Buradasınız
Kadına Yönelik Şiddet Neden Son Bulmuyor?

Kadına yönelik şiddet artarak devam ediyor. Özgecanlar, Şuleler, Helinler, Emineler, Cerenler, Nadiralar, Gülistanlar, Pınarlar… son bulmuyor. Hayatlar kararıyor; “artık yeter” haykırışları, kadınların yardım çığlıkları, anaların, babaların, evlatların feryatları yürekleri dağlıyor. Hal böyleyken siyasi iktidarın temsilcileri 25 Kasım vesilesiyle kameralar karşısına geçiyor, şişinerek kadına yönelik şiddeti azalttıklarını anlatıyorlar. Şiddeti azaltmak için, kadınları korumak için çok büyük ve etkili mücadeleler yürüttüklerini ileri sürüyorlar. Oysa emekçi kadınlar yaşadıklarından çok iyi biliyorlar ki bu sözler gerçeği yansıtmıyor.
İktidarın en tepesindekiler her fırsatta kadınla erkeğin eşit olamayacağını söylüyorlar. Kadına erken evlenip çok çocuk yapmasını, itaatkâr olmasını, kocasına hizmet etmesini öğütlüyorlar. Kadının emeğini değersizleştiren, kadını zayıf, korunmaya muhtaç, güçsüz gösteren söylem ve politikalara hız veriyorlar. Katillere kravat giydiler diye iyi hal indirimleri uygulanırken, şiddet gören kadınlar karakollardan geri döndürülüp aşağılanıyor. Toplumsal yaşamın her alanında eşitsizlik derinleştiriliyor… Soruyoruz: Bu durumda nasıl olacak da kadına yönelik şiddet azalacak?
Dahası işsiz sayısı 10 milyonu aşmışken, çalışma koşulları neredeyse kölelik koşullarına eşitlenmişken geçim derdi, gelecek kaygısı, değersizlik hissi insanların yüreğine çöreklenmişken, toplumsal çelişkiler birikmişken, emekçilerin ruh sağlığını bozan bir toplumsal atmosfer yaratılmışken… nasıl olacak da şiddet azalacak?
Şiddetin artmasının kaynağında sermaye sınıfının işçi sınıfını sömürmesine dayanan, eşitsizlik üreten, adaletsiz ve zalim kapitalist düzen var. Şiddetin artmasının kaynağında kapitalist düzenin efendileri var. Bu efendilerin toplumda erkek egemen zihniyeti körükleyen politikaları var. Bu efendilerin işçi düşmanı politikaları var.
Ekim 2020 verilerine göre Türkiye’de açlık sınırı 2 bin 482 lira, yoksulluk sınırı ise 8 bin 86 lira. Bir evde iki kişi de çalışsa, işçi ailesi yoksulluktan kurtulamıyor. Üstelik işçi ailelerinde çalışmak zorunda olan insan sayısı artarken iş bulabilenlerin sayısı azalıyor. Yoksulluk derinleşiyor, emekçi kadınlar mutfakta tencereyi kaynatabilmek, çocuklarını besleyebilmek için daha büyük uğraş veriyor.
Emekçi kadınların çalışırken çocuklarını bıraktıkları kreşler zaten yetersiz ve pahalıyken şimdi bir de pandemi bahanesiyle okulların kapanması ve uzaktan eğitime geçilmesi çocuk bakımı sorununu da içinden çıkılmaz hale getirdi. Çocukların okula gitmemesi, yaşlıların eve kapatılması, işsizliğin artması nedeniyle ailenin evde geçirdiği zaman, masraflar ve kadının yükü arttı. Covid-19 pandemisi döneminde genel işsizlik artarken kadın işsizliğinde bu oran daha da yüksek oldu. İşsiz kalan, ücretsiz izne çıkarılan, kısa çalışma uygulamasına geçirilen emekçi kadınlar ya eve mahkûm oldular ya da geçici işlerde, güvencesiz koşullarda çalışmak zorunda kaldılar. Tüm bunlar emekçi kadınların sırtındaki yükü daha da katlanılamaz hale getirdi.
Yapılan bütün araştırmalar pandemi nedeniyle ilan edilen sokağa çıkma yasakları sırasında kadına yönelik şiddetin arttığını ortaya koyuyor. Bu durum bir tesadüf değildir. Yoksulluk cenderesi daraldıkça sorunlar artıyor, kadının yükü artıyor, şiddet artıyor! “Hayat eve sığar” diyenler, yoksul evlerde büyüyen sorunları, artan şiddeti görmezden geliyorlar.
Emekçi kadın kardeşlerimiz, sorunun kaynağında olanlar sorunlarımızı çözemezler. Bizim yaramıza ancak biz merhem olabiliriz, bize ancak biz çare bulabiliriz. Bunu da dayanışma ve birlik içinde hareket ederek başarabiliriz. Şiddete ve şiddetin kaynağında olan erkek egemen kapitalist sisteme karşı birlikte mücadele ettikçe özgürleşiriz.
Sömürüye, yoksulluğa, eşitsizliğe, şiddete karşı mücadelede tüm emekçi kadınlar öne!
UİD-DER Kadın Komitesi
Maden ve Metal İşçileri Vazgeçmiyor!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Sömürü ve Zorbalığa Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- 6 Şubat Depremlerinin Birinci Yılı: Asrın Kötülüğünü Unutma, Unutturma!
- Gazze’de Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Filistin ve Ortadoğu’da Yangın Büyüyor
- Oylar Emek ve Özgürlük İttifakı Partilerine!
- Ülkeyi Enkaz Yığınına Çeviren Yağmacı Düzene Artık Yeter!
- İşçi Sınıfı 1 Mayıs’ta Asrın Kötülüğüne ve Yağmacı Enkaz Düzenine “Artık Yeter” Diyecek!
- Felaket Göz Göre Göre Geldi: Depremzedeler İçin Tüm Olanaklar Seferber Edilsin!
- Asgari Ücret Görüşmeleri Algı Oyunlarıyla Başladı
- UİD-DER Kadın Komitesi: Kadına Yönelik Şiddetin Kaynağı Kapitalizmdir!
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı!
- UİD-DER Kadın Komitesi: 1 Mayıs’ta Birlik, Dayanışma ve Coşkumuzla UİD-DER Kortejinde Buluşalım!
- Birlik ve Dayanışma İçinde 1 Mayıs’a!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
Son Eklenenler
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...