Buradasınız
Duydunuz mu? Enflasyon Düşüyormuş!
Gebze’den bir metal işçisi
Sabah fabrikada işbaşı yapmak için durağın yolunu tuttum. Servis saatinin gelmesinden 10 dakika önce durakta oldum. Vardiya arkadaşlarımla birlikte servis beklerken bir taraftan da sohbet etmeye başladık. O esnada dikkatimizi bir şey çekti. Durağımızın hemen yanında bir büfe var ve bu büfenin önünde de gazete standı. Sohbet ederken gazetelere de göz attık. Gazete manşetleri bizi şok etti. Birkaç gazete dışında hemen tüm gazetelerin manşetinde “enflasyonda keskin düşüş” benzeri başlıklar vardı. Mesele ekonomi olunca tabii, biz de bir bakalım ne diyor diye haberleri okumaya başladık.
Haberlerden birine göre Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak katıldığı bir televizyon programında ekonomiyle alakalı mesajlar veriyor. Şöyle diyor Albayrak: “Önümüzdeki üç beş ayda enflasyon çok sert şekilde aşağıya düşmeye devam edecek. Geçen dört ay zor bir dört aydı, önümüzdeki dönemde enflasyonda ciddi kırılmalar olacak. Pozitif bir döneme giriyoruz... Türkiye zorlu bir dönemden geçti. Adım adım sona doğru yaklaşıyoruz. Tünelin sonundaki ışık büyümeye başladı. Türkiye ekonomik olarak güçlü refleksler vermeye başladı.” Gazeteler ekonominin iyiye gittiğine dair bir sürü güzellemelerle doluydular. Bu söylenenler gerçek olabilir mi? Türkiye’deki mevcut durumu mu anlatıyor bunlar? Bizim neden haberimiz yok o zaman? Bunları bir yandan düşünürken, yanımdaki işçi arkadaşıma “bak her şey yolundaymış, senin evinde de sebzeden meyveye bolluk yaşandı mı?” diye sordum. “Abi benimle dalga mı geçiyorsun, bunları söyleyenler hangi dünyada yaşıyorlar? Bunlar komedi sanki” dedi.
Enflasyonun sert bir şekilde düştüğünü söyleyen iktidarın ve yandaş medyanın iddia ettiklerinin gerçeklikle hiçbir ilgisinin olmadığını biz işçiler biliyoruz. Çünkü aldığımız maaş belli ve bu maaş ile bir ayın nasıl geçtiğini de gayet iyi biliyoruz. Bizlere hikâye anlattıkları ortada… Servis beklerken, bu haberlerin yer aldığı gazete standının hemen yanında sebze ve meyve standı da vardı. Bir yandan gazetedeki “enflasyon normale döndü” haberine bakarken, öte taraftan da sebze meyve fiyatlarına bakıyorduk. Bizim gördüklerimiz ile gazetelerin manşetleri pek örtüşmüyordu. Üstelik mesele tek başına sebze değil. Şimdi yaz aylarından dolayı sebze biraz ucuzlayabilir. Peki, ya tükettiğimiz gıdalar? Gıda enflasyonu tek başına yüzde 30’ların üzerinde çünkü…
Enflasyonun düştüğünü, fiyatlarda dengelemenin başladığını ve ilerleyen zamanda her şeyin iyiye doğru gideceğini söylemek apaçık gerçek dışıdır. “Yakında düzelecek” türü söylemlerle işçi ve emekçiler oyalanmak isteniyor. Gıda fiyatları gerçekten de söylendiği gibi düşmüş olsaydı, bunu en çok hisseden biz işçiler olurduk. Mesela gıda deyince ilk olarak akla tarım sektörü gelir. Tarım sektöründe mevcut duruma baktığımızda girdi maliyetlerinin devasa boyutta arttığını görüyoruz. Nisan ayında üretici fiyat endeksi bir önceki aya göre %2,98 artarak %30,12’ye çıktı. Tüketici fiyat endeksi ise bir önceki aya göre %1,69 artarak %19,50 düzeyinde gerçekleşti. Üstelik bu rakamlar devletin resmi kurumu TÜİK’in verileridir. Yıllık olarak en fazla artışın %31,86 ile gıda fiyatlarında olduğunun altını çizmek lazım.
Enflasyonla ilgili siyasi iktidarın söylemleri hikâyeden ibarettir. Gerçek enflasyon ise pazarda, manavda, markette somut şeylerde kendisini gösteriyor. İktidar pembe tablolar çizerek gerçeklerin üzerini örtmeye çalışıyor. Fakat biz işçiler neyin gerçek neyin yalan olduğunu görüyor, yaşıyoruz. Gerçek şu: Düşen enflasyon değil, hayat standartlarımızdır.
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
- Maaşlar Eriyor: Bu düzen Değişmeli!
Son Eklenenler
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...