Buradasınız
Bir Gün Bile Çalışsam Kıdem Alamayacak Mıyım?
Tuzla’dan bir metal işçisi

Temizlik işçisi bir abla “ya bu kıdem tazminatı nasıl olacak, evet hayır üzerinden mi karar verecekler. Bize mi soracaklar?” dedi. “Yok, abla öyle değil, işin kötüsü sormuyorlar, doğrudan el koyacaklar. Galiba şu an için ara ara yokluyorlar ama biz işçiler tepki göstermezsek kıdem tazminatımız elimizden alınacak gibi” dedim.
Diğer bir ablamız “ne güzel işte fona devredilsin, daha iyi orada biriksin, emekli olunca alacağız, öyle değil mi?” diye sordu. Diğer bir temizlikçi işçi abimiz ablaya destek vererek “doğru daha iyi, fona devrolsun, zaten alamıyoruz. Aslında fon iyi bir şey” dedi. “Ben eski işyerimde ne kadar çalıştım ama kıdem tazminatımı alamadım, çok üzülmüştüm. Böyle daha iyi en azından emekli olunca alacakmışız” dedi.
Asıl niyetin bu olmadığını anlatmaya başlayınca işçi arkadaşlarımın tavırları ilk anki gibi olmadı. Bundan önceki fonların nasıl iç edildiğini anlatınca şöyle bir durdular. Yaşları itibariyle KEY’leri hatırlatınca kafa sallamaya başladılar. “Şu anki düzende evet alamıyoruz doğru ama onlar da bunu çok iyi bildiklerinden, biz işçilerin hassasiyetini kullanıyorlar ve iyi bir şeymiş gibi sunuyorlar. Asıl niyetleri işçilerin kıdem tazminatını bir gün dahi olsa vermekse işçiler işyerlerinden kendi çıksalar bile hemen versinler. Neden fona devretmeyi bekliyorlar? Bak, taşeronda çalışan işçiler kıdem tazminatı alamıyor. Neden taşeronu kaldırmıyorlar? Öte yandan kıdem tazminatı kaldırılırsa işveren seni daha rahat işten atacak. Önceden kıdem tazminatı vermek zorunda olduğu için bu kadar kolay gözden çıkaramıyordu, şimdi bu engel de yok.”
Elimden geldiğince anlatmaya çalıştım. “Tabii ki niyetleri böyleyse kötü. Emekli olunca verilmesi iyi gibi ama sen anlatınca kafam karıştı” dedi birisi. “Emekli olana kadar kim öle kim kala! Emekliliği bile göremiyoruz. Ömrümüz tükeniyor ama hayatımızda hep bir şeyler eksik. Ben emekli olana kadar yaşayıp kıdem tazminatımı kullanamamışım, o yaştan sonra bana ne yarayacak? Hoş, emekli olunca da alamayacağız. Çünkü amaç kıdem tazminatını vermek değil. Kaldırmak. Kendi ağızlarıyla patronlar üzerindeki yükü kaldırmak istediklerini söylüyorlar.”
Ben bir metal işçisi olarak elimden geldiğince, ulaşabildiğim işçi arkadaşlarıma fonun patronların çıkarları için kurulmak istendiğini anlatıyorum, anlatmaya da devam edeceğim. Patronlar için yalan söyleyen medyanın karşısında durmalı, gerçekleri işçi arkadaşlarımıza anlatmalıyız.
Elleri Var Özgürlüğün
Daha Fazlası Mümkün!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- 6 Şubatta gerçekleşen Maraş merkezli depremlerin ardından UİD-DER, uluslararası sendikalara ve dost emek örgütlerine Türkiye’deki durumu anlatarak dayanışma çağrısında bulunmuştu. Bu çağrıya yanıt veren Filipinler İşçi Partisi (Partido Manggagawa,...
