Buradasınız
Örgütlü İşçilerin Karnı Patronların Yalanlarına Tok!
Sefaköy’den bir grup işçi
İnsanlarım, ah, benim insanlarım,
antenler yalan söylüyorsa,
yalan söylüyorsa rotatifler,
kitaplar yalan söylüyorsa,
söz yalan söylüyorsa,
ses yalan söylüyorsa,
ellerinizden geçinen
ve ellerinizden başka her şey
herkes yalan söylüyorsa…
Bizim doğruları öğreneceğimiz kaynaklara ulaşmamız lazım. Çünkü Nâzım Hikmet’in dizelerinde yazdığı gibi egemenler yani patronlar sınıfı, siyasi iktidar ve sermaye medyası bize yalan söylüyor. Bu sistemde patronlar sınıfı tüm gerçekleri ters yüz ediyor. Yalanları gerçek, hırsızı-arsızı namuslu gösteriyorlar. Ne yazık ki bu yalanlara maruz kalan işçiler de inanıyor. Fakat İşçi Dayanışması gerçekleri yazıyor ve dahası bu gazeteyi okuyan, takip eden işçiler yalanlara kanmıyorlar.
Aynı işyerinde çalışan bir grup işçi olarak bizler için de en önemli kaynaklardan biri İşçi Dayanışması gazetesi oldu. Bu gazete sayesinde her ay gündemle ilgili doğru bilgilere ulaşıyoruz. Ayrıca medyada çıkan haberleri bir işçi olarak nasıl yorumlamamız gerektiğini de öğrenmiş oluyoruz. İşçi Dayanışması gazetesinin güvenilirliğini ve doğruluğunu, patronların medyasında okuduğumuz her yalan haber bize tekrar hatırlatıyor. Geçen gün yine bu gazetelerden birinde “SGK Alarmı! Emekli Sayısı Artıyor!” başlıklı bir habere denk geldik. Okuduğumuzda da ister istemez öfkelendik. Yaptıkları haberlerle biz işçi ve emekçilerin aklıyla dalga geçiyorlar resmen. Haberde şu ifadeler yer alıyordu; “2018’de 15,7 milyar lira olan SGK bütçe açığı 2019 Ocak-Kasım döneminde yüzde 163 artışla, 41,5 milyar liraya yükselmiş. Son iki yılda istihdam azalıp emekli sayısı ve sağlık harcamaları artarken, işsizliğin sıçraması, aktif/pasif oranının düşüklüğü, kayıt dışı istihdam oranının yüksekliği bütçe açığını giderek arttırdı.”
İstihdamın azalıp işsizliğin sıçramalı bir şekilde artarak 7,5 milyona dayandığı, üstelik her geçen gün kayıt dışı/sigortasız çalışmanın arttığı doğrudur. Peki, sormak lazım tüm bunların sebebi patronlar sınıfının aç gözlülüğü değil midir? Elbette öyle ama tahmin edersiniz ki okuduğumuz haberde buna dair tek satır bile bulamadık.
Gözlerden kaçırılan başka bir meselenin üzerinde durmak istiyoruz. Bu haber bize İşçi Dayanışması gazetesinin Ocak 2020 sayısında çıkan “Hastanelerde Kaos, SGK’da Soygun Var!” yazısını hatırlattı. Patronların SGK’dan aldığı teşvikleri hepimiz duymuştuk fakat bu teşviklerin dışında SGK’yı nasıl soyduklarını da öğrenmiştik bu yazı sayesinde... “Yok artık! Ölümüzden de mi para kazanıyor bu dolandırıcılar” demiştik. Gelgelelim okuduğumuz haberde bizler SGK’daki açığın sebebini net bir şekilde görürken, patronların medyası bu açığın sebebini işçilerin emekliliğine bağlıyor. Emeklilikte yaşa takılanlar nicedir gasp edilen emeklilik hakları için mücadele veriyorlar. Bu haklı mücadeleye kamuoyu desteğini azaltmak ve kim bilir belki de emeklilik yaşını yeniden yükseltmeye zemin hazırlamak için böyle bir haber yapıyorlar. Şimdi size gazetemizden bir yazı daha hatırlatmak istiyoruz; “İktidarın Yalanı Sermaye Medyasının Doğrusudur! Böyle diyordu İşçi Dayanışması son sayısında, ne kadar da doğru diyordu.
İşçi Dayanışması sayesinde yalanı da oyunu da görebiliyoruz, gerçekleri öğrenebiliyoruz. Bu gazeteyi sıkı takip eden işçiler olarak bizim karnımız patronlar sınıfının yalanlarına ve oyunlarına tok! Peki, ya okumayan dostlarımız ne olacak? Bu yalanlara kanmalarına izin vermemeliyiz. Bizler gibi emekçi arkadaşlarımızın doğru kaynakları okumalarını sağlamalıyız. Patronların yalanlarına karşı örgütlü işçiler olmalıyız. Sinekler yerine bu pisliğe neden olan bataklığı kurutmalıyız. Ve unutmamalıyız dostlar, bunca yalan söyleniyorsa;
herkes yalan söylüyorsa,
elleriniz balçık gibi itaatli,
elleriniz karanlık gibi kör,
elleriniz çoban köpekleri gibi aptal olsun,
elleriniz isyan etmesin diyedir.
Ve zaten bu kadar az misafir kaldığımız
bu ölümlü, bu yaşanası dünyada
bu bezirgân saltanatı, bu zulüm bitmesin diyedir
Bu bezirgân saltanatını, bu zulmü bitirecek tek güç örgütlü işçi sınıfıdır!
- Hepsi Seninle İlgili!
- “Bu Gazete Hayat Kurtarır, Zihin Açar, Bilinç Geliştirir!”
- Gıda Siyasetin Dışında mı?
- İşçi Dayanışması’yla Geçmişimizi Öğreniyor, Geleceğimizi Örmeye Devam Ediyoruz
- “Beynimizi Kim Yıkamalı?”
- “Anne Bak, Köfte Yazıyor”
- Yeter Demenin Vakti Geldi!
- İşçi Dayanışması’nın Kıymetini Bilelim
- İşçi Dayanışması, Emekçi Kadınların Pusulası
- İşçi Dayanışması'nın 151. Sayısı Çıktı!
- İşçi Dayanışması Gözlerimdeki Bağı Açtı
- İşçi Sınıfının Rehberi 150. Sayısında Yol Göstermeye Devam Ediyor
- İşçiden İşçiye, İşçi Dayanışması!
- Kutup Yıldızımız İşçi Dayanışmamız!
- 150. Sayısıyla İşçilere Temiz Bir Nefestir İşçi Dayanışması
- İşçi Dayanışması İşçi Sınıfının Hafızası
- Gençlerin Gazetemize Mesajları
- Sınıf Bilinci Oluşturma ve Koruma Kalkanı
- İşçi Dayanışması Biz Gençlere Işık Tutuyor
- Elimizde Bir Fenerdir Dayanışma!
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...