Buradasınız
Baskılar Bizi Yıldırmamalı!
İkitelli’den bir kadın işçi
Çalıştığım fabrikada her gün bir kural çıkarıyor patron. Vardiyalı bir işyerinde çalışıyorum. Patron efendi gece vardiyasının yemeklerini kaldırmış ve işçiler buna ses çıkarmamış zamanında. Şimdi yeni kuralıysa gündüz vardiyasında, yemekhanede, elinde kâğıtlı kalemli birinin çöpün başında durması. Çöpe kim yemeğini atıyorsa ismini yazıp patrona veriyor. Patron işçileri odasına çağırıp bağırıyor. “Yiyeceğiniz kadar alın” diye ortalığı ayağa kaldırıyor. İşi komediye vurmaya başladık. Beynelmilel filminde bir tane muhbir vardı, adamın biri ölüyor ve o yalaka muhbir de telefonda efendilerine “cenaze töreninde Hüsso dua okumadı”, “Hüsso duayı yarım okudu” diye bilgi veriyordu. Biz de şimdi öyle dalga geçmeye başladık, “üç fasulye, bir kaşık pilav attılar, yaz ağabey” diye. Ağlanacak halimize gülüyoruz. Birlik beraberlik olmadığı için gülüp geçiyoruz. Aslında patronun amacı öğlen yemeğini de kaldırmak. Bunu yaparken işçilerin üzerinde yoğun bir baskı uygulayıp sonra planlarını hayata geçirmek istiyor ve de geçiriyor. İşçilerden bir ses çıkmaması patronun işini kolaylaştırıyor. Çok güzel yemekler yiyormuşuz gibi yemeği kaldırmaya çalışıyor. Yemekte et diye, meyve diye bir şey göremiyoruz. Eski işçiler sohbet sırasında bir kere et gelmişti yemekte, bir kere de meyve olarak elma gelmişti diye anlatıyorlar. O kadar çalışıyoruz, patron sırtımızdan kâr elde ediyor, ama bize yemeği bile çok görüyor. Samanın çöpünü veriyorlar biz işçilere.
İşyerinde kadınlara çok fazla baskı yapılıyor. Şefler kadınların üzerine çok geliyor. Her gün muhakkak bir veya iki kadını aşağılayıcı laflar kullanarak azarlıyorlar. Kadınlardan biri hasta olsa veya yakını hastalansa inanmayıp izin vermiyorlar. Şefler erkek işçilere seslerini çıkartamıyorlar, kadınlara güçleri yetiyor. Bütün işyerlerinde kadın işçilere aynı veya buna benzer muamele yapılıyor. Eğer biz işçiler kadınıyla erkeğiyle işyerlerimizde bir araya gelip birbirimize sahip çıkarsak o zaman patronu da şefi de bir halt edemez. Ama sesimizi çıkarmasak yapılan baskılar artacaktır.
Baskıları geri püskürtmenin tek yolu, “birimize yapılan haksızlık hepimize yapılmıştır” deyip birbirimize sahip çıkmak, gasp etmeye çalıştıkları haklarımızı mücadele ederek savunmak, kaybettiğimiz haklarımızı geri kazanmaktan geçiyor. Baskılar bizi yıldırmamalı!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Gaziantep’teki Zeugma Mozaik Müzesinde dünyaca bilinen bir mozaik yer alıyor. “Çingene Kızı” adı verilen ve 1800 yıllık geçmişe sahip bu mozaiğin göreni etkileyen, güçlü bir yanı var. Farklı renk ve dokulardaki binlerce küçük taşın birleşiminden...
- 1 Mayıs yaklaşıyor. Ankara’dan emekçi kadınlar olarak sizlerle 1 Mayıs’a hangi taleplerle katılacağımızı paylaşmak istedik. Bu vesileyle tüm emekçi kadın kardeşlerimizi kendi taleplerini, ortak taleplerimizi birlikte dile getirmek için 1 Mayıs’ta...
- Geçtiğimiz günlerde yandaş medyada tam anlamıyla “yersen” cinsinden bir haberle karşılaştım. Manşeti oldukça cafcaflıydı: “60 bin maaşla çoban bulamıyorlar!” Bu “hadi canım” dedirten cinsten haber, kandırılmaya açık olanlara “köyümüze dönelim,...
- 19 Mart’tan bu yana artan baskılara, gözaltılara, tutuklamalara ve proje okullarındaki keyfi atamalara karşı protestolar devam ediyor. Bursa Demokrasi Bileşenleri ve Anne-Baba Dayanışma Ağı öncülüğünde yüzlerce kişi 19 Nisanda “Hak, Hukuk, Özgürlük...
- Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Sunel Tütün, Oryantal Tütün ve TTL Tütün fabrikalarında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 1700 işçi greve çıkmıştı. İşçilerin grevi 12 Nisanda kazanımla sonuçlandı. Doruk Madencilikte çalışan...
- Gebzeli işçi, emekçi kadınlar olarak bir araya geldik ve “UİD-DER ile 1 Mayıslar” videosunu izledik. Sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak, tüm emekçi kadın kardeşlerimizi ortak bir mücadele duygusuyla ayağa kalkmak için 1 Mayıs’a çağırmak...
- Uçak yolculuğu yapanlar bilir. Yolculuk esnasında uçağın kabin basıncının düşmesi, oksijen seviyesinin azalması durumunda oksijen maskeleri devreye girer. Yanımızda çocuğumuz olsa böyle bir durumda çoğumuz maskeyi önce çocuğumuza takmaya çalışırız,...
- Gelsinler yoldaşlar ben hazırım/ İki satır, bir mısra şiirle hazırım/ En karanlık dönemlerde/ Ektiğim tohumlar yeter bana/ Gelsinler yoldaşlar ben hazırım
- Milli Eğitim Bakanlığının proje okul atamalarına tepkiler devam ediyor. Eğitim Sen, proje okul uygulamaları ve atamalarına karşı 18 Nisanda Cağaloğlu Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması yaptı.
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.