Buradasınız
UİD-DER Kadın Komitesi: Emekçi Kadınlar “Çarkı Bozuk Düzene Hayır” Diyor!
Türkiye 24 Haziranda önemli bir seçime gidiyor. Ekonomik durumun ve Ortadoğu’da süren savaşın yarattığı sıkışmışlık ortamında, işlerin daha kötüye gideceği ve toplumda ortaya çıkmaya başlayan huzursuzluğun artacağı kaygısıyla 1,5 yıl erkene çekilen seçimler, OHAL koşullarında gerçekleştiriliyor. Emekçi kadınların oyları seçimlerde çok belirleyici olacak. Kadın emekçiler iktidarın 16 yıl boyunca hem kadınlara hem de işçi haklarına yönelik saldırgan politikalarını dikkate alarak oy kullanacaklar. “Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” diyen AKP-Erdoğan iktidarı, 16 yılda emekçi kadınların yaşamını daha da zorlaştıran politika ve uygulamalara imza attı.
Bu iktidar zamanında kadınların hamileyken sokağa çıkmasının, şort giymesinin, sigara içmesinin doğru olmadığı algısı yaratıldı. Kadına şiddetin bahaneleri çeşitlenip arttı. İktidarın kadına bakış açısı nedeniyle otobüste, parkta tekmelenen, yumruklanan, yollarda saçlarından sürüklenen kadın sayısı arttı. Toplumda kadın kimliği daha da değersizleştirildi, kadının erkeğin himayesinde korunmaya muhtaç bir cins olduğu algısı körüklendi. Kadına şiddette cezasızlık esas oldu. Kadın cinayetleri 14 kat arttı.
3-5 çocuk dayatması, “çocuk yapmayan kadın yarım kadındır, evinde oturup çocuk bakan ve kocasına hizmet eden kadın makbuldür” anlayışı pek çok emekçi kadını evin dört duvarına hapsedip toplumsal yaşamdan ve üretimden kopardı. Kreş sorunu seçim vaadi yapıldı ama çözülmedi. Çocuk bakan büyükanneye maaş projesi kısa sürede sonlandırıldı. “Çalışan kadınlara 400 liralık kreş yardımı” gibi vaatler havada uçuştu ama hepsi unutuldu. Doğum ve süt izinlerini arttırmak yerine kadınlara kısa zamanlı çalışmayı dayattılar. Emekçi kadınların daha uzun doğum izni ihtiyacını “kölelik büroları” için gerekçe yaptılar.
16 yıllık AKP iktidarı süresince yüz binlerce işçinin 16 grevi yasaklandı. OHAL döneminde grev ve direnişe çıkan işçilere, OHAL gerekçe gösterilerek panzerlerle saldırıldı, işçiler gözaltına alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bulduğu her fırsatta patronlara “OHAL’i biz iş dünyamız daha rahat çalışsın diye yapıyoruz. Grev tehdidi olan yere biz OHAL’den istifade ederek anında müdahale ediyoruz” dedi, diyor. Bu, patronlara işçiyi engelsiz sömürme, işçinin patron karşısında elini kolunu bağlama, işçiyi üç kuruşa talim ettirme değil de nedir? Kazanırsa seçimlerin ardından işçileri nasıl ezeceklerinin beyanıdır. Bugün Flormar patronu ve diğer bütün patronlar bu söylemlere güvenerek işçi haklarına saldırıyor ve sırtlarını tek adam rejimine yaslamıyorlar mı?
16 yıllık AKP iktidarı süresince 20 binden fazla işçi iş cinayetlerine kurban gitti. Geride acılı analar, eşler, nişanlılar, evlatlar kaldı. İktidar iş cinayetlerini önlenmek için hiçbir etkili adım atmadı. Yapılacağı söylenen her şey kâğıt üzerinde kaldı. En acil önlemler sürekli ertelendi. Hükümetin iş kazaları ve cinayetlerine bakış açısını en son Başbakan Binali Yıldırım iş kazalarının sebebinin %80 oranında işçi hatası olduğunu söyleyerek ortaya koymuş oldu.
Tek adam rejimi bugüne kadar yaptıklarının çok daha fazlasını yapmak istiyor. Kadını aşağılayan, patrona ucuz işgücü yapan, ev ve ailenin bütün ihtiyaçlarını kadının ve işçi ailesinin üstüne yıkan, iş saatlerini uzatan, ücretleri düşüren, işçilerin iş kazalarından ve meslek hastalıklarından dolayı ölmesini umursamayan, özgürlükleri kısıtlayan, toplumu birbirine düşmanlaştıran politikalarını sürdürmeyi planlıyor.
Ama biz emekçi kadınlar bunlara boyun eğmeyeceğiz. Emekçi kadınların 8 Mart’taki coşkusu, 1 Mayıs 2018 mitinglerindeki yoğunluğu 16 yıldır yürütülen kadın düşmanı politikaların kadınlarda nasıl da yoğun bir öfke ve değişim arzusu biriktirdiğini gösterdi.
24 Haziran seçimleri tek adam rejimine karşı mücadelenin önemli bir aşamasıdır. Şimdi biz emekçi kadınlara düşen görev, sandıkta yaptığımız tercihle de iktidara şöyle demektir: “Kadın ve işçi düşmanı politikaları onaylamıyor, dayatmalara boyun eğmiyoruz. Çarkı bozuk bu düzene de tek adam rejimine de hayır diyoruz!” Tek adam rejimine karşı işçilerin mücadelesini büyütmek görevimizidir!
Kaç Vakte Kadar?
Derin Hesaplar
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- 14 Mayıs Seçimleri: İhtiyacımız Bir Kurtarıcı Değil Örgütlülüktür!
- Emekçi Kadınlar: Yağmacı Enkaz Düzenine, Tek Adam Rejimine Hayır!/1
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- UİD-DER ve TİP’ten İstanbul/Avcılar’da Ortak 1 Mayıs ve Seçim Çalışması
- Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Adaylarını Tanıttı
- Emek ve Özgürlük İttifakı Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde Kararını Açıkladı
Son Eklenenler
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...