Buradasınız
Tuvalette Bebek Emzirmek Kader mi?
Bahçelievler’den bir işçi
Merhaba arkadaşlar sizlere çoğumuzun yaşadığı bir sıkıntıdan bahsedeceğim. Özellikle kadın işçilerin hem çalışırken hem de günlük işlerini yaparken yaşadığı, aslında çözümü zor olmayan bir sıkıntıyı dilim döndüğünce siz kardeşlerime anlatacağım. Diyeceksiniz ki madem çoğu zaman yaşadığımız bilindik bir sorun o zaman ne diye anlatıyorsun. Nedeni şu; anladım ki bu sistemde hemen hemen herkes üç aşağı beş yukarı aynı sorunları yaşıyor ama bu sorunları birbirlerine anlatmıyor. Bir kadın işçi ve bir anne olarak istiyorum ki hepimizi mağdur eden bu işyeri koşullarımızı birbirimize anlatalım. İşyerlerimizde yaşadığımız sorunlara birlikte çözüm getirelim. Ancak biz işçilerin dayanışması ile çözüm bulacak sorunlarımıza biz çözüm olalım. Biz işçi kadınlar birbirimizi bilip tanıyalım.
Arkadaşlar benim işyerimde işçilerin yüzde 70’i kadın. Üstelik yönetici ve müdürlerimizin de çoğu kadın. Böyle bir işyerinde özellikle biz kadın çalışanlar için maalesef hiç olmaması gereken sorunlarımız var. İşyerimizde
İşçi Dayanışması’ndan öğrendiğimi de yine bu hayatta, yaşantılar üzerinde denedim. Ve şunu öğrendim; işyerlerimizde kadın yönetici veya erkek yönetici, kadın işçi veya erkek işçi çoğunlukta olmasının hiçbir önemi yok, mesele konuya duyarlı ve örgütlü kaç işçinin olduğu. Aslında mesele bizim ortak sorunlarımızın etrafında birleşmemiz. İşte bu birliği sağlarsak işyerimizde çocuklarımıza koskocaman oyun odaları, kreşler kurarız hem de en güzelinden. Şimdiye kadar işyerimle ilgili sanıyordum ki kreşten daha büyük bir sorunum olamaz. Oysa geçen gün öyle acı bir durumla karşılaştım ki insanlığımdan utandım, yer yarılsa içine girerdim herhalde. Bir anne birkaç günlük bebeğini her gün yüzlerce insanın kullandığı tuvalette emziriyordu… Meğer bizim işyerinde bırakalım kreşi, emzirme odası bile yokmuş. Patronların bebeklerine dadılık yapan bir abla bahsetmişti. Zenginler bebeklerini ebeveynlerinin nefesinden enfeksiyon kapmasın diye daha 2-3 günlükken ayrı odada yatırıyorlarmış. Biz ise çocuklarımızı tuvaletlerde emziriyoruz. Görüyorsunuz ki mesele çok basit, biz ve onlar. Sorun kadın ve erkek sorunu değil. Yöneticilerin kadın olması sorunlarımızın çözüleceği anlamına gelmiyor. Ya da başbakanın, bakanların kadın olması sorunlarımızın biteceği anlamına gelmiyor. Sorun sınıf sorunudur. Ve bu sorunu ancak biz çözebiliriz birlik olarak. Ya bizdensindir ya da onlardan.
Umursamazlıktan Dönüşüme, Mücadeleye!
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
Son Eklenenler
- Bir an için zifiri karanlıkta kaldığımızı düşünelim. Yanımızı yöremizi görememenin huzursuzluğuyla korkuya kapılırdık. Ne yazık ki bugün milyonlarca işçi ve emekçi yüreğinde benzer bir korku taşıyor. Çünkü dünyamıza egemen olan kapitalist düzende,...
- İşçi Dayanışması’nın 197. sayısında, Emekçi Gençlik köşemizdeki “Yaşadım Diyebilmek İçin” yazısında şöyle deniyordu: “Öyle bir zamandan geçiyoruz ki her geçen gün daha fazla sayıda genç arkadaşımızın kendine “en güzel yıllarım bu mu?” diye sorduğunu...
- Merhaba, ben Polonez işçisiyim. Daha doğrusu işçisiydim. Direnişimizin 163. günündeyiz, son 21 gündür direnişimizi Çatalca Adliye Sarayı önünde yürütüyoruz. Geçenlerde bir gazeteci arkadaşımız “2025’ten beklentiniz nedir?” diye bir soru sordu. “...
- Sendikalı, sendikasız, hatta sigortasız çalıştırılan işçi kardeşlerim, her yılın son ayında hepimizin kulak kesildiği asgari ücret tiyatrosu başlar. Bu sene de aynı şekilde adeta bir tiyatro izledik. Sınıf temelinde örgütlü mücadelenin bir parçası...
- Yıllar önce fabrika önlerine gidip işçi kardeşlerimize vardiya çıkışlarında İşçi Dayanışması’nı ulaştırıyorduk. Bu fabrikalar arasında sendikalı olan da vardı olmayan da. Amacımız sendikalı ya da sendikasız olsun fabrikalardaki işçi kardeşlerimize...
- Kocaeli’de Gebze Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan Betek Boya (Filli Boya) işçileri Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinde örgütlendiler. Çoğunluğu sağlayarak yetki belgesini alan sendika, toplu sözleşme görüşmeleri için haftalardır patrona çağrı...
- 24 Aralıkta Balıkesir’de ZSR A.Ş’de meydana gelen patlamada 11 işçi hayatını kaybetti. Katledilen işçilerin kimi henüz hayatının baharında fidan, kimi ana, kimi babaydı. Hepsi bir ananın evladıydı. Patlamanın ardından şirket internet sitesinde...
- Birleşik Metal-İş’in Aralık ayında grev kararı aldığı işletmelerden beşincisi olan Green Transfo Energy’de 25 Aralıkta grev başladı. Kocaeli Çayırova’da bulunan fabrikada çalışan 263 işçi, “sefalet ücreti dayatmasına boyun eğmiyoruz” diyerek şalteri...
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı temsilcileri, 2025 yılı için belirledikleri asgari ücreti düzenledikleri ortak toplantıyla açıkladılar. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol ve Çalışma ve Sosyal...
- 11 fabrikada 2 bin işçiyi kapsayan toplu sözleşme görüşmelerinde metal işçilerinin MESS’e cevabı grev olmuş, Birleşik Metal-İş Sendikası, 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında, 13 Aralıkta Grid Solutions ve Schneider Elektrik fabrikalarında...
- Balıkesir’in Karesi ilçesinde bulunan ZSR A.Ş. mühimmat fabrikasında 24 Aralıkta sabah saatlerinde meydana gelen patlama sonucu 11 işçi hayatını kaybederken 3 işçi yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Mühimmat, av, spor ve ses fişeği gibi patlayıcılar...
- Merhabalar dostlar. Yaklaşık 9 yıldır iş güvenliği uzmanı olarak çalışıyorum. Aslında yapmamız gereken çok daha fazla şey varken yasalar, yönetmelikler, patronların baskıları ve işçilerin canını umursamamaları nedeniyle temel olarak yapabildiğimiz...
- Birleşik Metal-İş üyesi 500 işçinin Hitachi Energy’nin Kartal, Tuzla, Dudullu ve Dilovası fabrikalarında 4 Aralıktan bu yana sürdürdüğü grev 20. gününde anlaşmayla sonuçlandı. 14 Aralıkta Cumhurbaşkanlığı kararıyla metal işçilerinin grevi “erteleme...