- Bu ölümlerin nedenlerinin altında patronların kâr hırsı yatmaktadır. Gerekli basit önlemler bile alınmıyor, ekipmanlar temin edilmiyor, devlet tarafından denetimler yapılmıyor. Denetim yapılsa bile göstermelik yapılıyor, evrak üzerinde kalıyor. İş...
- İşçi ve emekçiler, bir kez daha göz göre göre gelen bir felaketin yol açtığı yıkımın acılarını yaşıyor. Türkiye 6 Şubat sabahına cumhuriyet tarihinin en büyük ikinci depremiyle uyandı. Sabaha karşı 04.17’de merkez üssü Maraş/Pazarcık olan 7,7...
- Ordu’da Çaybaşı Belediyesi işçileri TİS sürecinde anlaşma sağlanmayınca greve başladılar. İstanbul’da belediye şirket işçileri güvencesiz çalışmaya karşı basın açıklaması gerçekleştirdiler. Lastik-İş üyesi işçiler yüzde 25 ek zam talebiyle eylemler...
- Amasya’nın Taşova İlçesine bağlı Çambükü köyünde yapılmak istenen Organize Sanayi Bölgesine (OSB) karşı köylülerin açtığı dava kazanımla sonuçlandı. Çambükü köylüleri 1995 yılında iyi tarım projesi kapsamında dönemin kaymakamı tarafından kendilerine...
- İstanbul Esenyurt’ta bulunan As Plastik fabrikasında Petrol-İş üyesi işçilerin eylemleri devam ediyor. Ambalaj üretiminin yapıldığı fabrikada işçiler, 2022’nin Mayıs ayında sendikalaşmaya başladı. İşçilerin neredeyse tamamı kısa sürede Petrol-İş’e...
- Bir insanın rahat yaşaması için ne kadar para gerekli? Ne kadar paranız olursa daha iyi bir yaşam sürersiniz? Bunu bir düşünün ve kendinize cevaplar verin. Sakıp Sabancı’nın kızı Dilek Sabancı aynı soruya biraz detaylandırarak çeşitli cevaplar verdi...
- Rosa’nın yaşamına ve yüreğine 7 yıl süren bir yolculuk yapan Jülide Kural, yazdığı ve oynadığı “Ben Rosa Luxemburg” adlı tiyatro oyunuyla onu kadınlarla, gençlerle, işçilerle, öğrencilerle buluşturuyor. Bu oyunla, onu tanıyan ve mücadelesini...
- “Yoksulluk, bir annenin başını yastığa koyduğunda gündüz çocuğuna istediğini alamadığını düşünüp üzülmesidir.” Bu sözler iki çocuğu olan ve üçüncü çocuklarını bekleyen bir anneye ait. Bugün pek çok anne de yaşadığımız yoksulluğu çocuklarına...
- Kocaeli Başiskele’de bulunan Kartonsan fabrikasında işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinin tıkanması üzerine 22 Aralıkta greve çıktı. Selüloz-İş üyesi işçiler, ücretlerine gerçek enflasyon oranında zam yapılmasını, çalışma koşullarının...
- 29 Ocakta İran’ın Batı Azerbaycan eyaletine bağlı Hoy kentinde 5,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Kışın en soğuk günlerinde, gece 21.44’te meydana gelen depremde en az 3 kişi öldü, 122 kişi yaralandı, çok sayıda ev hasar gördü. Hoy halkı...
- Toplumda çoğunluğun doğru kabul ettiği fikirleri sorgulamak, yanlışları görmek, bunları dile getirmek kolay değildir. Kolay olan herkesin söylediğini söylemek, herkesin yaptığını yapmaktır; çünkü bu çaba sarf etmeyi gerektirmez ve “zararsızdır.”...
- 31 Ocak 2008’de İstanbul Davutpaşa’da kaçak bir maytap atölyesinde meydana gelen patlamada 20’si işçi 21 kişi ölmüş 100’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliamın 15. yıl dönümünün Anayasa Mahkemesi kararıyla tekrar görülen davanın 2. duruşmasının...