Buradasınız
Ataylar Makine’nin Yeni Yasaları
Kıraç’tan bir grup metal işçisi
Kıraç sanayi bölgesinde metal sektöründe üretim yapan Ataylar Makine, meclisten daha erken davranarak kendi torba yasasını uygulamaya başladı. 3 vardiya olarak üretim yapan 200’e yakın işçinin çalıştığı bu fabrikada, patron her gün yeni bir yasa çıkarıyor. Aslında bu fabrikada uygulanan yasal olmayan yasalar bugün birçok fabrikada uygulanıyor. İşçilerin örgütsüzlüğünü fırsat bilen patronlar, kendi işyerlerine özgü yasalar çıkararak işçilerin elindeki bütün hakları almak istiyorlar.
İşte Ataylar patronunun yeni yasaları:
- Gündüz vardiyası için 07.55, orta vardiya için 15.55, gece vardiyası için 23.55’den sonra işe gelenler içeriye alınmayacak. O gün ve o hafta sonu yevmiyeleri kesilecek.
- Geçerli mazeret ve izin kâğıdı olmadan işe gelinmediği takdirde 2 günlük ücret kesintisi yapılacak.
- 12 saatlik mesai saati içerisinde daha önce bir yemek ve bir kahvaltı veriliyorken yeni yapılan düzenlemeyle, kahvaltı yerine bisküvi verilecek.
- Yapılan ücret kesintileri normal günlük ücretlerden değil de yapılan fazla mesai ücretlerinden kesiliyor. (İşe gelinmeyen gün 8 saatse fazla mesaiden de 8 saat olarak kesiliyor.)
- Fazla mesaiye kalmayan veya gelmeyenler hakkında tutanak tutulacak.
- SGK primleri alınan gerçek ücret üzerinden değil asgari ücret üzerinden yatırılıyor. Fazla mesai ücretleri maaş bordosuna yansıtılmıyor.
Ataylar Makinede 1 ay öncesinde yukarıdaki 4 madde yoktu. Ama 1 Şubattan itibaren yeni yasalar uygulanmaya başlandı. Ataylar’da çalışan işçiler şunu çok iyi bilmeliler ki, bu uygulamaların iş yasasıyla hiçbir alakası yok. Bunlar tamamen keyfi uygulamalar. Kıraç sanayi bölgesinde birçok fabrikada daha fazla kazanmak için bizim haklarımıza saldıran patronları durdurmalıyız. Eğer bunu yapamazsak daha nice yasalar çıkartarak bizleri daha kötü çalışma koşullarına mahkûm edecekler. Ekmeğimizi bölmelerine izin vermeyelim. Hiç kimse bizim geleceğimizle oynayamaz. Ataylar makinede çalışan bütün işçi arkadaşlarımıza sesleniyoruz. Gelin bu haksızlıklara hep birlikte karşı çıkalım. Bu fabrika bizim sayemizde var, her şeyi üreten bizleriz. Daha iyi çalışma koşullarını var edebiliriz, her şey bizim elimizde. Patronlarımızın yeni yasalarını kabul etmeyelim.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın vergi politikası doğrudan emekçileri hedef alıyor. Hemen her şeye yapılan fahiş zamlar yetmiyormuş gibi bir de durmaksızın vergi ödemek zorunda bırakılıyoruz. Açlık sınırındaki ücretlerle geçim mücadelesi verenleri vergi rekortmeni...
- Dükkânda televizyon açıktı ve haber bülteninde “Kenya’da halk sokaklarda” haberi dönüyordü. O sırada içeri giren bir müşteri bir süre televizyona baktıktan sonra “Ya abi! Şu Kenyalılar bile sokağa çıkıyor, biz halen sesimizi çıkaramıyoruz” dedi ve...
- İzmir, Aydın, Bolu, Uşak, Manisa ve Karabük’te toplam 8 ayrı bölgede çıkan yangınlar nedeniyle ormanlar yine küle döndü. Günlerdir süren orman yangınları, müdahalenin de gecikmesiyle birlikte yerleşim yerlerine sıçradı; çok sayıda ev ve sanayi...
- “Sağlıkta dönüşüm” adı altında gerçekleştirilen saldırı politikalarının sonucu olarak sağlıkta özelleştirmenin önü alabildiğine açıldı. Zamanla kamu hastanelerinde verilen sağlık hizmeti niteliksiz ve yetersiz hale getirildi. Böylelikle iktidarın...
- 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 25 yıl geçti. Marmara depremi bu toprakların gördüğü en büyük felaketlerden biriydi. Deprem kuşağında olduğu bilinen Türkiye’de egemenler yine emekçilerin canını hiçe saymıştı. ‘99 depremine kadar irili...
- UİD-DER, 15-16 Haziran Genel Direnişinin 54. yılında adına yaraşır bir anma gerçekleştirmişti. Ben de o salonu dolduran ve yüreği mücadele için atan işçilerle aynı heyecanı yaşamıştım. Etkinlik sonrasında her yaştan UİD-DER’li işçilerin sohbetlerini...
- Bursa’da Gemlik Gübre Sanayi A.Ş’de çalışan 6 işçi DİSK’e bağlı Lastik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atıldı. Lastik-İş Sendikası, işverenin işçilerin sendikalı çalışma hakkına saldırarak işçi atmasını ve içeride baskıyı arttırmasını...
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.