Buradasınız
Ne Umduk? Ne Bulduk?
Lojistik mezunu işsiz bir işçi

Merhaba dostlar. İş bulmanın üniversite mezunu olmaktan geçtiğini düşünen insanlardan biriydim. Hepimize şu sözler söylenir: “Oku, iş sahibi ol, yaşam standardını yükselt!” Hatta okuyacağımız bölümleri bile iş bulabilme olanağına göre seçeriz. Ne istediğimizin, yeteneğimizin ne olduğunun çoğu zaman bir önemi olmaz. Üniversite sınavına hazırlanırken etrafımızdaki herkesin yüksek beklentilerini karşılayabilmek için kendimizi heba ederiz. Ailemizin, akrabalarımızın, öğretmenlerimizin beklentileri bizim isteklerimizin önüne geçer. Kendimizi ikinci plana atarız. Aslında görmediğimiz en önemli şeylerden biri de sınavdan aldığımız puana göre şekillendiğimizdir. Çünkü sen o 3 saatlik sınavdaki başarın kadarsındır. Aldığımız puan neye yeterse o bölüme gideriz.
Ben lojistik mezunu bir işsizim şu anda. Ben bu bölüme gitmeden önce dershaneden bir hocam aynen şunları söylemişti: “Herkes fakülte mezunu olmak zorunda değil. Geleceğin mesleği diye adlandırdığımız bölümler var ve lojistik de bunlardan biri. Bu sektörde işsiz kalma olanağı çok düşük.” Bu sözleri dinlemek içimizi umutla doldurmuştu. Bize bu bölümü öyle anlattı ki hocamız, beklentilerimiz yükseldi. Ama mezun olduktan sonra beklentilerimiz yerini umutsuzluğa bıraktı. Mezun olalı yaklaşık bir yıl oldu. Yaptığım başvuruların sayısını hatırlamıyorum. İnternetten, elden birçok yere CV bıraktım. Her gittiğim yerde “Deneyimin var mı?” diye soruldu. “İzin verirseniz olacak” diyemedim tabi. İngilizceyi geçtim, “Kaç dil biliyorsun?” diye sorular da gelmeye başlayınca anladım ki, “geleceğin mesleğinde” bana yer yokmuş!
Şimdi siz söyleyin dostlar, ilkokuldan beridir aldığım sözde yabancı dil eğitimiyle ne kadar konuşabilirim. Ya da yeni mezun olmuşken nasıl deneyim sahibi olabilirim? Yani içinde yaşadığımız sistemde iş sahibi olmak için, üniversite mezunu olmak değil, mücadele etmek gerekiyor. 1 Mayıs, taleplerimizi dile getirebileceğimiz en anlamlı gün. Yaklaşan 1 Mayıs’ta alanlarda hep birlikte sesimizi yükseltelim ve haykıralım “Bütün İşsizlere İş!”
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Tez-Koop-İş Sendikası 2025 yılı kamu kesimi toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolünün bir an önce imzalanması ve işçilere alın terinin karşılığının verilmesi talebiyle 14 Mayısta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde kitlesel basın...
- Soma Madenci Katliamının 11. yılında başta Soma’da olmak üzere çeşitli anma programları gerçekleştirildi.
- Bu 1 Mayıs’ta da her şeye rağmen alanlardaydık. “Yağmur Çamur Yağsa da Kış Kıyamet Kopsa da Biz Buradayız” dedik. İşçiler, emekçiler olarak, işçi sınıfının gençliği olarak alanlara çıktık. Biz de UİD-DER kortejinde Kadıköy’deydik. Yağmura ve soğuğa...
- 2025 1 Mayıs’ını büyük bir coşkuyla kutladık. Alanda olmak bana tarifsiz bir cesaret verdi. Binlerce işçiyle tek ses olmak, tek yumruk olmak en güzel duyguları yaşatıyor.
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...