Buradasınız
İşçilerin Sorunları Hep Aynı
Ankara Sincan OSB’den bir işçi

Merhaba kardeşler. Ben Sincan Organize Sanayi Bölgesinde çalışıyorum. Çalıştığım fabrika raylı sistemler üzerine üretim yapıyor. Bir proje kapsamında Siemens’le ortak iş yapmaya başladı. Bu proje için Siemens firmasından gelen Avusturyalı ve Türkiyeli işçilerle birlikte 5-6 ay beraber çalışacağız.
Avusturya’da Siemens’te çalışan Türkiyeli işçi arkadaşla oradaki işçilerin çalışma koşulları hakkında sohbet ettik. İşçi arkadaş emeklilik yaşının yüksekliğinden, kıdem tazminatının fona aktarılmasından ve benzer pek çok sorunlarından bahsetti. Bu anlatılanlar bizim Türkiye’de yaşadıklarımızın tıpa tıp aynısı. Kendisine Avusturya’daki işçilerle Türkiye’deki işçilerin sorunlarının aynı olduğunu söyledim. “Çalışma yaşamımıza ve yasal haklarımıza saldırarak geçmişte kazandığımız bütün haklarımızı elimizden alıyorlar, sessiz kaldığımız ve birbirimizden yeterince haberimiz olmadığı için kaybediyoruz” dedim. Söylediklerime hak verdi ve o da birbirimizden daha fazla haberdar olmamız gerektiğini düşündüğünü söyledi.
Ona çalıştığı yerde göçmen işçilere nasıl bakıldığını sordum. Çünkü kendisi de orada göçmen işçiydi. Tıpkı Türkiye’deki Suriyeli, Iraklı, Afganistanlı işçiler gibi. Biraz sitem ederek, önceleri her şeyin bugüne göre daha iyi olduğunu, yabancı işçileri kendilerinden biri olarak kabul ettiklerini fakat son zamanlarda bu durumun biraz değiştiğini söyledi. 3. Dünya Savaşının etkisiyle Avrupa’da patlayan bombalar, kamyonların insanları ezmesi, yüzlerce insanın ölmesi sonrasında tavırların değiştiğini, düşmanca bakışların arttığını ama yine de herkesin böyle olmadığını söyledi. Ben de bu durumun sadece orada yaşanmadığını söyledim. Egemenlerin çıkarları uğruna savaş çıkardıklarından, sonra da işçileri, emekçileri bu savaşlara razı etmek için milliyetçiliği pompaladıklarından bahsettim. Örnek olarak Suriye’den Türkiye’ye gelen işçi ve emekçi kardeşlerimizin yaşadıklarını anlattım. Buradaki egemenlerin söylediği yalanlar ve yaydığı düşmanlık yüzünden işçi ve emekçilerin pek çok sorunun sorumlusu olarak Suriyeli göçmenleri gördüğünü söyledim.
Evet kardeşler, Türkiyeli, Suriyeli, Avrupalı, İranlı hangi milletten olursa olsun bütün dünyada işçiler kapitalizmin saldırısı altında. Hem fabrikalarda, işyerlerinde ağır çalışma koşullarıyla, hem düşük ücretlerle, hem her türlü siyasal, sendikal saldırıyla hem de savaşla bize zulüm ediyorlar. Bütün bunları yaparken din, dil, ırk ayrımı yapmıyorlar. Görüyorsunuz Avusturya’daki Türkiyeli işçi kardeşimizle, Türkiye’deki Suriyeli işçi kardeşimiz aynı zulmü görüyor. Çünkü onlar sınıf kardeşi ve sorunları ortak. Bunun için çözüm yolları da ortak. Faşizmi, ırkçılığı, savaşları işçilerin yumruğunun altında ezerek, dünyamızı yaşanılabilir hale getirmek için bütün ayrımları bir tarafa bırakıp hep birlikte mücadele edelim. Bunu sadece birleşen ve örgütlenen işçiler başarabilir.
Her Yerde Baskı, Şiddet…
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...