Buradasınız
Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
İstanbul’dan bir grup metal işçisi
Bizler metal sektöründe çalışan sendikalı işçileriz. Asgari ücretten biraz daha yüksek ücret alıyoruz ama geçinemiyoruz. Fabrikadaki herkes şikâyetçi; ücretlerin yükseltilmesini, çalışma koşullarının iyileştirilmesini istiyor. İstiyor istemesine ama bunun nasıl olacağı konusunda kafalar karışık. Doğrusunu isterseniz fabrikamıza baktığımızda adeta küçük bir Türkiye görüyoruz.
Mesela işçilerde bir kurtarıcı bekleme hâli var. İşçiler istiyor ki temsilciler, sendika onlar adına yumruğunu masaya vursun, işverenle kapışsın ve hak alsın ama kendileri bir şey yapmasın. Peki, işçilerin sorumluluk almadığı yerde sadece temsilcinin veya sendikacının istemesiyle hak alınabilir mi? Elbette alınamaz. İşçi ancak birlik olup sendikasıyla birlikte mücadele ederse hak alabilir. Son günlerde metal fabrikalarında yükselen ek zam talebine bakalım. Sendikalar ek zam talep ettiler ama patronlar vermedi. Bunun üzerine tüm işçilerin katıldığı bir saatlik iş durdurma eylemleri yapıldı. İşçilerin kararlı olduğunu, bu eylemlerin daha fazlasının geleceğini gören patronlar geri adım atmak zorunda kaldılar. Veyahut grevleri yasaklanan Bekaert ve Schneider işçilerini düşünelim. İşten atılma korkusunun esiri olmadılar, yasağa karşı geldiler ve meşru haklarını kullanıp greve çıktılar. Sonunda da istedikleri zammı aldılar. Demek ki istemek yetmez, kurtarıcı beklemekle sorunlarımız çözülmez. Ancak birlik olduğumuzda, sorumluluk aldığımızda ve harekete geçtiğimizde istediklerimizi alabiliriz.
Türkiye’de milyonlarca emekçi iktidarın değişmesini istiyor ama fabrikamızdaki işçiler gibi çözümü yanlış yerde arıyor, bir kurtarıcının gelip tüm sorunları çözmesini bekliyor. Seçim zamanı sandığa gidip oy vermekle sorumluluğunu yerine getireceğini düşünüyor. Oysa sadece oy kullanmakla sorunlarımız çözülmez. Seçimden seçime oy kullanmayı beklemek yerine UİD-DER gibi işçi örgütlerine katılmalıyız, mücadele etmeliyiz, alanlara çıkmalıyız. EYT’liler bunu yaptılar; örgütlendiler, dernekler kurdular, bıkmadan usanmadan mitingler yaptılar ve seslerini duyurdular. Nihayetinde iktidar onları görmezden gelemedi ve taleplerini kabul etmek zorunda kaldı.
Yine fabrikamıza dönelim. Ekonomik olarak o kadar sıkıştık ki ücretleri yükseltmek için mücadele etmek yerine promosyondan medet umduk. Ama aldığımız promosyon bu pahalılıkta buhar olup uçtu. Biz yine düşük ücretlerle, geçinememe sorunuyla baş başa kaldık. Bizim gibi geçinemeyen milyonlarca işçi, ucuz market peşinde koşuyor, indirim kovalıyor. Oysa promosyon nasıl ki çölde bir su damlası kadar işlev gördüyse, indirimler de en fazla bir iki ay idare eder bizi. Önümüzde bir ömür varken iki ay bizi kurtarabilir mi?
İstediğimiz kadar geçici çözümler üretelim, şikâyet edelim, öfkelenelim, eylemsiz oturduğumuz sürece görünür olamayız. Değişim istiyorsak, sorunlarımız çözülsün istiyorsak sorumluluk almak zorundayız. Biz üzerimize düşeni yaptığımızda hem kazanabiliriz hem de taleplerimizin arkasında durmayan sendikacılardan da siyasetçilerden de gerçek anlamda hesap sorabiliriz.
