Buradasınız
Whatsapp Hiç Susmayacak!
Gebze’den petrokimya işçisi bir kadın

Uzun bir aradan sonra çocuklarımız “yüz yüze eğitim”e başladılar. Uzaktan eğitim sürecinde bilgisayar ve internet şart oldu. Evimizin ekonomisi iyi olmadığı halde çocuklarımıza halen kredisini ödediğimiz bilgisayarı aldık. Doların yükselmesi ve yüksek enflasyonla birlikte bilgisayar fiyatları uçtu. İlk şokumuzdu bu. EBA’ya bağlanmaya çalışıyor, sürekli ders programlarını takip ediyor, çocuklarımızın derslerinden geri kalmamasını istiyorduk. Eşimle çalışma saatlerimizin çakışması ile bu durumu fazla sürdüremedik. Çocukları yönlendirecek, onlara dersleri konusunda yardımcı olacak biri yoktu başlarında. Öğretmenler uzakta olunca hayliyle birçok iş biz anne ve babaların üzerine kaldı. Bir de o bitmek bilmeyen Whatsapp yazışmaları yok mu? “Sayın veli, matematik dersimiz saat 14.00’de başlayacaktır”, “Sayın veli, EBA şifremiz şudur…” İlk kez online veli toplantısına katılmış, ekranlardan çocuklarımızın durumunu sormuş ve oluşan curcuna nedeniyle birbirimizi anlayamadan kapatmıştık. Beden eğitimi hocası mesaj atmış ve çocuklara ders saatinde “eşofmanları ile ekran karşısında hazır olma” talimatı vermişti. Çocuğumun ekran karşısında havaya zıplayıp ellerini, ayaklarını aynı anda açıp kapaması karşısında kendimi tutamamış, gülmüştüm.
Bitmez tükenmez “okullar açılacak mı, açılmayacak mı?” tartışmaları iktidarın açıklaması ile son buldu. Okullar açılacak ve gerekli hijyen kurallarına sıkı sıkıya uyulacaktı! Tabi çok sevindik. Okul kayıtlarını yaptırdık. Gerekli kıyafetler ve kırtasiye malzemeleri için liste verilince ikinci şokumuzu mağazada yaşadık. 2 çocuğun okul üniforması (penye, kazak ve pantolon) 500 lira tutunca şaşırmaktan kendimizi alamadık. Kırtasiye malzemesi, ıvır zıvırı derken toplam masrafımız 1500 lirayı buldu. Mecburen tekrardan kredi kartına yüklendik. Evde iki kişi çalışmamıza rağmen bu alışveriş bizi bayağı terletti. İlerleyen günlerde ise Whatsapp susmadı. Ardı ardına mesajlar yağıyor, öğretmenler ihtiyaçların karşılanmasını istiyorlardı. Bizi en hassas yerimizden vuruyorlardı. “Sayın veli, çocuklarımızın sağlığı için ıslak mendil, tuvalet kâğıdı, rulo peçete, kolonya ve maske gereksinimi vardır” deyip camlar için perde alınacağı söyleniyordu. Bitti mi? Bitmedi! “Milli Eğitimin verdiği kitabın yanında ben şu kitabı öneriyorum. Kitap 70 lira…” Anladığım kadarıyla istekler bitmiyor, bitmeyecek, Whatsapp hiç susmayacak!
İktidarın tepesindekiler her defasında ekonomimizin “uçtuğunu”, “şaha kalktığını” söylüyorlar ya, biz işçiler kimin ekonomisinin uçtuğunu çok iyi görüyoruz. Her birimizden eşek yükü kadar vergi kesilmesine rağmen halen gözleri cebimizdeki son metelikte. Ders zili çaldı, Whatsapp mesajları hiç susmuyor, masraflar belimizi büküyor. Bırakalım şahlanıp uçmayı, adım atmaya mecalimiz kalmadı.
- Onlar Zevk-ü Sefa İçinde, İşçiye Gelince?
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
Son Eklenenler
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...