Buradasınız
Gelin Bir de Biz Aynaya Bakalım!
Tuzla’dan bir metal işçisi

Hafta içinde televizyonlarda da yayınlanan Avrupa ligi maçı öncesi bir grup Sparta Prag futbol kulübü taraftarının mültecilere yönelik aşağılayıcı tutumları, onların üzerlerine idrarlarını yapmaları insanın kanını donduran cinstendi. Medyada hızla yayılan görüntüler hepimizi üzdü. Başlayan tartışma gelip, hepimize ballandıra ballandıra anlatılan “Avrupa medeniyeti” sorununa dayandı. Peki, “medeniyet” bu muydu? Bunu söyleyenler haklılar tabii; ama bunu dile getirenler kendi ülkelerinde mültecilere ya da diğer halklara neler dediklerini ve yaptıklarını neden unutuyorlar? Mülteciler sınır kapılarında, kamplarda gittikleri her yerde aşağılanmalara maruz kalmıyorlar mı?
Gelin bir de biz içinde yaşadığımız topluma bakalım, biz kendimiz aynaya bakalım. Aynı yerlerde çalışıp hatta aynı aileden gelmiş olsak bile derbi maçlarında ya da çeşitli yarışmalarda, oyunlarda birbirimize hakaret etmedik mi? Ya da tribünlerde topluca, özgürlük isteyen bir futbolcuya küfür edilmedi mi? Bu sebeplerden kavgalar, ölümler olmadı mı? İnsanlara bazı şeyleri yapmayı yasak etmedik mi? Yurdundan savaş belasından, ölümden, zulümden kaçanlar hor görülmüyor mu? Suriyeli mülteciler istismar edilmiyor mu? Birçok genç Suriyeli kadın yokluktan dolayı kendisini satmaya zorlanmıyor mu? Birçok “namus düşkünü” Türk erkeği Suriyeli kadınları ikinci eş olarak satın almıyor mu? Mülteciler son derece ucuza çalıştırılıp fahiş fiyata ev kiralanmıyor mu?
Dillere, şarkılara kızılmıyor mu? Benim çocuklarım yaşasın da onlarınki ölsün diye düşünenlere ne demeli? Yanı başımızdaki haksızlığa kaçımız müdahil olduk? Kaçımız “hak, sendika, güvence” dedi diye işinden olan işçiye arka çıktık? Birleşelim, örgütlenelim diyenlere “terörist” denmedi mi? Sahile vuran tazecik bedenlere üzülürken, “bunlarda vatan sevgisi yok be kardeşim” diye eleştirmedik mi? “Niye toprağınızda ölmüyorsunuz” diye boş boş konuşmadık mı?
Yaptık kardeşim! Yaptık…
Meselemiz onları yermek olmamalı, bunları düzeltmenin derdinde olmalıyız. Emeği yüceltmenin, haklının yanında olmanın, birleşmenin, bütünleşmenin, örgütlenmenin derdinde olmalıyız ki yere düşürülen, ayaklar altına alınan insan onuru hak ettiği yere yükselsin. Unutmayalım ki işçi sınıfı bilinçlendiği ve mücadele etmeye başladığı zaman ancak yaşanan bu insanlık dışı, insana yakışmayan olaylar yaşanmaz hale gelir.
Taşeron İşçilere Kadro Yalanı!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...