Buradasınız
Merhamete Değil, Örgütlenmeye İhtiyacımız Var!
Pendik’ten işsiz bir işçi

İngiliz multimilyoner Peter Dawe, sokakta yaşamak zorunda kalan evsizlerin hallerine çok üzülmüş olacak ki onlar için iki plastik çöp kovasını bir demir çubuk ile birleştirip bir kabin icat etmiş! Yoksulluk ile evsizlik arasında sistemsel bir bağ kurmak, yoksulluğun ortadan kaldırılmasına kafa yormak yerine bu insanların iki çöp kutusu içinde yaşamasını daha akla uygun görmüş bu “mucit”! Üstelik “dâhiyane” icadının sadece 100 sterline yani 775 liraya üretilebileceği ile övünmekten de geri durmamış!
Peter Dawe, bu buluşunu sosyal medya üzerinden tanıttı. Gelen tepkilere cevap verdi. Evsizlerin sokaklarda karda, yağmurda yatması yerine icadının daha kuru ve güvenli olacağını söyledi! Her insanın kuru, güvenli, sağlıklı evlerde yaşama hakkı vardır. Bunun yolu bir utanmazın onlara layık gördüğü çöp kovaları olmasa gerek! Dünyanın tüm işçi ve emekçileri olarak, üreten, tüm değerleri yaratanlar olarak sağlıklı ve konforlu konutlarda yaşamayı hak etmiyor muyuz?
Ürettiğimiz zenginliklerin üzerine çöken sermaye sınıfı bu da yetmezmiş gibi bizi aşağılıyor. Utanmazca yaşam koşullarımızla alay ediyor. İnsanlar yoksul ve aç, evsiz barksız, sağlıksız ise bu, zenginlerin çok övdüğü o kapitalist sistem yüzündendir. Bu koşullarda yaşamamızın sorumlusu olanlar, bu tür projelerle hem topluma emekçilerin sorunlarını çözmek için çaba sarf ettikleri izlenimi vermeye çalışıyorlar, hem de vicdanlarını rahatlatmaya çalışıyorlar. Zenginlerin çözümü, gerçeklere gözlerimizi kapatmamız, olduğumuz yerde kalmamız ve başımızı bir çöp kovasına sokmak için onlara para ödememiz. Onlar evsizlerin bile sırtından para kazanmaya çalışıyorlar!
Asalakların hayatımızı cehenneme çeviren bu yağma sistemlerini başlarına çalmak için birleşmekten başka çaremiz yoktur. Bu düzene karşı durmak her vicdanlı insanın boynunun borcudur. Ama bunu sadece örgütlenip bilinçlenen işçi sınıfı yapabilir. Haydi, el ele verip mücadelemizi büyütelim! Mücadeleyi büyütelim ki güzel günler gelsin. BÜYÜTELİM Kİ GELSİN GÜZEL GÜNLER
- Çare Sınıfımızda ve Örgütlü Mücadelemizde
- “Eşim Öyle Yerlere İzin Vermiyor”
- Hafta Tatili Haktır, Gasp Edilemez!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.