Buradasınız
Asırlık Türk Mutfağı, Kurutulmuş Mango ve Asgari Ücret
İzmir’den emekli bir işçi
İktidar, mesele işçi sınıfının hakları olunca türlü fırıldaklar çevirir. Aynı fırıldağı asgari ücret için de çeviriyor. Mesela asgari ücret bekâr bir işçi için AGİ dâhil 2825 lira. Evli ve 5 çocuklu, eşi çalışmayan bir işçi için de 3013 lira. Sermaye sınıfının bir dediğini iki etmeyen iktidarın asgari ücret üzerinden döndürdüğü dümeni anlamak hiç zor değil. Yani bekâr bir asgari ücretli işçi ile 5 çocuklu asgari ücretli işçinin cebine girecek ücret farkı sadece 188 liradır. Asgari ücretin en dipteki ücret olması yetmezmiş gibi bir de asgari ücretle çalışan işçileri farklı farklı kalemlere böldü bu iktidar.
Bıraktık 5 çocuklu bir asgari ücretliyi bekâr bir işçinin bile tek başına geçinemeyeceğini bilmez mi sermaye sınıfı yani semiz domuzlar sürüsü? “Üç de yetmez beş çocuk” diye işçi sınıfının kadınlarını kuluçka tavuğu gibi gören Erdoğan bilmez mi 3013 lirayla tek bir çocuğu dahi büyütmenin imkânsız olduğunu? Ama sermaye sınıfına yağmurdan ucuz işgücü lazım.
Altın musluklardan içtikleri suyu yoksulların gözüne sokuyorlar. Yoksulların aklıyla alay ederek “porsiyonları küçültelim” diyecek denli onlara tepeden bakıyorlar. Erdoğan Tarım Kredi Kooperatiflerinden iki market arabası dolusu ürün almış. Aldıklarının arasında temel gıda maddesi yok. Tamamı atıştırmalık ürünler. 1200 lira ödemiş ve “fiyatlar noktasında gayet uygun” diye de açıklama yapmış. Ödediği 1200 lira. Aldıkları, yoksulların rafların önünden geçerken ellerini uzatamadıkları ürünler. Aldığı ürünler, ödediği 1200 lira ve “gayet uygun” sözleri tam olarak sonradan görme saraylının evinin en temel ihtiyacını dahi alamayan yoksulların aklıyla alay etmesidir. Keyif çaylarının yanında yenecek atıştırmalık ürünler asgari ücretin üçte birinden bile fazla. Milyonlarca asgari ücretli ve yoksul artık Erdoğan’ın “ben de sizden biriyim” yalanını yutmuyor.
Saraylılara bunlar yetmemiş olacak ki Emine Erdoğan güya “Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı” isimli bir de kitap yazmış. Bu kitap için harcanan paralar biz işçi ve emekçilerden kesilen vergilerden ödenmiş. Emine Erdoğan’ın yazdığı kitaptaki yemeklerin biz işçilerin, emekçilerin sofrasına hiç uğramadığını anlamak için o kitabı okumamıza gerek yoktur. O yemekler saraylıların ve bilcümle sermaye sınıfının mutfaklarında pişer. İhtişamlı sofralarında yerini alır. Son günlerde ise “faydaları saymakla bitmez” diye bilinen mango meyvesinin reklamını da Emine Erdoğan’ın yaptığını gördük. Hatta mango fazla olduğunda kurutularak yenebileceğini, Mali Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar’ın eşi Aminata Keita’ya öneren de yine Emine Erdoğan olmuş 2015 yılında…
Sermaye palazlandıkça işçiler ve yoksullar bir bütün olarak daha da yoksullaşıyor, ülkedeki milyarderlerin sayısı artıyor. Sermaye sınıfının serveti katlanarak artıyor. Asgari ücret danışıklı dövüş tiyatrosu henüz başlamadı. Asgari ücrete çalışan biziz. Ama asgari ücretin ne kadar olacağını belirleyen sermaye sınıfı, onların en has temsilcisi AKP ve onların çalışma bakanı gibi iş gören Türk-İş’in tepesindeki bürokratlar. Hâl ve gidişat öyle ki bugüne dek sesini çıkartmayan örgütsüz milyonlarca işçi bile artık ses çıkarmaya başladı. İşçi ve emekçiler olarak, bizi iliklerimize dek sömüren sermaye sınıfı ve onların siyasi temsilcilerinin tepeden tırnağa örgütlü olduklarını anlasak bile tek başımıza hiçbir şey yapamayız. Ancak örgütlü olursak neyi nasıl yapacağımızı doğru temelde kavrayabiliriz. “Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey” sloganının anlamını gerçekten anlayıp kavramamız ekmek, su ve hatta aldığımız soluk kadar önemlidir, unutmayalım.
Karanlığa Mahkûm Değiliz!
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...