Buradasınız
Özal’ın Yakasına Sarılıp Hesap Soran Baştemsilci
Derinden Gelen Kökler kitabında, Türkiye işçi sınıfı tarihinde çok önemli bir yeri olan Maden-İş Sendikasının mücadelelerine yer veriliyor. Hem de o mücadeleleri veren, o mücadelelere tanık olan işçilerin ağzından. Bu mücadele örnekleri, birleşen işçilerin haklarını aramakla kalmadıklarını, sermaye babalarının karşısında daha başı dik durabildiklerini de gösteriyor. Tıpkı Celal Alçınkaya’nın aktardığı gibi:
“Baştemsilci, Özal’ın yakasına sarıldı”
14. Bölge Temsilcisi Celal Alçınkaya, 1974’te başlayan ve 486 gün süren bir grev yaşamış olan Elektrometal’de yaşanan bir olayın öyküsünü şöyle anlatmıştı: “1977’de Elektrometal fabrikasında bir direniş başlattık. Sendika baştemsilcisi uzun grev sırasında da görev yapmış olan Hasan Çelik’ti. «Babe» diye çağrılan Halil Demirtürk adındaki temsilci de işyerinde etkiliydi. Babe, her konuşmasında «Eğer biz taban isek ki tabanız» diye başlardı. Tabanın söz ve karar sahibi olma ilkesini çok savunan dindar ama sendikasına sahip çıkan bir arkadaştı, emin bir arkadaştı.
1977 yılında Elektrometal’de fabrikadan dört işçi [daha sonra patron örgütü MESS’in başkanı olan] Turgut Özal’ın imzasıyla işten çıkarılmıştı. Siz biliyorsunuz işyerinde başka yetkililer de var ama genel müdür imza koymuş bildirime. Olacak şey değil. Eylem başlayınca telefon geldi. Ben ve bölge avukatı Ali Şen bölge arabası Volkswagen ile fabrikaya gittik. İşçi dışarı çıkmış. O sırada karşıdaki Demirdöküm fabrikasında da lokavt var.”
Dört işçi çıkarılınca
“Biz fabrikaya girdiğimizde Özal da sosyal binadan işçilere doğru geliyordu. Özal ile yarı yolda karşılaştık. Baştemsilci Hasan Çelik, Özal’ın yakasından tuttu ve «Sen bu işçilerden ne istiyorsun?» dedi. Çelik sözlerine ağır bir küfürle devam etti. Ondan sonra tuttu, bana döndü Özal, «Celal Bey, ne oluyor» dedi. Ben Özal’a «Senin ne işin var burada» dedim.
Özal «Ben» dedi, «İşçilerle konuşacağım.» Ben Özal’a ‘Sen işçilerle konuşamazsın. Onlar benim üyelerim, ben üye yaptım. Sen ancak benle konuşabilirsin’ dedim ve sözümü tekrarladım: «İşçilerle ben konuşurum, sen benle konuşacaksın.» Bu konuşmalardan sonra durumu görüşmek için sosyal binaya girdik ve temsilcileri de yanımıza alıp en üst kata çıktık. Tabii MESS’ten de gelmişler. Özal’ın bir sürü danışmanları da var.”
Direniş başarılı oldu
“Sonra işçiler direnişteyken, işveren tarafıyla saatler boyu tartıştık. Özal: «Diğer konular tamam ama bu dört işçiyi geri almam» dedi.
Benim teklifim ise kesindi. «Sen» dedim «Dört işçiyi alacaksın, onların moralinin düzelmesi için de bir ay ücretli izin vereceksin.»
