Buradasınız
Asgari Ücret Hep Siyah Duman!
İzmir’den bir İşçi Dayanışması okuru

Vatikan, Hıristiyanlık dininin Katolik mezhebinin dini lideri olan Papa’nın yaşadığı yerdir. Vatikanlı liderler her zaman egemenlerin çıkarlarını temsil etmişlerdir. Yeni papa seçileceği zaman Michelangelo’nun freskleriyle süslü Sistina Şapeli’ne kapanan Kardinaller Heyeti, günlerce dışarıya tek bir bilgi sızdırmazlar. Hıristiyan ahali pek çok ülkeden gelerek Sistina Şapeli’nin bacasından beyaz veya siyah duman çıkmasını bekler. Beyaz duman “yeni papa seçildi”, siyah duman ise “yeni papa seçilemedi” anlamına gelir. Oysa sermaye sınıfının her ihtiyacında bolca açıklama yapan Vatikan’dan bir kardinal veya bir görevli kapıya çıkıp bekleyen binlerce insana açıklama yapabilir. Fakat kendilerini kutsal halelere bürüyen Vatikanlı egemenler papalık seçiminde gelinen durumu dumanla haber verirler!
Gelelim Türkiye’ye… Bizdeki asgari ücret belirlenmesi süreci aynı papalık seçimleri gibi. Her Aralık ayında hep aynı terane. Sürekli alıştırma, gaz alma amaçlı, “haber” görünümlü yalanlar dolaşıma sokulur. Ahalinin gözü kulağı Asgari Ücret Tespit Komisyonundayken günlerce bu haberlerle oyalanır. Oysa asgari ücretin ne kadar olacağını sermaye sınıfı ve onları asla üzmeyen, yormayan, bir dediğini iki etmeyen Erdoğan bilir, burjuva partiler bilir. Bir bilmeyen işçi sınıfıdır. Vatikan’ın papa seçimini dumanla haber vermesi gibi, bizim yandaş medya ve burjuva politikacılar da asgari ücretin ne kadar olacağına dair tüyolar verirler. Beklentileri oluştururlar, algıları şekillendirirler.
Asgari ücret sadece asgari ücret değildir. Bütün ücretlerin belirlenmesinde bir ölçüdür. Sendikalı fabrika ve işyerlerinde dahi asgari ücretin ne kadar arttığının çok önemi vardır. Örneğin asgari ücret 30 bin lira olsa, sendikalı işçiler bu rakamın altında bir ücreti kabul etmez, greve çıkarlar. Sendikasız işçiler ise sendikalı işçilere bakarak sendikalaşma mücadelesine girişirler. Yani asgari ücret bütün işçi sınıfını ilgilendirir. Emekli işçileri de ilgilendirir. Okulda 50 lira olan bir tostu alıp yiyemeyen işçi çocuklarını da ilgilendirir. Demem o ki, sermaye sınıfının ve onların bir dediğini iki etmeyen burjuva politikacıların asgari ücrete kaç kuruş zam yapacakları baştan bellidir. Yani işçi sınıfı olarak bacadan beyaz duman çıkmasını boşuna beklemeyelim! Asgari ücretin ne kadar olması gerektiği konusunda söz hakkımız olması için birlik olmanın yollarını arayalım!
Sermaye sınıfı ve iktidar, işçi sınıfının örgütsüzlüğünden ve dağınıklığından güç alıyorlar. Bu nedenle işçi sınıfının mücadele örgütü UİD-DER’in “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” çağrısını yaymamız ve büyütmemiz çok önemlidir. İşçi sınıfı olarak bugün elimizdeki her hak için sayısız mücadele edilmiş ve bedeller ödenmiştir. Bugün de işçi sınıfı olarak, asgari ücretlimiz, sendikalımız, sendikasızımız, emeklimiz, evde çalışanımız, işçi çocuklarımız, hepimiz örgütlü mücadelenin bir parçası olmalıyız. Örgütlü bir güç haline gelmediğimiz sürece sermaye sınıfı bizi istediği gibi sömürmekte rahat davranacak.
“İstanbul’da Herkes Yabancı”
- Cambaza Bak Cambaza, İşçiler Yemiyor, Yutmuyor Artık
- Asgari Ücret Nasıl Yükseltilir?
- Asgari Ücret Zammından Sonra…
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Asgari Ücret Bir Kez Daha Sefalet Ücreti Oldu
- DİSK’ten Çalışma Bakanlığı Önünde Asgari Ücret Eylemi
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Doğru Bilgi ve Çözüm İçin Mücadele Saflarına
- “Beklenen Enflasyon Oranı” Oyunu
- Asgari Ücret Hep Siyah Duman!
- 2024 Yılı İçin Asgari Ücret Açıklandı: Biz Bu Tiyatroyu Çok İzledik!
- Başkasından Çözüm Bekleme, Derman Ellerimizde!
- Hem İşçilerin Onayını Alacak Hem de…
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- Yeni Asgari Ücret Eski Tiyatro
- Asgari Ücret: Refahtan Pay Değil Derinleşen Yoksulluk!
- DİSK’ten Açıklama: Asgari Ücret Değil Toplu Sözleşme!
- Asgari Ücret, Sefalet Ücreti
- Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
- Dolan Kimin, Boşalan Kimin Küfesidir?
Son Eklenenler
- Tez-Koop-İş Sendikası 2025 yılı kamu kesimi toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolünün bir an önce imzalanması ve işçilere alın terinin karşılığının verilmesi talebiyle 14 Mayısta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde kitlesel basın...
- Soma Madenci Katliamının 11. yılında başta Soma’da olmak üzere çeşitli anma programları gerçekleştirildi.
- Bu 1 Mayıs’ta da her şeye rağmen alanlardaydık. “Yağmur Çamur Yağsa da Kış Kıyamet Kopsa da Biz Buradayız” dedik. İşçiler, emekçiler olarak, işçi sınıfının gençliği olarak alanlara çıktık. Biz de UİD-DER kortejinde Kadıköy’deydik. Yağmura ve soğuğa...
- 2025 1 Mayıs’ını büyük bir coşkuyla kutladık. Alanda olmak bana tarifsiz bir cesaret verdi. Binlerce işçiyle tek ses olmak, tek yumruk olmak en güzel duyguları yaşatıyor.
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...