Buradasınız
Körlüğün Zirvesi: Esnek Çalışma Tercihi
Yıldız Teknik Üniversitesi’nden bir öğrenci

Merhaba arkadaşlar, ben bir üniversite öğrencisiyim. Derste dikkatimi çeken bir olayı sizinle paylaşmak istedim.
Konumuz “iş görüşmesi” ve “en mükemmel iş nasıl olmalı” gibi başlıklardan oluşuyordu. Hoca tahtaya bir şema çizdi ve herkesten sırayla çalışmak istediği işin koşullarını söylemesini istedi. Verilen cevaplar genel olarak şöyleydi: Dolgun maaşlı bir iş, seyahate çıkabileceğim bir iş, insanlarla diyalog halinde olabileceğim bir iş vs… Ama benim dikkatimi çeken şey, pek çok kişinin istediği işin esnek çalışma uygulamalı olmasıydı. Evet, sınıftaki 24 öğrenci bu cevabı vermişti. Ama neydi esnek çalışma? Bilinçsiz öğrencilere göre esnek çalışma rahat rahat, dertsiz tasasız çalışmaydı. Oysa biz biliyoruz ki esnek çalışma demek, güvencesiz iş demek. Ne zaman ve ne kadar süreyle çalışacağının patronun iki dudağının arasında olması demek. Esnek çalışma demek hiçbir sosyal hakka sahip olmamak demek. Sendika ve örgütlenme hakkının olmaması demek. Kıdem, ihbar tazminatlarının olmaması demek. Yani her anlamda işçilerin hayatının daha zorlaştırılması, patronların ekmeğine yağ sürülmesi demek.
Tabii bu durumu öğrencilerin bilmemesi bir yana birçok işçinin de bundan haberi yok. Patronlar bunun için çalışıyorlar. Gözlerimizi boş hayallere yönlendirip, bizleri körlüğün zirvesine çıkarıyorlar. İşçi sınıfının tırnaklarıyla söküp aldığı hakları geri almak için yeni paketler öne sürüyorlar. Ve onların yalanlarıyla uyutulan bizler de oyunlarından habersiz “esnek” çalışmayı iyi bir şey sanıp hayalini kuruyoruz.
Patronların bizleri uyutmasına izin vermeyelim. Onların vaatleri, bizleri sömürmenin türlü kapılarından ibaret. Eğer işçi olmanın bilinciyle örgütlenip birbirimize kenetlenirsek önümüzde ne bir avuç asalaklar sınıfı durabilir ne de onların sömürü kapıları. Her şey işçilerin gücünün farkına varıp bu konuda örgütlenmelerinden geçiyor. Ben bir öğrenci olarak tüm bunları UİD-DER’den öğrendim. “Bizim de öğreneceğimiz çok şey var” diyen işçi sınıfının çocuklarını UİD-DER çatısı altına davet ediyorum.
ÖRGÜTLÜYSEK HER ŞEYİZ ÖRGÜTSÜZSEK HİÇBİR ŞEY!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Gebzeli işçi, emekçi kadınlar olarak bir araya geldik ve “UİD-DER ile 1 Mayıslar” videosunu izledik. Sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak, tüm emekçi kadın kardeşlerimizi ortak bir mücadele duygusuyla ayağa kalkmak için 1 Mayıs’a çağırmak...
- Uçak yolculuğu yapanlar bilir. Yolculuk esnasında uçağın kabin basıncının düşmesi, oksijen seviyesinin azalması durumunda oksijen maskeleri devreye girer. Yanımızda çocuğumuz olsa böyle bir durumda çoğumuz maskeyi önce çocuğumuza takmaya çalışırız,...
- Gelsinler yoldaşlar ben hazırım/ İki satır, bir mısra şiirle hazırım/ En karanlık dönemlerde/ Ektiğim tohumlar yeter bana/ Gelsinler yoldaşlar ben hazırım
- Milli Eğitim Bakanlığının proje okul atamalarına tepkiler devam ediyor. Eğitim Sen, proje okul uygulamaları ve atamalarına karşı 18 Nisanda Cağaloğlu Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması yaptı.
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...