Buradasınız
Fare Kapanı
Gebze’den bir işçi

Günlerden bir gün farenin karnı acıkmış ve mutfağa gitmiş. Mutfağa gittiğinde bir de bakmış ne görsün, fare kapanı ve üzerinde de peynir varmış. Bunu gören fare tavuğun yanına gitmiş. “Tavuk kardeş, tavuk kardeş... Mutfağa fare kapanı kurmuşlar bunun için bir şey yapmak lazım” demiş. Tavuk da, “ben tavuğum ne yapabilirim ki?” demiş. Tavuğun yanından ayrılan fare koyunun yanına gitmiş. “Koyun kardeş, koyun kardeş… Mutfağa fare kapanı kurmuşlar bunun için birlikte bir şey yapmak lazım” demiş. Koyun, “ben koyunum ne yapabilirim ki?” demiş. Koyundan da aynı cevabı alan fare bu defa ineğin yanına gitmiş. “İnek kardeş, inek kardeş… Mutfağa fare kapanı kurmuşlar bunun için hep birlikte bir şey yapmak lazım, yardım et” diye yalvarmış. İnek, “o kapan fare kapanı, benim için yapılmamış ki, ben ineğim” demiş, arkasını dönüp gitmiş. Fare için kurulan tuzağı bozmak üzere tavuk da, koyun da, inek de yardımcı olmamış.
Birkaç gün sonra kapana yılan takılmış. Çiftliğin hanımı yılanla birlikte kapanı atmak isterken yılan kadını ısırmış. Kadın zehirlendiği için tavuğu kesip çorba yapmışlar, kadına vermişler. Sonra misafirler gelmiş hasta ziyaretine. Misafirlere ikram etmek için yemek yapmak gerekmiş. Koyunu kesip yemekler pişirmişler, misafirlere vermişler. Ama hasta kadın iyileşememiş, vefat etmiş. İnek de cenaze yemeği için kesilmiş.
Bugüne baktığımızda işçi sınıfının haklarına o kadar çok kapan kurulmuş durumda ki. Bizlere kapandaki peyniri gösteriyor ama kapanı gizliyorlar. Bugün biz işçilerin haklarına el uzatan hükümet medya eliyle bu düzenlemeleri “işçilerin yararınaymış” gibi gösteriyor. Ama gerçekler öyle değil! Bizler işçiyiz, sorunlarımızın ortak olduğunun farkına varmazsak, bölünüp parçalanırsak tuzakları aşamayız.
Kıdem tazminatın bir fona devredilmek istenmesi aslında işçilerin iş güvencesine ve tazminatına göz dikmesinin bir sonucudur. Hatırlayalım, işten atmaları zorlaştırmak için uzun yıllar mücadele eden işçi sınıfı bu hakkı patronlara kabul ettirmiştir. Bugün kıdem tazminatımızı ve iş güvencemizi elimizden almak istiyorlar. “Ben kıdem tazminatımı aldım, almayanlar düşünsün, benim sorunum değil” diyemeyiz. “Fon bizi kapsamayacakmış” diyemeyiz. Hükümet kıdem tazminatı ile yetinmiyor bir de BES’i (Bireysel Emeklilik Sistemi) zorunlu hale getiriyor. İşçilere bunun dayatılması kabul edilir bir şey değildir. Bir yandan BES’i dayatırken diğer yandan emeklilikte yaşa takılanların hakkını vermeyerek birçok işçiyi mağdur etmektedir. “Ben emekli oldum, emeklilikte yaşa takılanlar düşünsün” diyemeyiz. “Ben daha gencim, zamanı gelince düşünürüm” diyemeyiz.
Bizlerden kesilen paralarla kuruldu işsizlik fonu. İşçiler işsiz kaldığında ve fondan faydalanmak istediğinde bin bir türlü şart koşulurken, patronlara teşvik olarak sunuluyor. Şu an için bir işimiz varken bunu görmezden gelirsek, kriz büyüdüğünde bizlerin de işsizler ordusuna katılmayacağımızın garantisi maalesef ki yok. “Benim işim var, işsiz olanlar düşünsün” diyemeyiz.
Bu sorunlar işçi sınıfının sorunlarıdır. Hepimizin ortak sorunlarıdır. Çocuklarımıza böyle bir gelecek bırakmamalıyız. İşçi sınıfı olarak içinde bulunduğumuz zor koşullara rağmen birlik olursak, sorunlarımıza birlikte çözüm ararsak, dayanışma içinde olup haklarımız için mücadele edersek, her şey değişir. İşte o zaman yarını kendi ellerimizle kurar, güzel günleri getiririz!
İşsizlik Kırbacı
Emekçi Kadınların Gururu Ne Olacak?
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...