Buradasınız
Clara Zetkin ve 8 Mart Mirası
Kürsüde bir kadın konuşuyor, onu dinleyenler de kadın. Hepsi dünyanın tüm kadınları çifte ezilmişlikten kurtulsun diye, kadın-erkek tüm işçiler el ele verip daha güzel bir dünya kurabilsinler diye mücadele eden cesur, yiğit kadınlar. Gözleri çakmak çakmak, yürekleri heyecan dolu hepsinin.
Kürsüdeki kadın Clara. Alman işçi sınıfının unutulmaz önderlerinden Clara Zetkin. Anlatıyor. 8 Mart 1857’de, ABD’nin New York kentinde yakılarak öldürülen 129 kadın işçiyi hatırlatıyor. 40 bin dokuma işçisi kadının nasıl greve gittiğini, polisin ve patronların kadın işçilere nasıl saldırdığını, kadınların daha iyi çalışma koşulları, daha kısa çalışma saatleri ve eşit işe eşit ücret istediklerini, buna karşılık patronların ve polisin işçileri fabrikaya nasıl kilitlediğini, çıkan yangını anlatıyor. Fabrikada kilitli kalan 129 kadın işçinin yanarak can verdiğini söylüyor.
Clara, Danimarka’da, Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansında anlatıyor bunları. Onu dinleyen kadınlara, 129 kadın işçinin anısına bundan sonra 8 Mart’ı Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü olarak kabul etmeyi öneriyor. Öneri büyük bir coşkuyla karşılanıyor. Clara, o yürekli sosyalist kadın, 8 Mart’ı dünyanın tüm emekçi kadınlarına bir mücadele günü olarak armağan ediyor… Sene 1910.
Patronlar sınıfı gelecek kuşaklarına sermaye ve zenginlik bırakır miras olarak. Ama para kadar değerli bir miras daha bırakırlar evlatlarına. Geçmişte işçilerle patronlar arasında çıkan kavgaların derslerini, işçileri nasıl yendiklerinin deneyimlerini bırakırlar. Geleceğin patronlarını, işçileri daha iyi sömürebilmeleri için hazırlarlar. Peki, işçi sınıfı geleceğin işçilerine neyi miras bırakır? Bu sorunun iki ayrı cevabı var. Eğer örgütlü değilse işçi sınıfı, eğer birlik olup hakları için mücadele etmiyorsa, kölece çalışma koşulları ve birikmiş sorunlar sonraki nesillere kalır. Ama eğer örgütlüyse, zengin mücadele deneyimleri ve dişle, tırnakla kazanılmış haklar bırakır. İşte tüm bunları biliyordu Clara ve bu mirası büyütmek için çalışıyordu.
Clara Zetkin genç yaşta işçi sınıfının mücadelesiyle tanışmıştı. İnsanların sefaletini ve acılarını adeta yüreğinin derinliklerinde hissediyordu. Haksızlıklara, baskılara, acımasızlıklara tutkuyla başkaldırıyordu. Yaşamın getirdiği bütün zorluklara ve yoksulluklara rağmen mücadele etmeyi bir an bile bırakmadı. Hayatını yoksullar ve ezilenler uğruna, savaş ve sömürüye karşı mücadele etmeye adamıştı. Hasta bir kocası ve iki çocuğu vardı. Ama o sadece kendi eşinin, kendi çocuklarının değil dünyanın tüm çocuklarının, tüm ezilen insanlarının dertleriyle dertleniyordu.
Clara, 53 yıl önce yakılarak öldürülen 129 kadının, onların ve ailelerinin acılarının unutulmasına izin vermedi. Gelecek kuşakların acı çekmemesi için tutkuyla mücadele etti. O günlerde dünya 20 milyon insanın ölümüne yol açacak olan Birinci Dünya Savaşının eşiğindeydi ve Clara savaşa karşı yiğitçe mücadele ediyordu. Kadın emekçilerin kapitalist sistemin yarattığı sorunlara karşı, savaşa karşı ön saflarda mücadele etmesi için öncülük ediyordu. En çok da emekçi kadınların mücadelede yer alması gerektiğini söylüyordu. Emekçi kadınları harekete geçiren eylemler örgütlüyordu. Clara, hayatı boyunca dünya işçi sınıfının dayanışmasına ve ortak mücadelesine inandı. Ölümüne dek çalışmaya, düşünmeye ve dünyayı değiştirme mücadelesine katkı sağlamaya devam etti. Onun öncülüğünde 8 Mart, emekçi kadınların içine itildikleri koşulları değiştirme gününe dönüştü. Bu yüzden 8 Mart çok değerlidir, sahip çıkılması gereken bir mirastır.
İktidar sahipleri bu mirası yok etmeye, 8 Mart’ın emekçi kadınların dayanışma ve mücadele günü olduğunu unutturmaya çalışıyorlar. 8 Mart’ı kadınlara hediyeler alınan bir tüketim gününe dönüştürmek istiyorlar. Ama biz emekçi kadınlar 8 Mart’ın elimizden alınmasına izin vermeyeceğiz. Cins ayrımcılığına, kapitalizmin katmerli sömürüsüne, her türlü zulme, emperyalist savaşlara karşı mücadelemizin sembolü olarak 8 Mart mirasına sahip çıkacağız.
Tüm emekçi kadınların 8 Mart Uluslararası Mücadele Günü kutlu olsun!
Büyüdük
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
Son Eklenenler
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...