Buradasınız
Emekçi Kadın: Direncin ve Değişimin Öyküsü
Emekçi kadınların ekmek ve gül mücadelesinin sembolü olan 8 Mart’ı geride bıraktık. “Emekçi Kadın: Direncin ve Değişimin Öyküsü” yayın akışımızın gösterdiği gibi; işçi sınıfı ve onun bir parçası olan emekçi kadınlar dirençleriyle, mücadeleleriyle büyük değişimler yaratmışlardır ve yaratmaya devam etmektedirler. Adaletsizlikleri, eşitsizlikleri görmeye başlayan, bunlara karşı sessiz kalınamayacağını kavrayan, ekmek kavgasını artık sınıf mücadelesi olarak gören ve her şeye rağmen bu mücadelenin içinde yer almaya başlayan kadınlar, değişme ve değiştirme gücü kazanırlar. Böyle kadınlar hep vardılar ve hep var olacaklar. Yaşamın yarısı olan emekçi kadınlar, bu nedenle dünyayı değiştirme mücadelesinin de yarısıdır aynı zamanda.
Emekçi kadınlar, işçi sınıfımızın tarihinin derinliklerindeki deneyimleri öğrendikçe içinde yaşadığımız dünyayı anlamaya başlarlar. Kalıpları, dar sınırları yıkarlar, ufuklarını genişletirler. Kendilerine duydukları güven ve sınıflarına duydukları bağlılık artar. Çekilen acıların ve sıkıntıların kader olmadığını bilerek direnme gücü kazanır, değişir ve değiştirirler. Tıpkı bir emekçi kadının şu sözlerinde olduğu gibi: “Küçücük dünyam bir sonsuzluğa dönüştü. Hayatın ev hanımına biçtiği rol, sadece evde yemek yapmak, çocuk bakmak değil. Sormayı, sorgulamayı, mücadele etmeyi, hayata farklı pencereden bakmayı öğretti bana UİD-DER. Artık eşimin işyerindeki mücadelesini daha iyi anlıyorum ve yardımcı olmaya çalışıyorum. Öğrendiklerimle çocuklarımı da artık farklı yetiştiriyorum. Sizin bana öğrettiklerinizi etrafıma da öğretmeye çalışıyorum.”
Bir diğer emekçi kadın şöyle anlatıyor değişimini: “Önceleri bilmediğimizden, anlayamadığımızdan geri dururduk hep. Şimdi koşa koşa geliyoruz yanınıza, hem de ailecek. Hep en önde oluyor çocuklarımız. Ne güzel çocuklar yetiştirdiniz siz böyle! Ne çok şey değişti, nasıl gurur verici bir şey bu!” Bazen de tezgâh başında birlikte çalıştığı sınıf kardeşleriyle el ele vererek değişir ve değiştirir kadınlarımız. Metal işçisi bir kadın şöyle özetliyor dayanışmanın ona nasıl güç verdiğini: “Fabrikada çok emek verdik bu yıl 8 Mart’a. Kadınıyla erkeğiyle hep beraber çalıştık. Hiç olmadığı kadar coşkuluyduk, birdik, beraberdik. Daha önce bu kadar şeyi yapmak ne aklıma gelirdi ne de içimde böyle bir istek olurdu. Ben sizlerden aldım bu cesareti.”
Mücadele içinde güçlenen emekçi kadınlar öyle kolayına yılgınlığa kapılmazlar. Haklı olmanın bilinciyle, cesur ve kararlı adımlar atarlar. İşte bu nedenle toplumu nefessiz bırakan tek adam rejimine rağmen bugün direniş alanlarında, eylemlerde, mücadele saflarında en önde emekçi kadınlar var. Migros Depo direnişçisi gibi emekçi kadınlar var. Yıllarca çalıştıkları işyerlerinde amirlerinin tacizlerine, mobbinge maruz kalan, hakları gasp edilen bu kadınlar artık susmuyorlar, mücadeleyi en önde göğüslüyorlar.
Akış boyunca evlerimizden, fabrikalarımızdan, sendikalarımızdan ve alanlardan yansıyan görüntüler emekçi kadınların büyük bir dönüşüm ve uyanış içinde olduğunu gösterdi dosta düşmana. Tarihimizden güç alarak, coşkumuza coşku katarak, umudumuzu ateşleyerek kenetlendik birbirimize. “İzlediğim videolardan sonra, gücümüzün düşündüğümüzden çok daha fazla olduğunu anladım. 8 Mart’ta, mücadele yolunda hayatını kaybeden kadınların hikâyesi, aslında bugünün çok önemli ve değerli bir gün olduğunu fark ettirdi bana” diyor bir emekçi kadın. “Geçmişte hayatını kaybeden kadınlar bir şeylerin değişmesi için öncülük etmişler. Ben hiç Güler Sabancı’yla bir olabilir miyim? Bu bizim günümüz, bizim” diyor bir başka emekçi kadın. Evet, 8 Mart emekçi kadınların günü, işçi kadınların mücadelesinin sembolüdür. 8 Mart’ı değerli kılan 8 Mart’ın direnç ve mücadele ruhudur, bu ruha sahip çıkmak da boynumuzun borcudur. Bu ruhla kuşandıkça barış, kardeşlik ve özgürlük dolu bir dünya özlemimize daha çok yaklaşacağız.
