Buradasınız
Rüyalarımız Ancak Mücadele Edersek Gerçeğe Dönüşebilir
Gebze’den metal işçisi bir kadın

Krizin yaşamımızdaki etkisi o kadar çok hissediliyor ki artık neredeyse her sohbetimizin konusu zamlar, yüksek faturalar. Geçen gün durakta servis beklerken hemen yanımda başka bir kadın işçi ile önce birbirimize “günaydın” deyip ardından hayat pahalılığı üzerine sohbete başladık. Sabahın erken saatleri daha, herkes işe yetişme telaşındaydı. Kimi bir simit alıyor kimi de cebine bakıp vazgeçiyor, söylene söylene geçiyor önümüzden. İç çekerek giriyor söze yanımdaki kadın işçi, “şu hale bak bir simit bile alamayacak duruma getirdiler insanları. Zaten yarı aç yarı tok yaşarken şimdi hepten aç kaldık. Mevsimler şaştı, hava bir soğuk bir sıcak, doğalgazı açmaya korkuyoruz. Kızım sömestr tatilinde geldi, üşümesin diye açtım gazı. Yoksa ben de, eşim de sabah çıkarken kapatıyoruz. Akşamları buz gibi eve gelmek hiç güzel değil ama gücümüz yetmiyor, ne yapalım? Bu ayın doğalgaz faturası 750 lira geldi. Acaba sorun kombide mi diye düşünüyorum.”
Ben de “sorun kombide değil gelen zamlarda” dedim. “Hepimiz aynı durumdayız. Her geçen gün daha da kötüye gidiyor. İğneden ipliğe her şeye zam geliyor. Asgari ücret zammı cebimize girmeden uçtu gitti” diye devam ederken, servislerimiz geldi ve birbirimize “kolay gelsin” diyerek ayrıldık. Hem yol boyunca hem de çalışırken bunları düşündüm. Ben UİD-DER’li bir işçiyim yani örgütlü bir işçiyim ve şanslı olduğumu düşünüyorum. Çünkü ben yalnız değilim. Benim bir mücadele örgütüm var. Şartların hem ekonomik hem siyasal hem de demokratik olarak bu kadar geriye gittiği bir ülkede yaşıyor olmama rağmen umudumu ve direncimi bu sayede yitirmiyorum. Sınıfımın tarihinden süzülen deneyimleri, dayanışmayı öğreniyorum ve bu bana kendimi güçlü hissettiriyor. Yarınlara olan inancım ve umudum hep diri kalıyor bu sayede. Bütün bu duygu yoğunluğu ve düşüncelerle gece yastığa başımı koyduğumda da benzer rüyalar görüyorum. Çünkü insan neye inanırsa öyle yaşar, öyle düşünür.
Mesela dün gece, kadınlardan oluşan bir halka gördüm rüyamda. Bakıyorum ki, hepsinin bilekleri prangalı. Önce beni almak istemiyorlar aralarına. Ben de prangalarımı gösteriyorum, “ben de sizin gibiyim” diyorum ve giriyorum aralarına. Daha sonra yüksek sesle konuşuyorum ve diyorum ki, “hangimiz zenginiz, hangimizin kaybedecek bir şeyi var?” Sesler yükseliyor ve “hiçbirimizin” diyorlar. Ben de yeniden sesleniyorum onlara, “bu prangalardan başka kaybedeceğimiz bir şey yok, kazanacağımızsa çok şey var” diyorum. Ve tüm kadınlar aynı anda kopartıyor prangalarını. Zincir şangırtıları ve o coşku ile uyanıyorum.
Bu sadece bir rüya, biliyorum. Ama şunu da biliyorum ki, ben ve benim gibi sınıfını bilen örgütlü işçilerin gece gündüz hayal ettiği şey prangalarımızdan kurtulmak! Yoksulluğun, işsizliğin olmadığı, herkesin dünya nimetlerinden, ürettiğimiz zenginliklerden yeterince yararlanabildiği, sömürünün, savaşların olmadığı güzel bir dünyayı hepimiz düşlüyoruz. Bizleri prangalayanların kaybedecekleri çok şeyleri var, bizim ise sadece prangalarımız! Kazanacağımız koskoca bir dünya var. Gelin birlikte mücadele ederek rüyalarımızı gerçeğe dönüştürelim ve yepyeni bir dünya kuralım!
- Onlar Zevk-ü Sefa İçinde, İşçiye Gelince?
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
Son Eklenenler
- Soma Madenci Katliamının 11. yılında başta Soma’da olmak üzere çeşitli anma programları gerçekleştirildi.
- Bu 1 Mayıs’ta da her şeye rağmen alanlardaydık. “Yağmur Çamur Yağsa da Kış Kıyamet Kopsa da Biz Buradayız” dedik. İşçiler, emekçiler olarak, işçi sınıfının gençliği olarak alanlara çıktık. Biz de UİD-DER kortejinde Kadıköy’deydik. Yağmura ve soğuğa...
- 2025 1 Mayıs’ını büyük bir coşkuyla kutladık. Alanda olmak bana tarifsiz bir cesaret verdi. Binlerce işçiyle tek ses olmak, tek yumruk olmak en güzel duyguları yaşatıyor.
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...