Özal, «Olur mu öyle şey» dedi. «Olur» dedim. Bundan sonra uğraştık, tartış, tartış, sonuçta işçilerin geri alınma maddesini protokole koyduk. Gittik yemekhaneye, işçileri topladık, işte şöyle şöyle anlaşma oldu diye sonucu anlattık. Ben sonra «Dört arkadaşımız geçsin muhasebeye, paralarını alsınlar» dedim. İşçiler önce güvenmedi ve «Olmaz. Bizi tekrar bir daha geriye almazlar» dediler. Ben ve Ali Şen protokolün maddelerini bir kez daha açıklayınca direniş sonra erdi. Dört arkadaşımız da bir ay sonra işbaşı yaptı…”
“Bu ortamda çalışılmaz”
“Bir gün Daire Başkanı Murat Tokmak grevden bir süre önce çıkmış Elektrometal fabrikasına giderek temsilcilerle görüşmemi istedi. Fabrikaya gittiğimde önce başta Hasan Kılıç ve Halil Demirtürk olmak üzere temsilciler beni kapıda karşıladı. Fabrikanın kapısından içeri girdiğimde bir toz, bir duman, göz gözü görmüyordu. Hemen bir sandalye istedim ve üstüne çıkıp konuşmaya başladım: «Arkadaşlar bu ortamda çalışılmaz. Derhal dışarı çıkıyoruz.» Üyeler beni alkışladı ve hep beraber dışarı çıktık. Tam bu sırada uzaktan beyaz gömlekli ve kravatlı bir yönetici geldi ve «Beyefendi ne yapıyorsunuz fırınlar söndürülemez malzeme kaybı olur» dedi. Müdürü dinlemeyip dışarı çıktık.
30-40 dakika sonra fabrikanın genel müdürü Turgut Özal yanımıza yaklaştı. «Beyefendi buyurun görüşelim» dedi. Temsilcilerle birlikte Özal’ın odasına çıktık. Ben işçi sağlığı mevzuatını sık inceler notlar alırdım. Özal’a durumu anlattım. Özal, nazik bir üslupla «Beyefendi siz haklısınız. Ancak zamana ihtiyacımız var» dedi. Temsilcilerle görüşüp 1 aylık sürede gerekli önlemlerin alınmasını istedik. Daha sonra havalandırma ile ilgili bazı önlemler alındı ve çalışma koşullarında iyileştirmeler sağlandı…”
- Sınıf Olarak Birleşelim, Yoksulluğa ve Sömürüye Hayır Diyelim!
- İşçi Dayanışması 197. Sayı Çıktı!
- Esirler Dünyasına Özgürlük Çağrısı: Enternasyonal!
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Hangi Milliyetten Değil Hangi Sınıftan Olduğundur Önemli Olan
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- Senin Memleket Nere?
- Sokak Köpeklerinin Katledilmesi Çözüm mü?
- Düşmanlığı ve Savaşları Nasıl Meşrulaştırıyorlar?
- İşçi Sınıfının Sömürüye Karşı Mücadelesi Durdurulamaz!
- İşçi Dayanışması 196. Sayı Çıktı!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Umut Şarkılarını Birlikte Söyleyelim!
- Bahis Oyunu Aslında Kimin Oyunu?
- Depremin Yaraları Kanamaya Devam Ediyor
- Ne Kadar Vergi Veriyoruz, Karşılığında Ne Alıyoruz?
- Dert Bizde Derman Ellerimizde, Birliğimizdedir!
- İşçi Dayanışması 195. Sayı Çıktı!
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Onurlu Bir Mücadele Deneyimi: 1948 Maden İşçileri Grevi
- Maden-İş Geleneği, Singer Fabrika İşgali
- ABD’den Türkiye’ye, 1913’ten 2023’e
- “Cinnet” Değil İşçinin Hak Mücadelesi: 1974 Ülker Direnişi
- Sungurlar Kazan Fabrikası Direnişleri
- Tariş Direnişi ve Direnişin Dönüştürdüğü Emekçi Kadınlar
- Cumhuriyet Tarihinin İlk Kitlesel İşçi Mitingi: 1961 Saraçhane Mitingi
- Tarihin Aktarma Kayışı ve Cezmi Baba Gibi Olmak!
- Gözbağı ve İşçi Hüseyin’in Dönüşümü
- 1928 Tramvay Grevi
- Tarihten Bir Yaprak: 1974 Gıslaved Grevi
- Türkiye İşçi Sınıfının Mücadele Tarihinde DİSK’in Yeri
- 1969 Gamak Direnişi ve Şerif Aygün
- Berec Grevi ve Kadınlar
- Fotoğraf ve Tanıklıklarla 1968 Derby İşgali
- Tarihten Bir Yaprak: 1910 Bursalı İpek İşçilerinin Grevi
- Tarihten Bir Yaprak: “Magirus’ta Grev Var”
- Tarih Bizim Rehberimizdir
- Özal’ın Yakasına Sarılıp Hesap Soran Baştemsilci
Son Eklenenler
- Polisin saldırılarına, Emniyet Müdürünün tehdidine boyun eğmeyen direnişçi Polonez işçileri halaylarla, türkülerle, sloganlarla, dayanışmayla direnişlerini sürdürüyorlar. Tüm emek dostlarını direnişleriyle dayanışmaya çağırıyorlar.
- Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, reel ücretlerin düşmesi işçilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Siyasi iktidarın ekonomik yıkımın faturasını işçi ve emekçilere kesen ekonomi programları ise sorunlarımızı katlanarak büyütüyor. Bu...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), geçtiğimiz haftalarda bir açıklama yaptı. Hem su sarfiyatını azaltacak hem de aile bütçesine katkı sağlayacak tasarruf önerilerini sıraladı. Aşırı kurak bir dönem...
- Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesinde bulunan, Selüloz-İş Sendikasının örgütlendiği MKB Rondo grevinin 11. gününde, UİD-DER coşkulu bir dayanışma ziyareti gerçekleştirdi. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor” pankartı taşıyan UİD-DER’li işçiler, “...
- Yüzyıllar evvel yaşamış bir Alman filozof, şöyle demişti: “Sarayda yaşayan başka, kulübede yaşayan başka düşünür.” Bu sözler zenginlerle yoksulların dünyasının, düşünce ve hareket tarzlarının birbirinden çok farklı olduğunu anlatır. İnsanlar bu...
- Yeni eğitim yılı başlarken çocuklarımız heyecanlı. Bizlerse düşünceliyiz. Çocukların heveslenip istedikleri rengârenk çantalar, kalemler, defterler ne yazık ki el yakıyor. Daha çocuklarımız okul çantalarını sırtlarına takamadan, bizim sırtımıza okul...
- Bir grup UİD-DER’li işçi olarak Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesindeki MKB Rondo grevini ziyaret ettik. Duymayan işçi kardeşlerimize MKB Rondo grevini duyurmak, grev yerine dayanışmaya davet etmek için bu mektubu yazmak istedik. Grevci işçiler bizi...
- 6 Eylül 2014’te İstanbul Mecidiyeköy’de Torunlar Center inşaatında meydana gelen işçi katliamının üzerinden tam 10 yıl geçti. Asansörün otuz ikinci kattan yere çakılması sonucu 10 işçi feci şekilde can vermişti. İşçiler asansörün bozuk olduğunu...
- İktidarın her türlü desteğini arkasına almanın rahatlığı ve pervasızlığı içindeki sermaye sınıfı insanların üzerine ateş açarak katledecek kadar gemi azıya almış durumda. Bugün doğasını savunduğu için Reşit Kibar’ı katleden, İliç’te işçileri toprak...
- İstatistikler, rakamlar, raporlar Türkiye tarihinin en büyük yoksullaşma dalgasının yaşandığını gösteriyor. Yoksullaşmayı iliklerinde hisseden, hayat pahalılığı, geçim derdi altında ezilen işçi ve emekçiler düze çıkmayı, sorunlarının çözülmesini...
- İşten atma saldırısına, sendika düşmanlığına, kötü çalışma koşullarına, düşük ücretlere karşı Bağımsız Maden-iş Sendikası öncülüğünde direnen Fernas Madencilik işçileri, 4 Eylülde maden önünde aileleriyle birlikte kitlesel bir eylem gerçekleştirdi....
- İsrail devletinin 7 Ekimden bu yana Filistin halkına yönelik sürdürdüğü katliam dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler tarafından protesto ediliyor, meydanlarda barış talebi yankılanıyor. İşçi ve emekçiler İsrail devletine, savaşı körükleyen...
- Sevgili işçi kardeşlerim, ben de ustalarımızın söylediklerini yani umutlu olmak ve umut tohumları ekmek gerektiğini her daim aklımda tutarım. Bu mektupta sizlerle paylaşacağım hikâye şimdi 23 yaşında olan 2 çocuk annesi genç bir kadının hikâyesi. Bu...