Buradasınız
Asgari Ücrete “Zam”
Gebze’den bir metal işçisi

Asgari ücret açıklandı. “Bayram etkisi” yaratacak denilen bu açıklamaya biz de işyerinde tezgâh başında yakalandık. Baştan şunu söyleyelim; açıklamadan sonra ne sevinçten sağa sola koşup çocuklar gibi gülücükler saçarak eğlendik, ne bağıra çağıra coşup zıplayarak birbirimize sarıldık ne de bayram sevinci ve heyecanı yaşadık. Akıllı telefonlarımızın ekranından süzülen Erdoğan’ın cümleleri, “belki hayırlı bir haber duyarız” diye takip eden bizleri, yine şaşırtmadı. Yine aynı teraneler tekrarlanıp durdu; yok “işçilerimizi düşünüyoruz”, yok “kalkınmayı hedefliyoruz”, yok “emekçilerimizi enflasyona ezdirmiyoruz” gibi tahmin etmesi zor olmayan cümleler tekrarlanıp sıralandı. Günün sonunda sihirli sözcükler ağızdan dökülüverdi ve sonuç asgari ücret 4,250 lira oldu. Yanımda elindeki telefona odaklanmış arkadaşlarıma dönüp “şimdi bu rakam bizim hayatımızı rahata eriştirecek mi?” diye sordum. Her bir arkadaşımdan öfkeyle karışık cümleler, itirazlar, bağırışlar yükseldi. Kızgın sesler birbirine girdi. Hararetle, “ne rahat etmesi, şimdi sen gör bak bir aya kalmaz nasıl eriyip gidecek, bu zammın hiçbir değeri yok ki” derken biri; diğeri, “bir yıl içinde yağa yüzde yüz zam geldi, yarın yine gelecek, bizi yine süründürmeye devam ediyorlar” dedi. Bir başka arkadaşım “şimdi bir artış oldu ama bunu biz hissedebilecek miyiz? Ben, yarın ne olacak, önümü göremiyorum. Her şey çok belirsiz, nelerle karşılaşacağız, vallahi tedirginlik yaşıyorum” dedi.
2022 yılının Ocak ayından itibaren geçerli olacak asgari ücret zammını neresinden tutsak elimizde kalıyor. Ya Erdoğan’ın kendine has, kendini her şeyin üstünde tutan tavrıyla sarf ettiği sözlere ne demeli? “İşçileri enflasyona ezdirmedik” diyor. İyi güzel de ezdirmemek bu mu oluyor? Enflasyonun yükselmesi bizim suçumuz mu? Biz mi enflasyonu yukarıya çıkarttık? Buna kim sebep oldu? Biz hayal dünyasında yaşamıyoruz. Açlıkla, yoksullukla mücadele ediyoruz. Ev geçindirmeye çalışıyoruz ve şimdi çıkıp ekranlara, bizlere “sesinizi çıkarmayın, eleştirmeyin, kabullenin” demiş oluyorlar.
Normal zamanlarda çoğumuz Merkez Bankasının politikasıyla, faiziyle, dolar kuruyla, Amerikan Merkez Bankasının faiz kararıyla, sermaye piyasasıyla ilgilenmeyiz. Ama gelin görün ki şimdi hemen herkes ekonomiye giriş eğitimi almış gibi bu alanlarda “neler oluyor?” diye takip etmeye başladı. Buna kimin sebep olduğu ortada. Var olan ekonomik krizin üzerine işçi düşmanı soygun politikaları, uçuk yeni ekonomi planları biz emekçilerin belini bükerken iktidar ve çevresini ihya etmeye devam ediyor.
Asgari ücrete yapılan zam alım gücünde ve hayat pahalılığı karşısında eskimiş bir zamdır. Aslında bu zam değil, ücretlerin aşağıya çekilmesi, yapılan vergi indirimi ve teşviklerle sermayenin yükünün hafifletilmesi demektir. 4,250 lira hiçbirimizi şaşırtmadı. Aslında pek çoğumuzda böyle bir rakam beklentisi vardı. Peki, ama bu beklenti nasıl oluştu? Nerdeyse bir aydır hem işverenlerden, hem hükümetten hem de işçilerin haklarını savunması beklenilen Türk-İş yöneticilerinden aynı minvalde açıklamalar yapılmaktaydı. Bu üçlü topluma 3900-4200 arasında bir asgari ücret olacağı yönünde bilgiler sızdırıp durdu. Sonuç ortada! Beklendiği gibi emekçileri açlığın ve yoksulluğun girdabına sürüklemek için üzerlerine düşenleri yaptılar. “Büyük zam yaptık” yalanıyla bizleri kandırmaya çalışanlara, bizleri yok sayan ve değersiz görenlere karşı durabilmek için yan yana gelmekten, birliği ve dayanışmayı örmekten başka şansımız yoktur.
- Cambaza Bak Cambaza, İşçiler Yemiyor, Yutmuyor Artık
- Asgari Ücret Nasıl Yükseltilir?
- Asgari Ücret Zammından Sonra…
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Asgari Ücret Bir Kez Daha Sefalet Ücreti Oldu
- DİSK’ten Çalışma Bakanlığı Önünde Asgari Ücret Eylemi
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Doğru Bilgi ve Çözüm İçin Mücadele Saflarına
- “Beklenen Enflasyon Oranı” Oyunu
- Asgari Ücret Hep Siyah Duman!
- 2024 Yılı İçin Asgari Ücret Açıklandı: Biz Bu Tiyatroyu Çok İzledik!
- Başkasından Çözüm Bekleme, Derman Ellerimizde!
- Hem İşçilerin Onayını Alacak Hem de…
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- Yeni Asgari Ücret Eski Tiyatro
- Asgari Ücret: Refahtan Pay Değil Derinleşen Yoksulluk!
- DİSK’ten Açıklama: Asgari Ücret Değil Toplu Sözleşme!
- Asgari Ücret, Sefalet Ücreti
- Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
- Dolan Kimin, Boşalan Kimin Küfesidir?
Son Eklenenler
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...
- Zeytinlik alanları maden ve enerji işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı tepkiler sürüyor. Çeşitli illerden Ankara’ya gelen köylüler, talan yasasına karşı TBMM yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda direniş nöbetindeler.
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...