Buradasınız
İtibardan Değil, Sağlıktan Tasarruf!
Ankara’dan bir sağlık işçisi
Birkaç hafta önce, kamu hastanelerine ayrılan bütçenin kısılması yüzünden bazı hastanelerde ameliyatların ertelendiğini anlatan bir haber görmüştüm. Haberde ayrıca bu kesintilerin makam araçlarına milyonlarca lira harcandığı bir dönemde yapıldığı da belirtiyordu. Bir sağlık işçisi olarak aslında özellikle ekonomik krizle birlikte kamu harcamalarında kesintiye gidilmesinin nasıl sonuçları olduğunu yaşayarak görüyorum. Ama geçtiğimiz aylarda bir arkadaşımız üniversite hastanesinde doğum yaparken başımıza gelenler hepimiz için oldukça çarpıcıydı!
Gece saatlerinde doğum olduktan hemen sonra doktor gelip “bebeğe K vitamini yapılması lazım, K vitamini piyasada yok. Bizde de yok. Bebeğe yapabilmemiz için bulup getirmeniz gerek” dedi. K vitamini iğnesinin doğum sonrası, bebeğin kanamasının durdurulması için acil bir şey olduğunu öğrendik. Ben hastaneden arkadaşlarımı aradım, herkes panik oldu. Bir müddet sonra doktor gelip “biz yaptık ama başka bir çocuğa daha gerektiğinde iğne kalmadı, sizin yine de getirmeniz lazım” dedi. Doğum için beklerken başka ailelerle de aynı şekilde konuşulduğunu duymuştuk. Biz ilacı bulamayıp birkaç defa doktora dert anlatmaya çalışınca o da aslında ellerinde vitamin olduğunu fakat yeterince olmadığı için hastane yönetiminin onları bu yönteme zorladığını söyledi.
K vitamini iğnesi piyasada zor bulunan, pahalı bir iğneymiş. Sonradan anladık ki hastane de kendi bütçesini sarsmamak (!) için bu iğneyi doğuma gelen ailelerden almaya, kendi stoklarını harcamamaya çalışıyor. Yeni doğmuş bir bebeğiniz varken size panik yaşatıyor, size kendi paranızla iğne aldırıyor. Doğum öncesi yapılan çeşitli harcamalar, doğumu yaptıran doktorun unvanına göre belli bir miktarda ödenen doğum parası var bir de. O gün arkadaşımızın yattığı yatağa serilecek çarşafı bile eşi alıp getirmişti hem de! Çalıştığım hastanede de önceden yapılan bazı “ekstra” uygulamalar bir kaç aydır yapılmamaya başlandı.
Mesela benim çalıştığım devlet hastanesinde de ameliyat olacak hastaya önceden hastane tarafından ücretsiz verilen varis çorapları artık verilmiyor. Oysa bu çok önemli bir şey çünkü ameliyattan sonra bu çoraplar giyilmediğinde akciğer ya da kalp damarlarında tıkanma yaşanabiliyor. Şimdi bu çorapları hastalardan gelirken getirmeleri ya da olmadığı durumlarda bandaj vs. gibi işlemlerle idare etmemiz isteniyor.
Yine bütçeye daha fazla yük olmaması için açılan ihalelerde en ucuz ve en kalitesiz tıbbi malzemeler alınıyor. Ayrıca, sağlık çalışanlarına ödenen riskli birim farkları, döner sermayeden alacakları bütçede para olmadığı gerekçesiyle ödenmiyor.
İtibardan tasarruf olmaz diyenler, işçi ve emekçilerin sağlığından tasarruf etmeye çalışıyor. Makam odalarına, arabalarına, şatafatlı akşam yemeklerine milyonlar harcanırken halk sağlığı görmezden geliniyor, sürekli kesintiye gidiliyor. Parasız ve nitelikli sağlık hizmeti hakkımızdır. Ancak hiçbir hak mücadele etmeden kazanılmaz. Sağlık emekçileri, işçiler, emekçiler olarak parasız ve nitelikli sağlık için mücadele etmeliyiz.
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...