Buradasınız
Kendi Gücümüze, Birliğimize İnanmalıyız
Sancaktepe’den bir işçi
Patronlara hitaben konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle demişti: “Şu anda OHAL ile uğraşıp duruyorlar. OHAL olmamış olsaydı bu kadar rahat, bu kadar huzurlu olarak bu adımlar atılamazdı. OHAL’in sınırlarını da biz belirleriz. OHAL’i biz iş dünyamız daha rahat çalışsın diye yapıyoruz. Soruyorum: İş dünyasında herhangi bir sıkıntınız, aksamanız var mı? Biz göreve geldiğimizde Türkiye’de OHAL vardı, ama bütün fabrikalar grev tehdidi altındaydı. Hatırlayın o günleri. Ama şimdi grev tehdidi olan yere biz OHAL’den istifade ederek anında müdahale ediyoruz. İş dünyamızı sarsamazsınız diyoruz. Bunun için kullanıyoruz biz OHAL’i.”
Patronlar işçilerin üretimden gelen gücü olan grev hakkını kullanmalarını istemezler. Çünkü grev demek onların tıkır tıkır işleyen sömürü çarklarının durmasıdır. İşçiler greve çıktıklarında fabrikada üretim olmaz ve işçiler üretim yapmazlarsa patronlar kazanamazlar. Bu nedenle de patronlar grevi her zaman tehdit olarak görmüş ve grevleri engellemek için her türlü oyuna, hileye, baskıya, zorbalığa başvurmaktan çekinmemişlerdir. OHAL döneminde de cam, metal, havayolu, banka işçilerinin grevlerinin yasaklanması bunun en somut göstergelerinden biridir.
İşçilerin bir araya gelmemeleri, üretimden gelen güçlerini kullanmamaları için ne gerekiyorsa yapan patronlara ve hükümete karşı biz işçiler nasıl mücadele etmeliyiz? Aslında esas önemli olan konu da budur. Geçmişte işçilerin nasıl mücadele ettiklerini, haklarını nasıl elde ettiklerini bilmediğimiz için kendi birliğimize ve gücümüze inanamıyoruz, sonuna kadar hakkımızın savunucusu olamıyoruz.
Bugün işyerinde yapılan haksızlıklara karşı çıktığımızda, sendikalı olmak için örgütlendiğimizde, işten atmalara karşı çıkmak için eylemler yaptığımızda devletin kolluk güçleri polis ve jandarma gelip “bu yaptığınız yasal değil” diyerek baskı uyguluyorlar. Kimi işçiler bu baskılardan dolayı geri çekiliyor. Oysa artan baskılar ve haksızlıklara karşı mücadele etmek meşru hakkımızdır. Patronlar sınıfı her gün haksızlık yapıyor. Emeğimizin karşılığını vermiyorlar. Çok çalıştırıp az para veriyorlar. Sağlık ve güvenlik önlemlerini almıyorlar. Sendikalı olmamızı istemiyorlar. Günde en az 9-10 saat çalıştırıyorlar. Grevlerimizi yasaklıyorlar ve daha nicesi… Patronlar tüm bunları yaparken “bunlar yasalara aykırı, biz işçileri düşünelim, onlara haksızlık yapmayalım” mı diyorlar? Tabi ki demiyorlar!
Biz işçiler birlikte olduğumuzda gücümüze inanmalı ve geçmişte yaşanan işçi mücadelelerini unutmamalıyız. Mesela KAVEL grevi bunun en güzel örneklerinden biridir. 1963 yılında grev henüz yasal değilken Kavel Kablo işçileri greve çıkmış ve 2 ay süresince sergiledikleri kararlı tutum ve örgütlülükleri sayesinde patrona bütün taleplerini kabul ettirmişlerdi. Grevin yasak olduğu dönemde gerçekleştirdikleri bu grev sayesinde de grev hakkının yasalara girmesini sağlamışlardı.
