Buradasınız
Mücadele Dolu Bir Yıl Bizi Bekliyor!
Hadımköy’den bir metal işçisi

Her yeni yıl yaklaştığında herkeste bir telaş, gelecek yıla yönelik planlar, umutlar olurdu mutlaka. İçinden geçtiğimiz 2020 yılı tüm dünyada salgına dönüşen Covid-19 nedeniyle biz işçi-emekçilerin umutlarını, hayallerini yok etti. Pandemi nedeniyle patronlar, siyasi iktidarla el ele verip var olan haklarımızı gasp ederken, çalışma saatlerimizden ücretlerimize, sosyal haklarımıza varıncaya kadar birçok saldırı gerçekleştirirken, birçok işçi kardeşimiz işsizliğe, yoksulluğa, açlığa terk edildi.
2020’ye girerken arkadaşlarla yeni yıldan beklentilerimizi, hayallerimizi konuşurduk. Neler almayı hayal etmemişti ki arkadaşlar! Kimisi ev almayı, kimisi ilk defa ailesiyle bir sahil kasabasında tatil yapmayı, kimisi evlenmeyi, kimisi çocuğunu daha iyi bir okula yerleştirmeyi hayal ediyordu. Umutları çok çalışıp para biriktirmek ya da milli piyangodan büyük ikramiyeyi bulmaktı. Kimisi büyük paralarla, aşevi kurmayı hayal ederken, kimi dünya turuna çıkmanın hesaplarını yapıyordu. Hesaplar tutmadı, ama en azından hayal de olsa umutları vardı.
Yaşanan ekonomik krizin üzerini pandemi ile örten patronlar ve onların siyasi temsilcileri biz işçileri korkuttukça neredeyse nefes aldığımıza şükredecek hale soktular herkesi. Umutlar, hayaller bu yıl başkalaşmış durumda. Birlikte çalıştığım arkadaşlara, “geçen yılbaşı yaklaşırken ne gibi beklentilerin, planların vardı? Gerçekleşti mi? Bu yıl beklentin, umudun neler?” diye sorduğumda şunları söylediler:
“Geçen yıl hayalim vardı. Para biriktirip motor almak istiyordum, alamadım. Ben biriktirdiğimi sandığımda motorun fiyatı da artıyordu. Bu korona belasından dolayı hayallerim gerçekleşmedi. Bu gidişle bu hastalık bitecek gibi de gözükmüyor. Bu sene hayal bile kuramıyorum.”
“Borçlarım vardı. Onları bitirmeyi planlamıştım. Sürekli çalışmama, mesailere kalmama rağmen bitiremedim borçlarımı. Her şeye gelen zamlar nedeniyle yeri geldi borcumu borçla kapatmaya çalıştım. Yine milli piyango bileti aldım. Ama bana çıkmaz ki. Bu sene işim olsun başka bir şey istemiyorum.”
“Ev almak hayalim vardı. Bu gidişle onu almam bu sene de zor. Hastalık nedeniyle işsiz kalmadığıma şükreder hale geldim.”
“Her şeye zam geldiği için ayın sonunu getiremezken neyin hayalini kurayım ki! İşim olsun, sağlığım yerinde olsun. Başka bir şey istemem.”
Genel olarak işsiz kalmamak, sağlıklı olmak gibi hayallerin, umutların dışında bir umut kalmamış insanlarda. Geleceğe yönelik umutsuzluk, karamsarlık artıyor. Ekonomik koşullarda artan olumsuzluklar biz işçileri daha da zor koşulların beklediğini gösterirken, geleceğe yönelik umutları da hayalleri de yok etmiş durumda. Fakat geçmiş yıllarda futbol maçlarını konuşan ya da takım tutar gibi destekledikleri siyasi partiler arasındaki polemikleri tartışan arkadaşlar, bugün yapılan zamları, sağlıkta, eğitimde yaşanan sorunları, işsizliği, çalışma koşullarında yaşanan olumsuzlukları konuşmaya, tartışmaya başladılar. Arkasından sürüklendikleri siyasi partilerin sorunlarını değil kendi sorunlarını tartışması, konuşması sınıf mücadelesi açısından sevindirici bir durum.
Bir işçi olarak gelecek yılda işçilerin yapay kutuplaşmalar yerine kendi sınıfsal sorunları temelinde bir araya gelmesini, kendi sorunlarına birlikte çözüm üretmelerini, patronların ve onların siyasi temsilcilerinin çıkarları için değil kendi sınıfsal çıkarları için örgütlenmelerini ve mücadele etmelerini temenni ediyor, umut ediyorum. Gelecek yılın işçi sınıfı için mücadele dolu bir yıl olması dileğiyle…
“Ben”den “Biz”e Geçiş!
- Onlar Zevk-ü Sefa İçinde, İşçiye Gelince?
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
Son Eklenenler
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...