Buradasınız
Hayır Demek İçin Çok Nedenimiz Var
Gebze’den bir kadın işçi

Erken seçim tarihinin açıklanmasıyla birlikte hemen herkesin gündeminde 24 Hazirandaki seçimler var. Ben metal sektöründe çalışan bir işçiyim. Benim çalıştığım fabrikada da özellikle kısacık çay molalarında çok hararetli tartışmaların yaşandığı anlar oluyor. Kimi zaman da tezgâh başında fırsatını bulduğumuzda herkes kendince nedenlerini sıralayarak kime, neden oy vereceğini ya da vermeyeceğini dili döndüğünce karşısındakine anlatmaya çalışıyor.
Birlikte çalıştığım daha yirmili yaşlarının başlarındaki genç işçi arkadaşlarıma 24 Haziranda ne yapacaklarını sordum. Cevapları hiç tereddütsüz “yeter artık, tamam!” oldu. Ben gerekçelerini sormadan içlerinden biri tek tek sıralamaya başladı neden “tamam” diyeceğini. “Abla ben 24 yaşındayım. Üniversite bitirdim. Aylarca işsiz kaldım. İş bulamadım. Zor bela birkaç yere girdim. Hepsi sözleşmeli aldı. Sözleşme bitince kapının önüne koydular. Tabi işsiz kaldığım zamanlarda sağ olsun hükümetin çok güzel bir ‘kıyağı’ oldu. GSS diye bir şeyi bela etmişler başımıza. İşsiz kaldığım sürede adamlar beni GSS’ye borçlandırmışlar. Tam 2100 lira borcum çıktı. Ben zaten işsizim, param yok ama benden yok yere borçlandırarak para alıyor hükümet. Okuduğum bölümle ilgili iş bulamadım bugüne kadar. Geleceğe dair hiç umudum kalmadı desem yeridir. Her gün yeni bir yasa çıkıyor. Kimse hiçbir şeye ses çıkaramıyor. Hemen hemen bütün komşu ülkelerle kanlı bıçaklı olduk. Sonumuz ne olacak? Valla ben korkuyorum. Benzin olmuş 6 lira. Dolar uçtu gitti. Bu durumda olmamıza sebep olanlar belli. Ben bu yüzden “tamam” diyeceğim” diye içini döktü.
Başka bir işçi arkadaşımla sohbet ettik. O da “hayır” diyeceğini söyledi. Sonra üzerine biraz konuşunca 80 milyon insanın kaderinin, geleceğinin tek adamın insafına bırakılamayacağını, bu nedenle “hayır” diyeceğini anlattı. “OHAL var. Bunu çok güzel kullanıyorlar. İstemedikleri ne varsa yasaklamak için OHAL’i kullanıyorlar. Artık insanlar birbirlerinin yanında konuşmaya korkar oldular bunlar yüzünden. Ben bu yüzden bu gidişata ‘hayır’ diyeceğim” dedi.
Kırklı yaşlarındaki bir ablamızla konuştuk bu konuları. Valla ben “tamam” diyorum dedi gülerek. Ben de “hayır” diyeceğim dediğimde yüzündeki tebessümle anlatmaya başladı. “Allah aşkına markete gidiyorum iki parça şey alıyorum yemek yapmak için. Her şey ateş pahası. Alsan olmuyor almasan olmuyor. Kredi kartına yüklendikçe yükleniyoruz. Bakalım nereye kadar yükleneceğiz. Üç vardiya çalışıyoruz. Her Pazar mesaideyim. Hafta içi 16 saat çalıştığım oluyor. Ama aldığım para eriyip gidiyor. Asgari ücret ortada. Yani maaşlar hariç her şeye zam geliyor. İşçiye gelince hiçbir şey yok. Kadınlara yapılan muamele belli. Haberlerde kadın cinayetleri haberleri görmekten bıktım artık. Giderek bu sayı artıyor da. Ama başımızdakiler bununla ilgili hiçbir şey yapmıyor. Daha çok nedenim var da saymaya kalksam zamanımız yetmez. Şimdilik ilk aklıma gelenler bunlar” diyerek bir kadın işçi olarak tam da bakması gereken yerden olayları değerlendirdi. Tam da arkadaşımın dediği gibi “çarkı bozuk bu düzene hayır” demek için ne kadar da çok nedenimiz var. Peki, sizinki ne?
Flormar İşçileri Anlatıyor
- Çare Sınıfımızda ve Örgütlü Mücadelemizde
- “Eşim Öyle Yerlere İzin Vermiyor”
- Hafta Tatili Haktır, Gasp Edilemez!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
Son Eklenenler
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...