Buradasınız
Bir Nasrettin Hoca Fıkrası
Gebze’den bir kadın işçi
Nasrettin Hocanın bir hikâyesini anlatayım da ihtiyacı olan nasiplensin. Eşeğine verdiği samana zam gelince Hoca buna bir çare arar, ne etsem ne eylesem diye düşünürken eşeğine günde bir balya saman yerine yarım balya saman vermeye karar verir. Böylece masraflarını düşürecektir. Biraz zaman geçer, bakar ki eşekte bir değişiklik yok, aynı şekilde çalışmaya devam ediyor, Hoca biraz daha hesap kitap yapar ve eşeğe yedirdiği yarım balyayı da yarıya indirir. Bakar eşek yine bir şey yokmuş gibi çalışmaya devam ediyor, eşek bildiği eşek çıt çıkarmıyor, ertesi günlerde de verdiğinin yarısını verir, sonraki günler onun da yarısını verir, eşek çalışmaya devam eder. Hoca, hesaba kitaba oturduğunda “geçmişte bu eşeğe ne kadar da masraf ediyormuşum” diye iç geçirir. Derken bir sabah kalkar bakar ki eşek hakkın rahmetine kavuşmuş. Hoca hüzünlenir, ölü eşeğinin başında “tüh, biraz daha dayansaydın sana aç karnına çalışmayı da öğretecektim” der.
İşte patronlar sınıfı da işçilik maliyetlerini yani bizim ücretlerimizi ve sosyal haklarımızı iyice düşürerek bizi açlığa mahkûm etmeye çalışıyorlar. Bunu da bize yaptıkları bir iyilikmiş gibi sunuyorlar. Mesela kıdem tazminatının fona devredilerek ortadan kaldırılması hep işçilik maliyetlerini düşürmek ve patronların kârını arttırmak için. Ama hükümet bunu sanki bize kıyak yapıyormuş gibi sunuyor. Fon fikrini allayıp pullayıp önümüze sürüyor. “Az daha dişinizi sıkın, ben size aç çalışmayı da öğreteceğim” diyor.
“Bir gün bile çalışan kıdem tazminatı alacak” gibi “müjdeler” veren hükümet şimdi bu kıyağı 2019 seçimlerinden sonra yapacağını duyurdu. Öbür taraftan BES yasasıyla zorunlu emeklilik için kesintiler hız kesmeden devam ediyor. Şaka maka, asgari ücretle kıt kanaat geçinmeye çalışan biz işçiler yakında aç yaşamayı da öğreneceğiz galiba.
Erdoğan, patronlar sınıfına grevleri bastırmak için OHAL’i uzattıklarını söyledi. Oysa devletin kendisine OHAL ilan ettiği, halktan kimsenin zarar görmeyeceği söylenmişti. O zaman biz işçiler neyin nesiyiz? Neden şimdi bizim grevlerimizi bastırmak istiyorlar? Asgari ücretle geçinmenin imkânsız olduğunu hepimiz biliyoruz. Çalıştığımız fabrikalarda iş kazaları, uzayan iş saatleri, bitmek bilmeyen mesailer, kalitesiz, ucuz yemekler, zehirlenmeler, üretim baskıları günden güne artıyor. Greve çıkıyorsak insani koşullarda yaşamak, insani koşullarda çalışmak için çıkıyoruz. Evin kirasını ödesek dolap tam takır kuru bakır kalıyor. Dolabı doldursak ev sahibi kapıya dayanıyor. Şimdi biz soframızdaki ekmeği bir lokma olsun arttırmak istediğimizde devlet bizim üzerimize TOMA’sıyla, biber gazıyla mı yürüyecek?
Nasrettin Hoca’nın eşeğinin dili yoktu ki derdini anlatsın. Tek başına olan eşek, ne her gün yeminin azalmasına, ne de açlığa ses çıkaramadı, öldü. Ama biz işçiler ne dilsiziz ne de tek başınayız. Bizler milyonlarız, milyonlarcayız. Milyonlarca işçinin kazanılmış haklarına saldırmak demek, bizleri Nasrettin Hocanın eşeği gibi dilsiz, tek başına görmek demek değil midir? Bizleri yok saymak demek değil midir? Onlar gücünü bizlerin örgütsüzlüğünden alıyor. Onlara bu gücü veren bizsek eğer hatanın çoğu bizim kardeşler. Ama daha her şey bitmedi, örgütlenmeli onlara verdiğimiz gücü geri almalıyız. Ya onlar silindir gibi üzerimizden geçecek ya da biz güçlü ellerimizi birleştirip onların saltanatlarını sökeceğiz yerinden. Her şey bizim elimizde. Karanlıkta boğulmak da, aydınlığa ulaşmak da!
Sararmadan Dökülen Yapraklar
Dizilerin Dünyası Kimin Dünyası?
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...