız çocuğu. ILO çocuk işçiliğin çatışma ve felaketlerin yaşandığı bölgelerde daha yaygın olduğuna dikkat çekiyor. Çocuk işçiler en çok Afrika ve Asya’da bulunuyor. 5-17 yaşları arasındaki çocuk işçilerin en yüksek olduğu yer 72,1 milyon ile Afrika kıtası. Asya ve Pasifik’te 62 milyon, Amerika kıtasında 10,7 milyon, Avrupa ve Orta-Asya’da 5,5 milyon, Arap ülkelerinde 1,2 milyon çocuk işçi bulunuyor. Araştırmanın çarpıcı verilerinden biri de, çocuk işçilerin büyük bir çoğunluğunun, yüzde 56’sını oluşturan 86 milyonunun gerçekte orta gelişmişlik düzeyinde olan ülkelerde yaşadığı. Bunun yanı sıra, 2 milyon çocuğun ise yüksek gelirli ülkelerde yaşadığı ifade ediyor.
Raporda, 5-14 yaş grubundaki çocukların yüzde 38’inin tehlikeli işlerde çalıştığına, 15-17 yaş grubundaki çocukların 3’te 2’sinin haftada 43 saatten fazla çalıştığına dikkat çekiliyor. Çocuk işçilerin daha düşük yaş aralığında sayılarının daha yüksek olduğu da görülüyor. Çalışan çocukların yüzde 48’i 5-11 yaş aralığında, yüzde 28’i 12-14 yaş aralığında, yüzde 25’i 15-17 yaş aralığında bulunuyor.
2016 yılı küresel tahminleri, eğitim olanaklarıyla çocuk işçiliğinin bağlantılı olduğunu da gösteriyor. 5-14 yaş grubundaki 36 milyon çocuk eğitim olanağından yoksun bırakılmış durumda. Bu sayı bu yaş aralığındaki çocuk işçilerin yüzde 32’sine karşılık geliyor.
Çocuk işçiler yüzde 70,9 oranıyla en çok tarım sektöründe çalıştırılıyor. Çocukların yüzde 17,1’i hizmet sektöründe, yüzde 11,9’u sanayide çalıştırılıyor.
ILO, köleliğin modern biçimleri ve çocuk işçiliğine karşı mücadele çabaları arttırılmadıkça, Hedef 8.7’ye ulaşılamayacağı konusunda uyarılarda bulunuyor. Hedef 8.7, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kapsamında çocuk işçiliğinin 2025 yılına kadar ortadan kaldırılmasını amaçlıyor. Bu hedefe ulaşmak gayesiyle İttifak 8.7 isimli küresel bir ortaklığın oluşturulduğuna yer verilen araştırma raporunda, söz konusu hedef şu sözlerle anlatılıyor: “Zorla çalıştırmayı ortadan kaldırmak, modern köleliği ve insan ticaretini sona erdirmek, çocukların askere alınmaları ve asker olarak kullanılmaları da dâhil çocuk işçiliğinin en kötü türlerinin yasaklanmasını ve ortadan kaldırılmasını güvence altına almak için acil ve etkili önlemler alınması ve 2025’e kadar çocuk işçiliğinin her türünün sona erdirilmesi.” ILO’nun son araştırması, 2012’de 168 milyon olan çocuk işçi sayısının 2016’da 152 milyon olduğunu gösteriyor. Bu tablo, çocuk işçiliğini 2025’e kadar sıfırlamanın mümkün olmadığını, kapitalizm altında, özellikle kriz ve savaş dönemlerinde bunun hiç mümkün olmadığını gözler önüne seriyor.
