Buradasınız
Ramazanda İşçilerin Payına Düşen
Esenyurt’tan bir mağaza emekçisi

Geçen gün metrobüsle yolculuk yaparken yol kenarındaki reklam panolarında Ramazan ayının başlaması dolayısıyla otellerin ve restoranların iftar menülerinin reklamları gözüme çarptı. Özellikle menülerin fiyatları dikkatimi çekti. Fiyatlar 70 lira ile 120 lira arasında değişiyordu. Bunu görünce kendi kendime düşünmeye başladım. Çevremdeki arkadaşlarım ve oturduğum mahalledeki insanlar gözümün önüne geldi. Hangisi bu paraları verip böyle yerlerde iftarını açabilirdi? Hemen cevaplayayım, hiç biri!
Yine de bir iki arkadaşıma konuyu açtım. Arkadaşlarım normalde fabrikada 10 saat standart çalıştıklarını her gün de 2 saat mecburi mesaiye kaldıklarını söylediler. Bu koşullarda ayda eline 1200 lira para geçen işçilerin 4 kişilik bir aile olarak, böyle bir yerde iftar yemeği yemesi maaşının dörtte birine denk geliyor. Bir de bunu birkaç kez yaptığını düşünsenize? Egemen güçler Ramazan ayında gazete ve televizyon gibi kitle iletişim araçlarını kullanarak bu iftar sofralarının farklı özelliği varmış gibi bir algı oluşturuyor. Televizyonda yayınlanan gıda reklamlarında mükemmel sofralar görüyoruz ama biz işçiler bu sofraları hiç bir zaman kendi evimizde kuramıyoruz. Diğer bir arkadaşım uzun çalışma saatlerinden bahsederek “yoğun çalışma temposu ve mesailerden dolayı sadece Pazar günleri Ramazan ayında olduğumuzun ve tuttuğum orucun farkına varabiliyorum” dedi.
Her gün 12 saat çalıştığı için sadece uyumaya vaktinin kaldığını söyledi. İşçiler bu zor koşullarda Ramazan ayını geçirirken, belli bir azınlık Ramazanı büyük bir şaşa içinde geçiriyor. Billboardlarda yer alan beş yıldızlı ramazan sofraları, teknede boğazda iftar menüleri, işçilerin ve ülkenin büyük çoğunluğunun gerçeğini ve gerçek hayatını hiç yansıtmamakta. Böyle iftarları yapan bu azınlığın, bizim patronlarımız olması onların tarafını ve yalan edebiyatını daha net gösteriyor. Fabrikalarda gecemizi gündüzümüze katıp üreten biz işçilerken, patronlar bizim sayemizde bu kadar rahat bir yaşam sürüyor. Biz işçilere, tıpkı Soma, Ermenek ve Torunlar’da olduğu gibi beş yıldızlı iftar sofralarının bedelini canımızla ödemek düşüyor.
Arkadaşımın “ben aldığım maaşla zaten yılın on iki ayı açım, o yüzden de Ramazanda tuttuğum oruç bana yabancı değil” demesi, gerçekten işçilerin Ramazan ayıyla ilgili düşüncesini net bir şekilde ortaya koyuyor. İşçilerin bu koşullarda bir hayat yaşamasının ve bunu kabullenmesinin tamamen örgütsüz olduklarından ve kendi sınıfları için mücadele etmemelerinden kaynaklandığını arkadaşlarıma anlattım. Biz bugün işyerlerinde işçiler olarak birbirimize güvenerek ortak hareket edebilirsek; yaşadığımız ekonomik sıkıntıları, uzun çalışma saatlerini, iş güvenliği önlemleri alınmayan sağlıksız çalışma koşullarını ve en önemlisi sömürü düzenini değiştirsek, bizler de ekonomik ve sosyal yönden hak ettiğimiz hayatı yaşayabiliriz. Sizce de öyle değil mi arkadaşlar?
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...