Buradasınız
Eğitim İşçisinin Bir Günü, Patron İçin Kaç Saat Sömürü?
Gebze’den bir kadın işçi
Benim bir iş günüm 20 saat, patronum içinse “12 saat”. İşte yine böylesine hızlandırılmış bir günde, gecem gündüzüm yine karışmış birbirine. Cuma akşamı işten gelmişim. Aynı geceden başlamış mesaim. Çünkü Cumartesi yorucu değil, kelimenin tam anlamıyla bayıltıcı bir gün olacak. Sabahlara kadar ders notu çıkar, soru hazırla, soru çöz, hazırlık, hazırlık, hazırlık! Kurmuşum saatimi birkaç saat uyumak için. Gece çalışıp, sabaha karşı uyumuşum. Sabah 7 olmuş, telefonun alarmı yine ısrarla çalıyor yastığımın altından. Bir kez ertele, aç kalmak şartıyla bir kez daha ertele. Çare yok açıyorum gözlerimi. Beyaz kâğıt görmekten bembeyaz olmuş bir surat, kıpkırmızı pörtlemiş bir çift göz var aynada. Soğuk su yüzüme değer değmez bir telaş başlıyor evimde. Masanın üstüne yayılmış bütün notları çantaya tepeliyorum. Evden fırlayıp dershaneye gidiyorum. 45 dakikalık maratonu bu gün 12 kez koşma vakti geldi.
45 dakika ders 10 dakika mola. Her molada merdivenlere lanet okuyorum. 6 kat çıkıp bir çay, bir de sigara içmek için molamın yarısını merdivenlerde harcıyorum çünkü. Tekrar 45 dakika ders, 10 dakika mola. Tekrar ve tekrar! Artık hangi derslikteyim, hangi dersi anlatıyorum arada bir hile yapıyor yorgun düşüncelerim. ‘Şu sınıftayız hocam’, ‘bu soru nasıldı hocam’ masaların arasında ısınma turları hızlanıyor. Muhasebeci, hocaları takip edip her şeyi didiklemeyi iş edinmiş, ‘fotokopi paralarını toplamayı unutmayın hocam’ diye sesleniyor yine kapı ağzından. Karnımdaki gurultu yine senfoniye dönüştüğüne göre, anlaşıldı öğle olmuş. 3 dakikada, bir tabağın içinde birbiriyle kardeşleşmiş 3 çeşit yemeği yeme vakti geldi. 6 kat çık, sıraya girip yemeği al, 3 dakikada ye, sonra 6 katı koşa koşa in. Merdivenlerden inerken lokmalar yeni yeni ulaşıyor mideme. Tabağın içindeki yemeği gözlerim seçemiyor, tadını midem ayırt edemiyor. Ama gün bitmek bilmiyor. Maratonun son 6 turu. 45 dakika anlat, 5 dakika merdivenlerde koştur, kalan 5 dakikada da bir bardak çayı yudumla bir kez daha.
Artık bacaklarım tutmuyor, beynim almıyor, aldığını vermiyor. Ve saatler nihayet akşam 8.30’u gösteriyor. Dershanenin kapanma saati geldi. Çantama notları bir kez daha tepeleyip eve yürüyorum. Ve yine yığılıp kalıyorum koltuğa. Bilgisayarı açıp ertesi günün ders notlarını hazırlıyorum. Ellerim titreyince anlıyorum ki 12 turluk maratonun yüzünden yemek yemeyi unutmuşum. Bir şeyler atıştırıp yine ders notu hazırlıyorum. Ve bir Cumartesi gecesi klasiği haline gelen şeyi yapıyorum. Saati bir kaç saat sonraya kurup sabaha karşı uyanmak üzere, koltuğun üzerine yığılıyorum. Uyanamamaktan korkup, yatağımın sıcaklığına bırakamıyorum kendimi çünkü. Hangi yanım birbirinden daha çok sızlıyor anlayamadan kıvrılıyorum koltuğa. Dershanelerde, özel okullarda çalışan bir eğitim işçisinin bir günü, patronu için saat başına ne kadar sömürü eder?
Güne Hazırlan
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
- Son Gülen İyi Güler!
Son Eklenenler
- Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise ikinci büyük sakız ve şekerleme üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul Esenyurt’ta bulunan fabrikasında sendikal baskılar devam ediyor. Mentos, Vivident gibi markaları bünyesinde barındıran şirket sendika...
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...