Buradasınız
Okulların Açılması Üzerine Öğrencilerle Sohbet
İstanbul’da eğitim seviyesi olarak iyi okullardan birisinde okuyan öğrencilerle okulların açılması hakkında konuştuk.
UİD-DER: Aileniz eğitim masraflarını karşılarken sıkıntı çekiyor mu?
Birinci Öğrenci: Ailem bütün ekonomisini bana göre ayarlıyor. Tabii ki sıkıntı çekiyorlar. Ekonomik sıkıntımız tabii ki okulların açılmasından önce de devam ediyordu. Babam işçi, annem bu aralar çalışmıyor. Ev kendimizin. Okullar açılınca sıkıntımız daha da arttı. Kartal’dan Kadıköy’e geliyorum. Servis parası, yemek parası, harçlık… İşin içinden nasıl çıkacağız bilemiyorum.
İkinci Öğrenci: Babam emekli öğretmen. Aynı sıkıntılar benim için de geçerli. Bunun yanında okullar açılınca kırtasiye masrafları, okul forması…
Üçüncü Öğrenci: Aynı zamanda dershaneye gidiyoruz. Dershaneler çok pahalı. Test kitapları almak zorundayız. Bütün para bunlara gidiyor. Dershaneye gittiğimiz için bir de akşam yemeği parası eklendi. Ailemin ekonomik durumu Türkiye şartlarında iyi sayılmasına rağmen sıkıntıya düşüyorlar. Okul, dershane, kitaplar, incik-cıncık bitmiyor ki.
UİD-DER: Aldığınız eğitimle geleceğinizin nasıl olacağını düşünüyorsunuz?
Üçüncü Öğrenci: İstanbul’un en iyi liselerinden birinde okuyoruz, iyi dershanelere gidiyoruz. İyi bir bölüme girebileceğimizi düşünüyorum. Mezun olduktan sonra (üniversiteden) nasıl bir iş bulabileceğimiz konusunda şimdiden bir şey söyleyemem. Doğrusu şu anda onu çok düşünmek istemiyorum. Düşündükçe daha çok karamsarlık çöküyor. Mezunların hali ortada.
UİD-DER: Eğitim emekçilerinin verdikleri mücadelelere destek oluyor musunuz?
İkinci Öğrenci: Keşke bizim okulun öğretmenleri de mücadele verebilse. Rahatlarına çok düşkünler. Hiçbir şey yapmıyorlar.
Üçüncü Öğrenci: Daha önce okul dergisine kıyısından köşesinden öğretmenlerin haklarıyla ilgili bir şeyler yazdık, ama yayınlanmadı. Bizim okulda öğretmenlerden daha çok, temizlikte, yemekhanede, kütüphanede şirkete (taşerona) bağlı çalışan işçileri desteklerim. Geçen yıl işten atılmalar konusunda bunları destekledik. Sayımız az olduğu için etkili olamadık.
UİD-DER: Sizce eğitim bütün öğrencilere eşit şekilde mi veriliyor?
Birinci Öğrenci: Her sabah okula gelirken, Kartal’daki okulları ve öğrencileri görüyorum, bir de Caddebostan’dakileri. Arada dağlar kadar fark var. Bunu dışarıdan sadece bakarak bile görebiliyorum.
İkinci Öğrenci: Doğru. Biz sadece İstanbul’dan bakmayı öğrenmişiz. İstanbul’da da semtine göre değişiyor. Doğu’daki okulların hali nasıldır Allah bilir.
Üçüncü Öğrenci: Biz 20-25 kişilik sınıflarda okuyoruz. Okulumuzda yüze yakın öğretmen var. Öğretmeni olmayan okullar var. İlkokulu beş sınıf bir arada okuyor. İnanılması güç eşitsizlik var.
UİD-DER: UİD-DER parasız eğitimi savunuyor. Sizce de eğitim parasız olmalı mıdır?
Birinci Öğrenci: Sözde bizim okulda eğitim parasız. Kayıt olurken babamdan zorla bağış almışlar.
İkinci Öğrenci: Babam para vermeyeceğini söylemiş, kredi kartına taksit yaparak ikna etmişler.
Üçüncü Öğrenci: Parasız eğitim istiyoruz ama hep sözde kalıyor. Parası olan iyi dershaneye, olmayan ya sıradan bir dershaneye ya da hiçbir yere... Bir yıl hiç kimse gitmesin dershaneye görürüz hallerini. Tabii ki parasız eğitim olmalı. UİD-DER’i 1 Mayıs’ta gördüm. Dikkatimi çekmişti.
UİD-DER: Arkadaşlar sağolun, sohbetimiz için bir derse giremediniz.
Üçüncü Öğrenci: İyi ki girmemişiz. Ders-dershane, bu sohbet iyi oldu.
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- Nilgün Soydan ile Kemal Türkler Söyleşisi
- Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube Başkanı Gümüştekin ile Söyleşi
- İş Güvenliğimiz İçin 1 Mayıs’ta Sınıfımızın Saflarındayız
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- Ekmekçioğulları İşçileri ve Anadolu Şube Başkanı Deniz Ilgan’la Direniş Üzerine
- Söz Hakları İçin Direnen Ekmekçioğulları İşçilerinde
- Trelleborg İşçileriyle Grev Üzerine Söyleşi
- Cargill İşçileriyle Sohbet
Son Eklenenler
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...