İşçi Sınıfının Zincirleri ve Potansiyeli
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Bir an için zifiri karanlıkta kaldığımızı düşünelim. Yanımızı yöremizi görememenin huzursuzluğuyla korkuya kapılırdık. Ne yazık ki bugün milyonlarca işçi ve emekçi yüreğinde benzer bir korku taşıyor. Çünkü dünyamıza egemen olan kapitalist düzende,...
- İşçi Dayanışması’nın 197. sayısında, Emekçi Gençlik köşemizdeki “Yaşadım Diyebilmek İçin” yazısında şöyle deniyordu: “Öyle bir zamandan geçiyoruz ki her geçen gün daha fazla sayıda genç arkadaşımızın kendine “en güzel yıllarım bu mu?” diye sorduğunu...
- Merhaba, ben Polonez işçisiyim. Daha doğrusu işçisiydim. Direnişimizin 163. günündeyiz, son 21 gündür direnişimizi Çatalca Adliye Sarayı önünde yürütüyoruz. Geçenlerde bir gazeteci arkadaşımız “2025’ten beklentiniz nedir?” diye bir soru sordu. “...
- Sendikalı, sendikasız, hatta sigortasız çalıştırılan işçi kardeşlerim, her yılın son ayında hepimizin kulak kesildiği asgari ücret tiyatrosu başlar. Bu sene de aynı şekilde adeta bir tiyatro izledik. Sınıf temelinde örgütlü mücadelenin bir parçası...
- Yıllar önce fabrika önlerine gidip işçi kardeşlerimize vardiya çıkışlarında İşçi Dayanışması’nı ulaştırıyorduk. Bu fabrikalar arasında sendikalı olan da vardı olmayan da. Amacımız sendikalı ya da sendikasız olsun fabrikalardaki işçi kardeşlerimize...
- Kocaeli’de Gebze Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan Betek Boya (Filli Boya) işçileri Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinde örgütlendiler. Çoğunluğu sağlayarak yetki belgesini alan sendika, toplu sözleşme görüşmeleri için haftalardır patrona çağrı...
- 24 Aralıkta Balıkesir’de ZSR A.Ş’de meydana gelen patlamada 11 işçi hayatını kaybetti. Katledilen işçilerin kimi henüz hayatının baharında fidan, kimi ana, kimi babaydı. Hepsi bir ananın evladıydı. Patlamanın ardından şirket internet sitesinde...
- Birleşik Metal-İş’in Aralık ayında grev kararı aldığı işletmelerden beşincisi olan Green Transfo Energy’de 25 Aralıkta grev başladı. Kocaeli Çayırova’da bulunan fabrikada çalışan 263 işçi, “sefalet ücreti dayatmasına boyun eğmiyoruz” diyerek şalteri...
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı temsilcileri, 2025 yılı için belirledikleri asgari ücreti düzenledikleri ortak toplantıyla açıkladılar. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol ve Çalışma ve Sosyal...
- 11 fabrikada 2 bin işçiyi kapsayan toplu sözleşme görüşmelerinde metal işçilerinin MESS’e cevabı grev olmuş, Birleşik Metal-İş Sendikası, 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında, 13 Aralıkta Grid Solutions ve Schneider Elektrik fabrikalarında...
- Balıkesir’in Karesi ilçesinde bulunan ZSR A.Ş. mühimmat fabrikasında 24 Aralıkta sabah saatlerinde meydana gelen patlama sonucu 11 işçi hayatını kaybederken 3 işçi yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Mühimmat, av, spor ve ses fişeği gibi patlayıcılar...
- Merhabalar dostlar. Yaklaşık 9 yıldır iş güvenliği uzmanı olarak çalışıyorum. Aslında yapmamız gereken çok daha fazla şey varken yasalar, yönetmelikler, patronların baskıları ve işçilerin canını umursamamaları nedeniyle temel olarak yapabildiğimiz...
- Birleşik Metal-İş üyesi 500 işçinin Hitachi Energy’nin Kartal, Tuzla, Dudullu ve Dilovası fabrikalarında 4 Aralıktan bu yana sürdürdüğü grev 20. gününde anlaşmayla sonuçlandı. 14 Aralıkta Cumhurbaşkanlığı kararıyla metal işçilerinin grevi “erteleme...