Çıkarılan KHK’lara, OHAL’e, pek çok hakkımızı kaybettiğimiz gerçeğine rağmen moralimizi bozmak, karamsarlığa kapılmak gibi bir lüksümüz yoktur. Baskılar ne kadar artarsa artsın biz işçiler bir arada durmayı öğrenmeliyiz. Birbirimize ve örgütlülüğümüze inanıp güvendiğimizde geçmişte olduğu gibi bugün de haklarımıza sahip çıkabiliriz. Yeter ki bunun için patronların, onların hükümetlerinin yalanlarına kanmayalım ve yüzümüzü birbirimize dönüp mücadele edelim.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İsrail, Gazze’de başlattığı savaş ve katliamı bir yılı aşkın bir süredir tüm dünyanın gözleri önünde sürdürüyor. Filistin sendikaları, tüm dünyadaki işçilere seslenerek bu savaşın ve soykırımın durdurulması talebiyle eylem yapma çağrısında bulundu....
- İspanya’nın başkenti Madrid’de on binlerce kişi 13 Ekimde konut ve barınma sorununa karşı sokaklara çıktı. “Konut bir haktır, işletme değil!” sloganıyla düzenlenen kitlesel protestoda ev kiralarındaki artışa karşı hükümetten acil önlemler alınması...
- Nakliyat-İş Epsilon NDT’de sendika düşmanlığına karşı eylem yaptı. Betek Boya işçileri işverenin sendikanın yetkisine itiraz edip mahkemeye başvurarak toplu sözleşme masasına oturmamasını ve süreci uzatma çabasını protesto etmek amacıyla vardiya...
- “Viral olmak” sosyal medya platformlarında yapılan bir paylaşımın veya internette bir videonun çok hızlı bir şekilde yayılması anlamına geliyor. Böylece söz konusu paylaşım ya da video on milyonlarca kişinin önüne düşerek gündemine giriyor. Görüntü...
- Kurulduğu günden beri işçilerin sınıf çıkarları temelinde mücadeleyi örgütleyen UİD-DER, EYT mücadelesi sürecinde de boş durmamıştı. Eylemlerde ve faaliyetlerde yer almış, mücadelenin bir parçası olmuştu. Ben de UİD-DER’li bir işçi olarak elimden...
- Çalışmakta olduğum işyerinde genç bir arkadaş işbaşı yapmıştı. Evli, 2 çocuk babası, neredeyse bütün mesaileri kovalayan, ek iş yapan biriydi. Ona göre çok çalışmalıydı, çünkü dört boğaz bakıyor, yetmiyor bir de banka kredisi ödüyordu. Mutfak...
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlenen işçiler, sendikalı oldukları için işten atılan işçilerin işe iadesi, sendikal hakların tanınması ve işçi...
- “En zorlu sürecin önemli bir kısmı geride kaldı. Cumhurbaşkanımız da söyledi. 2025, 2024’ten daha iyi olacak. 2026 da 2025’ten çok daha iyi olacak.” Bu sözler 1,5 yıldır ekonomiyi düze çıkarma bahanesiyle emekçilerin ümüğünü sıkan Maliye Bakanı...
- Filistin Eylem Komitesi’nin çağrısı üzerine sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler “Siyonist saldırganlığa ve Gazze’yi ateşe veren petrol akışına son!” şiarıyla 15 Ekimde, Taksim’de bir araya geldiler. Taksim Tünel Meydanından...
- Sendikalarının aldığı grev kararına ve atılan arkadaşlarının geri alınması talebine coşkuyla sahip çıkan As Plastik işçileri grevlerine devam ediyorlar. Biz de bir grup UİD-DER’li işçi olarak As Plastik işçilerinin grevini ziyarete gittik.
- Zaten zor şartlarda, iş güvencesinden yoksun ve düşük ücretlere çalışan biz işçiler her fırsatta patronların ve iktidarın hedefi haline geliyoruz. İstanbul Ticaret Odası Başkanının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a sunduğu talepler...
- İsrail’in Gazze’de yürüttüğü savaşın ve katliamın birinci yılı geride kalırken dünya meydanları emekçilerin “emperyalist savaşa hayır” sloganıyla yankılanmaya devam ediyor. İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana sürdürdüğü savaşın alevleri yeni bölgelere...
- Sendikalaştıkları için işten atılan ve buna karşı 89 gündür direnen Polonez işçileri, İstanbul’un çeşitli merkezlerinde gerçekleştirdikleri basın açıklamalarıyla Polonez ürünlerine boykot çağrısı yaptı. İstanbul’da Marmara Park AVM, Kadıköy İskele...