Buradasınız
Bir Akkardan İşçisinin Eşinden Mektup
Eşim yedi senedir Akkardan’da çalışan bir işçiydi. Eşimin tebligatla işten çıkarıldığına dair belge eve geldiğinde, o an hiçbir şey düşünemedim. Dünya başıma yıkılmıştı. Biz ne yaparız, ne yeriz, ne içeriz diye düşünmeye başladım. Ama hep eşimin yanında ve destekçisiyim. Eşim ve onunla birlikte işten atılan 96 işçi direnişe geçmişlerdi. Ben de eşimle birlikte mücadele etmeye karar verdim. İyi günde de kötü günde de bizler eşlerimizin yanlarında olmalıyız.
Hep birlikte fabrikanın önünde işten atılan arkadaşlarla birlikte direnişe geçtik. İşten atılan arkadaşların bazıları eşlerini ve çocuklarını da getirmişlerdi. Orada alkışlar tutuldu sloganlar atıldı. Ben ilk defa böyle bir ortamdaydım. Çok duygulanmıştım, kendimi tutamadım ve gözlerim doldu. Çünkü böyle bir ortamda olmaktan çok gurur duymuştum. Oradaki insanların hepsinin kaderi aynı… Herkes ekmeğinin peşinde, çoluk çocuğunun rızkının peşinde… Kim ister ki, çocuğu bir şey istediğinde alamasın. Eşinin, çocuğunun karnının yarı aç yarı tok olmasını kim ister ki? Kimse… Herkes mücadele vermeye gelmişti. Yerel gazeteden röportaj yaptılar. “Eşinizin işten çıkarılmasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?” diye sorduklarında ise, sonuna kadar eşimin arkasındayım diye cevap verdim.
Ben bir kadın olarak nasıl eşimin arkasındaysam, fabrika önüne giderek yanlarında olduysam, bütün işten çıkarılan işçilerin eşlerinin de öyle olmalarını isterim ve eşlerine sonuna kadar destek vermelerini beklerim. Birlik olan, birleşen işçilerin bir şekilde seslerinin bir yerlere ulaştığından emin olmalıyız. Bizler ne kadar dimdik eşlerimizin arkasında durursak, eşlerimiz de o kadar kendilerine güvenirler ve bu onurlu mücadelelerinde sonuna kadar direnirler ve kazanırlar. Çalışan işçilerin de bizlere destek vermelerini bekliyoruz. Bu kriz ortamında bugün işsizlik bizim başımızdaysa yarın da sizlerin başına gelebilir. O yüzden BİRLEŞEN İŞÇİLERİN AYAK SESLERİNE KULAK VERELİM VE BİRLİK OLALIM!
Korkular Yenilmelidir
Akkardan İşçilerini Ziyaret Ettik
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...