Türkiye’de de tablo çocuk işçiler açısından büyük bir benzerlik taşıyor. TÜİK’in rakamlarına göre 15-17 yaş arası çocuk işçilerin sayısı 708 bin. 558 bin çocuk kayıt dışı çalışıyor. İş kazaları ve iş cinayetlerinin kurbanları arasında çocuklar da bulunuyor. Çocuk işçiliğin önlenmesiyle ilgili yasalar uygulanmıyor. Savaştan kaçan Suriyeli ailelerin çocukları da ucuz işgücü ve kayıt dışı olarak çalıştırılıyor. Çıraklık adı altında çalıştırmayı da eklediğimizde Türkiye’deki çocuk işçilerin sayısı 2 milyona yaklaşıyor.
ILO çocuk işçiliğin önlenmesi konusunda yürütülen çalışmaların arttırılması gerektiğini ifade ediyor. ILO Genel Müdürü Guy Rider, dünya ülkelerini şu sözlerle uyarıyor: “Bugün ILO’nun İttifak 8.7’deki ortaklarıyla birlikte ilettiği mesaj çok açıktır: Bu musibetlerle mücadelede çabalarımızı önemli ölçüde arttırmadığımız sürece dünya sürdürülebilir kalkınma hedeflerini gerçekleştirebilecek konuma gelemeyecektir. Bu yeni küresel tahminler, hem zorla çalıştırmayı hem de çocuk işçiliğini önlemeye yönelik müdahalelerin tasarlanıp geliştirilmesine yardımcı olabilir.” Rider, çocuk işçiliğinin sona ermesi için patronların, hükümetin ve sivil toplum örgütlerinin üzerlerine düşen görevi yapmaları gerektiğini söylüyor. Lakin çocuk emeği sömürüsü kapitalizmin doğasından kaynaklanıyor ve geçmişten beri sermaye çocuk emeğini sömürerek kârına kâr katıyor. Düzen temsilcilerinden, kendi eylemlerine karşı mücadele beklemek boşunadır.
Kapitalizm ve kapitalizmin sebep olduğu savaşlar, çatışmalar, ağır çalışma şartları olduğu sürece, çocuk işçiliğinin ve çocuk emeğinin istismarının önüne geçilemeyecektir.
Kaynak:
https://www.ilo.org/wcmsp5/groups/public/---dgreports/---dcomm/documents/publication/wcms_575499.pdf
http://www.ilo.org/ankara/news/WCMS_575650/lang--tr/index.htm
http://marksist.net/utku-kizilok/sermayenin-cocuk-emegi-tutkusu.htm
Biz İşçiler Ne Çok Utanırız
- İnşaat, Depo, Belediye İşçileri, Çiftçiler Mücadeleye Devam Ediyor
- Hatay’da Barınma Hakkı Mitingi
- Grevdeki Befesa İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Onların Kârı Bizim Hayatımızdan Değerli Olamaz
- Aydınlık Günleri Getirene Dek
- Kemal Türkler Kavgamızda Yaşıyor!
- Sendika Düşmanlığına, Ücret Gaspına Karşı İşçi Mücadeleleri
- Kemal Türkler’i Anıyoruz, Mücadeleci Sınıf Sendikacılığı Anlayışına Sahip Çıkıyoruz
- Örgütlü Olan Kazanır!
- Eti Krom İşçilerinin Mücadelesi Kazanımla Sonuçlandı
- Belediyelerde İşten Atma Saldırısına Karşı İşçilerin Mücadeleleri Devam Ediyor
- KESK ve Emekli Örgütlerinden Türkiye Genelinde “Sefalete Teslim Olmayacağız” Eylemleri
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: Kadına Şiddete Hayır!
- Elektrik Kaçağıyla Ölmek Kaza Değil Cinayettir!
- Eti Krom Patronunun Tutumu Ne Anlatıyor?
- Sendikal Baskılar Sürerken Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- TÜİK’in Kayıp Sepeti
- Türk-İş, DİSK ve Hak-İş’ten Ortak Basın Açıklaması
- Çorlu Tren Katliamının 6. Yılında Hayatını Kaybedenler Anıldı
- İsrail’in Gazze Katliamı Dokuzuncu Ayında Protesto Edildi
- İyi ki UİD-DER’liyim…
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...