Buradasınız
Dert Bizde Derman da Bizde
Gebze’den bir kadın metal işçisi
Fabrikada yaşam koşullarından şikâyet etmeyen işçi hiç yoktur. Hepimiz geçim derdinden yakınıyoruz. Yakınmamız, sorunları konuşmamız güzel de neden bu kadar yoksulluk içindeyiz, bu sefaletten kurtulmak için ne yapmamız gerekiyor, buna dair pek az kişiden ses çıkıyor.
Fabrikalarda her gün sabahın köründen akşamın zifiri karanlığına kadar harıl harıl çalışıyor ve yıpranıyoruz. Bizim yoksulluğumuz, patronlar sınıfının, kendi ellerimizle yarattığımız zenginliklere el koymasından kaynaklanıyor. Ama patronlar sınıfı bize en ufak bir insani hakkımızı bile çok görüyorlar. Biz işçiler milyonlarca hatta dünyada milyarlarca kişiyiz ama bir avuç asalak olan patronları alt edemiyoruz. Neden peki?
Geçenlerde işyerinde birkaç evli arkadaşım çocuklarının masrafından, ev geçiminden ve arttırılan vergilerden bahsediyorlardı. Hepsi birer alev topu misali patlayıp tutuşmaya hazır gibiydiler. Öfkeli sözler birbirini takip ediyordu: “Bu nasıl düzen yahu? Karnımızı doyurmamıza izin vermeyecekler, yakında, aç çalıştırmaya da başlarlar bizi!” “Ohooo vergilere baksana sanki işçinin belini doğrultmaması için ellerinden geleni yapıyorlar. Motorlu taşıtlar vergisi, benzine zam, yol parasına zam ne bu çile, canına yandığımın dünyası! Fakirsen arabaya binme diyorlar ama belediye otobüslerinde ulaşım ücretleri de az değil ki kardeşim. Geçen kızımı İstanbul’a hastaneye götürdüm. Gebze-Harem minibüsüne bindim Kartal’a kişi başı 4 lira 25 kuruştan gidiş-geliş 17 lira verdim. Geçen hafta 3,25’ti yol parası, ben hesap edemiyorum yüzde kaç artmış. Bu rezillikler ne zaman son bulur Allah bilir!” Bunun gibi bir sürü şeyler söyleyerek sitemlerini dile getirdiler.
Durum belli, herkes sorunların ne olduğunu yaşayarak biliyor. Fakat çözüme dair bir fikri olmayan işçiler kendi gerçekleriyle yüzleşmekten korkuyorlar. Oysa yakınmak yapılan zamlara çözüm değil. Dert bizde ama derman da bizde. Zamları geri çekmenin bir sürü yolları var. Hatırlayacak olursak Brezilya’da da ulaşıma çok yüksek meblağda zam yapılmıştı ve halk tepki gösterdiği için, sokağa döküldüğü için ulaşıma yapılan zamlar derhal geri çekilmişti. Biz işçilere yönelik saldırı ve hak gaspları sihirli bir değneğin dokunmasıyla değil, işçilerin hep beraber gür bir ses çıkarmasıyla son bulabilir.
Gölge
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...