Buradasınız
Göçmen İşçilerin Trajedisi
Açlık, yoksulluk, işsizlik ve savaş nedeniyle yaşadığı toprakları ardında bırakan ve daha iyi bir yaşam ümidiyle göç ettikleri yerlerde büyük sıkıntılar ve acılar yaşayan göçmenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Milyonlarca göçmen işçi hiçbir iş güvencesi olmadan, en ağır işlerde düşük ücretlere çalıştırılıyor. Büyük umutlarla gittikleri yerlerde insani olmayan koşullarda yaşamaya itiliyor, aşağılanıyor, hor görülüyorlar. En ufak bir itiraz hakları olmaksızın insanlık dışı muamelelere maruz kalıyorlar. Bu ülkelerden biri de Kuveyt. Kuveytli bir ev sahibinin sosyal medya hesabından yayınladığı 12 saniyelik bir video yaşanan trajedilerden sadece biri.
Görüntülerde, Etiyopyalı bir temizlik işçisi kadının tek elle tutunduğu pencereden düşmemek için yardım çığlıkları yer alıyor. Kadın işçi, “beni tutun” diyerek yardım isterken, ev sahibi “ah çılgın, gel içeri” diyerek umursamaz bir şekilde video çekmeye devam ediyor. Kadın işçi hayatta kalmak için tutunduğu pencereden aşağı düştüğünde, ev sahibi kaydı tamamlayarak sosyal medyada paylaşıyor. Metrelerce yüksekten aşağı düşen kadın işçi “şans eseri” hayatta. Sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırılan işçinin ilk sözleri, “Beni öldürmek isteyen kadından kaçmaya çalışıyordum” oldu. Metal bir tenteye vurduktan sonra kolu kırılan, başı ve kulağından yaralanan Etiyopyalı kadın işçi, “hanımefendi beni banyoya kilitledi ve orada kimse duymadan öldürecekti. Bunun üzerine kendimi kurtarmak için oraya çıktım ve sonra düştüm” dedi. Hayatta kalmak için pencereye yönelen ve aşağı düşen kadın işçi soruyor, “ne yapabilirdim ki?” diye.
Gerçekten de ne yapabilirdi? İzlendiğinde insanın kanını donduran bu görüntüler üzerinden, ev sahibine öfke kusmak yaşanan sorunları ortadan kaldırmaz. Egemenlerin birbirleriyle pazarlık konusu haline getirdiği göçmenlik sorunu, kapitalizm altında her geçen gün daha da katmerleniyor. Petrol rezervleri bakımından dünyada 5. sırada yer alan Kuveyt’te, çalışanların %82’sinin göçmen işçilerden oluştuğu, 600 bine yakın ev işçisinin olduğu belirtiliyor. Sosyal güvenlik sisteminin dışında tutulan, çok düşük ücretlere çalıştırılan işçilerin hayatının patronlar nazarında hiçbir kıymeti yok. Ne yazık ki, dünyanın hemen her yerinde de durum bu.
Gözünü kâr hırsı bürümüş patronlar sınıfı, daha çok kâr etmek, daha çok para kazanmak için adeta tüm dünyayı ve insanlığı yok oluşa sürüklüyor. Yürüttükleri kirli politikalar sonucunda binlerce insan kıyımlarla, emperyalist savaşlarla katlediliyor. Hayata tutunabilmek için yerini yurdunu ardında bırakıp uzak diyarların yolunu tutan milyonlarca işçi, patronlar sınıfı için ucuz işgücü olarak görülüyor. İşte böyle bir dünyada yaşamamıza ve bir avuç asalağın milyarlarca insanın sırtından geçinmesine neden olan, insanı insanlığından çıkartan kapitalist düzen yıkılmalıdır!
Yarınlara Merhaba Demek İçin HAYIR!
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Hiçbirimiz Yerli Değiliz, Hepimiz Göçmeniz...
- Umut Tekneleri Ölüm Tekneleri Olmaya Devam Ediyor
- Hem Yurtdışına Gitmek İste Hem de Göçmenlere Demediğini Bırakma!
- Genç Bir Göçmen, Eziklik Duygusu ve Yitirilen Vicdanlar!
- Göçmen Kıyımı Bu Kez de Teksas’ta Yaşandı
- Kapitalizmde Güvenli Liman Yoktur!
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- İki Yıl Önce Bugün ve Kapitalizmin Fotoğrafı
- Fas Sınırında İnsanlık Trajedisi: Umut Tekneleri Ne Zaman Kıyıya Varacak?
- Umut Yolculuğu
- Hindistanlı Göçmen İşçilerin Eve Dönüş Mücadelesi
- Yunanistan’da ve Almanya’da Mültecilerle Dayanışma Eylemleri
- Bu Sistem Acı Üretiyor!
- Önyargı ve Suriyeliler Meselesi
- Fakir Baykurt’un Gece Vardiyası; Türk, Alman ve Suriyeli İşçiler
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...