Kendimizden başlayarak değişim yaratmaya çalışmakta ısrarımız bundandır, inadımız bundandır. UİD-DER Kadın Komitesi, birlik olmaya, haksızlığa, adaletsizliğe, sömürüye ve ayrımcılığa karşı mücadeleye çağırıyor bizleri. Emekçi kadınlar öne çıktıkça, unutturulmak istenen mücadeleler daha da güçlenerek yeniden filizlenecek. Bu bilinçle tarihimize sahip çıkıyor, bugünü şekillendirerek yarınlara yürüyoruz. İnanıyoruz ki, sınıfımızın kadınları ve erkekleri omuz omuza mücadeleyi büyüttükçe, gün tüm ihtişamıyla emeğin ellerinde yeniden doğacak.
Beş Bin Yıl Önce Beş Bin Yıl Sonra
Ekmek, Gül, Bir de Hürriyet!
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Artan Zenginliğin Arkasında Büyüyen Yoksulluğumuz
- Kaynakları Tüketen Kim?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Sınır Tanımayan Irmaklar Gibi
- İşçinin Değeri Yok mu?
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- Sınıf Olarak Birleşelim, Yoksulluğa ve Sömürüye Hayır Diyelim!
- İşçi Dayanışması 197. Sayı Çıktı!
- Esirler Dünyasına Özgürlük Çağrısı: Enternasyonal!
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Hangi Milliyetten Değil Hangi Sınıftan Olduğundur Önemli Olan
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- Senin Memleket Nere?
- Sokak Köpeklerinin Katledilmesi Çözüm mü?
- Düşmanlığı ve Savaşları Nasıl Meşrulaştırıyorlar?
- İşçi Sınıfının Sömürüye Karşı Mücadelesi Durdurulamaz!
- İşçi Dayanışması 196. Sayı Çıktı!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Umut Şarkılarını Birlikte Söyleyelim!
Son Eklenenler
- Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler, grevlerinin 39. gününde olan MKB Rondo işçileri ve aileleri grevlerinin 18. gününde Tarkett grevcilerini ziyaret etti. Dayanışma ziyaretinde “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor”...
- ABD’nin New York’tan Miami ve Houston’a kadar tüm Doğu ve Körfez kıyısı limanlarında 45 bini aşkın liman işçisi toplu sözleşme görüşmelerindeki ücret ve çalışma koşullarındaki anlaşmazlık nedeniyle 1 Ekimde greve gitti. Uluslararası Liman İşçileri...
- Türkiye’de iktidar sözcüleri sık sık “Avrupa bizi kıskanıyor”, “dünya bizi kıskanıyor” diyerek böbürleniyorlardı. Türkiye’nin her tarafında doğalgaz, petrol gibi değerli madenler olduğunu, bu madenleri çıkartarak ekonomide çağ atlayacaklarını iddia...
- Birkaç hafta önce bir ablam ile ettiğim sohbet sonrası kelebeklerin benim için farklı bir anlam kazandığından bahsetmek istiyorum. Sohbet sırasında kelebekleri çok sevdiğimi özellikle de mavi kelebeklerin çok hoşuma gittiğini anlatmıştım. O da mavi...
- Fernas Madencilik işçileri işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması, ücretlerin arttırılması ve sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması talebiyle haftalardır mücadele ediyorlar. İşçiler, Soma’dan Ankara’ya yaptıkları 8...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz” şiarıyla düzenlediği işçi buluşmalarının sonuncusunu 3 Ekimde Ankara’da Anıt Park’ta düzenlediği mitingle gerçekleştirdi....
- Türkiye’nin çeşitli illerinde grev ve direnişlerden işçiler Emek Partisi milletvekilleriyle birlikte 3 Ekimde Mecliste basın açıklaması gerçekleştirdiler. Sabah saatlerinde Meclis’e gelen işçiler “ziyaretçi yasağı” gerekçe gösterilerek içeri...
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılan madencilerin direnişi sürüyor. 25 Eylülde Ankara’ya yürüyüş başlatan Fernas...
- Fransa’nın en büyük sendika konfederasyonu Genel İşçi Konfederasyonu CGT’nin çağrısıyla 1 Ekimde Fransa genelinde işçi ve emekçiler greve gitti. İşçiler ücretlerin yükseltilmesini, kamu hizmetlerine ayrılan fonların arttırılmasını, işsizlik...
- Katil İsrail devleti, Gazze’deki saldırılarını bir yıldır sürdürürken Lübnan’a yönelik son saldırılarıyla bölgeyi daha da büyük bir yıkıma sürüklüyor. Gazze’de 42 bine yakın insanı öldüren, Lübnan’ı bombalayarak birkaç günde bine yakın insanı...
- 24 Eylülde Avustralya’nın en büyük sağlık sistemi NSW’ye bağlı çalışan binlerce sağlık işçisi iş bıraktı. Eylül ayı içerisinde 2 kez iş bırakan işçiler, Sidney’deki Hyde Park’tan Parlamento Binasına yürüyerek “yüzde 15 zam istiyoruz” sloganlarını...
- Belediye otobüslerinde boşsa karşılıklı dörtlü koltuklardan şoför tarafında cam kenarına otururum. Oturduğum yerde sola yaslandığımda rahat ederim. Sebebi omurgamdaki eğikliktir. Bedenimdeki daha doğrusu omurgalarımdaki eğikliğin nedeni, 1989 Bahar...
- Siyasi iktidar sürekli ekonominin iyiye gittiğini propaganda ediyor. Muhalifinden yandaşına tüm ekonomistler de ekonominin düze çıkması için hep birlikte fedakârlık yapmamız gerektiğini söylüyorlar. Ekonomi büyüdüğünde patronundan işçisine hepimiz...