Buradasınız
İşsizlik ve Gençlik
Sefaköy’den genç işçiler
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Yapılan araştırmalara göre Türkiye, dünyanın 18. büyük ekonomisine sahip ülkesidir. OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) raporuna göre Türkiye, dünya işsizlik sıralamasında 6. sırada yer alıyor. Dünyanın en büyük 20 ekonomisi arasında bulunan ülkede işsizliğin oldukça yüksek, insanların refah düzeyinin bu kadar düşük olması büyük bir çelişki değil mi?
Ülkede işsizlik her geçen yıl daha da artmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Mart 2017’de toplam işsizlik oranı geçen yıla göre %1,6 artarak %11,7’ye yükseldi. Genç nüfusta işsizlik oranı ise daha iç karartıcı durumda. 15-24 yaş arası toplam genç nüfusta işsizlik oranı %3,5’lik artışla %22,6 oldu. Bu genç nüfus içinde üniversite mezunu olanların işsizlik oranı %13,9 puanla oldukça yüksek. Bu durumu somutlayacak olursak, 982 bin üniversite mezunu diplomaları ellerinde iş arıyor. Yani şu anda her 5 gençten birisi işsiz dolaşıyor. Okullarını bitirip iş aramaya başlayan gençler, bin bir türlü zorlukla karşılaşıyor. Bunlar arasında en yaygın sorun ise işverenlerin iş tecrübesi araması. Tüm iş görüşmelerinde gençlere “daha önce nerelerde çalıştınız?”, “kaç yıllık iş deneyiminiz var?” benzeri sorular soruluyor. Üniversiteyi yeni bitirmiş bir gençte iş tecrübesi aranması, yoğun işsizlik nedeniyledir ve patronların bahanesidir.
Gençler hayatlarının onlarca yılını okul sıralarında dirsek çürüterek geçiriyor. Okul bittiğinde ise tecrübesiz olduklarından ya işe alınmıyor ya da buldukları işte devam edebilmek için patronların bütün dayatmalarını kabul etmek zorunda kalıyorlar. İş bulamayan üniversite mezunu binlerce genç, kendi mesleği dışında işlerde çalışmak mecburiyetinde kalıyor. Güvencesizliğe, her an işini kaybetme korkusuna sürükleniyor. Bu durum gençleri intiharlara sürüklüyor, sosyal yıkımlara yol açıyor. Özellikle bu durum gençlerin geleceğe dair umutlarını kaybetmesine neden oluyor.
AKP hükümeti geçtiğimiz yıl “İstihdam Seferberliği” adı altında gençlere İŞKUR üzerinden iş bulabileceklerini duyurmuştu. “Gençlerimiz işsiz kalmayacak” diyerek başlatılan bu seferberlikle daha önce hiç çalışmamış, taptaze gençler işe alınıyor. Tabii ki bunu gençliği çok düşündüğü için değil, yaş dolayısıyla uzun çalışma saatlerine, fiziksel olarak zor çalışma koşullarına daha elverişli oldukları için yapıyor. Üstelik İŞKUR’un İşbaşı Eğitim Programı ile işe alınan gençlerin maaşları 6 ay boyunca yine işçilerin maaşından kesilerek biriken işsizlik fonundan karşılanıyor. Ayrıca bu 6 ay süresince işçilerin sigorta primi yatmıyor. Yani bir taşla birçok kuş vurmuş oluyorlar. Hükümetin sunduğu “çözüm” işsizliğe ilaç olmuyor. Çünkü 6 ayın sonunda patron istemezse anında bu işçileri işten çıkarabiliyor. Genç işçiler iliğine kadar sömürülüp tekrar işsizliğe mahkûm ediliyor.
Zor koşullar altında okutulan veya küçücük yaşta çalışmak zorunda kalan gençlerin durumu ortadadır. Bu düzen böyle devam ettikçe patronlar üzerimizde hüküm sürmeye devam edecekler. Onlar gençleri, enerjileri fazla, çok çalışır, yorulmazlar diye işe alıyorlar. Fakat biz gücümüzü onları zengin etmek için değil onların düzenini yok etmek için kullanmalıyız. Örgütlenip gücümüze güç katalım. Kapitalizmin mezarını kendi ellerimizle kazalım.
İşte Türkiye’de Fon Gerçeği
- “Kafasını Telefona Gömen Gençlerden Değiliz!”
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Özgür Olmak Demek…
- Asıl Sorumlular Kim? Emekliler mi? Egemenler mi?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Milletvekili Maaşları Seni de Kızdırıyor mu?
- Biz Yeni Bir Dünya Kuracağız!
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- İyi ki UİD-DER’liyim…
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
Son Eklenenler
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.
- Almanya'da Ocak ayı boyunca Berlin, Münih, Hanover, Hamburg ve Nünberg gibi büyük kentlerde hükümetin aşırı sağ ve ırkçı politikalarına karşı çok sayıda sendikanın, göçmen topluluklarının ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla büyük çaplı...
- Gebze Plastikçiler OSB'de bulunan Chinatool Otomotiv’de grevin 4. gününde, Kocaeli Çayırova'daki Green Transfo Energy'de ise grevin 51. gününde anlaşma sağlandı.