Buradasınız
“Allah Bankalardan Razı Olsun!”
Ankara’dan bir inşaat işçisi
Merhaba kardeşler,
Hepimiz işyerlerimizde krizin etkilerini iliklerimize kadar hissediyoruz. İşten çıkarmaların artması, maaşların geç yatması, zorla mesai dayatmaları, iş güvenliği ihmalleri gibi bir sürü sıkıntıyla boğuşmak zorunda kalıyoruz. Ben de çalıştığım yerde daha önce yaşadığımız sıkıntıları dilim döndüğünce sitemiz aracılığıyla sizlere anlatmıştım. Şimdi de bir arkadaşımla aramızda geçen bir sohbeti sizlerle paylaşmak istedim.
Arkadaşımla maaşların geç yatması üzerine sohbet ediyorduk, daha doğrusu dertleşiyorduk. Bu arkadaş işe başlayalı birkaç gün olmuştu. Son çalıştığı yerde altı ay boyunca maaşlarının yatmadığını söyledi. Üstelik altı ay boyunca sürekli çalışmışlar ve buna karşı kimse ses çıkaramamış. Böyle anlatmaya devam ederken kendisinin bu sıkıntıya bir çözüm ürettiğini söyledi. Böyle bir çözüm bularak ne kadar uyanık ve akıllı davrandığını da belirtti. Çözüm olarak bulduğu şey bankadan esnek hesap açtırıp o parayla idare etmekmiş. Ayrıca böyle bir fikrin diğer arkadaşlarının aklına gelmediğini söyleyerek alttan alta kendisinin diğerlerinden daha akıllı olduğunu ima etti. Tabi kendisi de gidip diğer arkadaşlarına söylememiş. Bankanın onun imdadına “Hızır” gibi yetiştiğini anlatırken “Allah bankalardan razı olsun” demeyi de es geçmedi.
İşçi arkadaşımızın anlattığı gibi gerçekten de banka kredisi bizim derdimize çare midir? Maaşlarımız ödenmediğinde ya da düşük ücrete çalıştığımız için geçimimizi sağlayamadığımızda tam da tefeciler gibi zor durumumuzdan faydalanarak bize faizle para satanlardan neden Allah razı olsun?
Bu kriz döneminde maaşlarımızı zamanında alamıyoruz. Haliyle kredi taksitleri de zamanında ödenmemiş oluyor. Üstelik bu durum öyle bir hal almış ki bazı sınıf kardeşlerimiz kredi kart borcunu diğer bir kredi kartıyla ödüyor. Zamanında yatırılmadığında akla zarar fahiş faizler ödeniyor. Dert binken beş bin oluyor. Yani kısacası kredi sistemi hayatımızı ipotek altına alıyor. Kredi kartı borçları yüzünden depresyona giren hatta intihar eden birçok işçi var. Çünkü kredi mekanizması borçlara çözüm olmak yerine tam tersine sorunları daha çok katmerleştiriyor.
Yine başka bir gün yemekhanede kredi kartı satıcılarına denk geldik. Diğer arkadaşlar da bankaların fırsatçılığına tepkiliydiler. Özü “zaten maaş alamıyoruz, bunu fırsat bilip çaresizliğimizden faydalanmaya çalışıyorlar” olan bir sohbet geçti yemek sırasında.
Sermaye sınıfının ümüğümüzü sıktığı yetmezmiş gibi, çözüm diye sunduğu mekanizmalar da aslında bizi daha çok bataklığa saplıyor. Tüm sorunlarımızda olduğu gibi düşük ücret, ödenmeyen maaşlar, bütün bunlardan kaynaklı yaşanan geçim sıkıntısının çözümü de bir araya gelmek ve hakkımızı almak için örgütlenmektir. Hayatımızı ipotek altına alan bu sistemi ancak bir araya gelip örgütlenerek alaşağı edebiliriz.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...