Buradasınız
Sermayenin Fıtratı: İnsan Canı Yerine Para Kasası!
Kocaeli/Gebze’den bir kadın işçi

6 Şubatta enkaz altında kalmaktan kurtulanlar, derhal enkaz altlarından yükselen yardım çığlıklarına koştular. Bu büyük felaket karşısında arama kurtarma ekipleriyle, iş makineleriyle, balyozlarıyla, demir kesme makaslarıyla, ışıklandırmalarıyla, ambulanslarıyla devletin, AFAD’ın, Kızılay’ın yardıma geleceğini düşünerek sabretmeye çalıştılar. Çıplak elleriyle evlatlarını, yakınlarını, komşularını beton yığınlarının altından çıkarmak için çırpınıp durdular. Bu şekilde saatler, günler geçti. Enkaz altından gelen sesler giderek azaldı, sonra kesildi. Enkaz başındaki insanların önce güçleri, sonra ümitleri, sonra gözyaşları tükendi. Acılı feryatları göğe ulaştı. İnsanlar bu acıları yaşarken 12 Şubatta, depremin altıncı gününde, Maraş’ta bir enkazdan iş makinelerinin sesi geldi. Ama o makinelerin sesi insanlara umut vermek bir yana yaralarına tuz bastı. Neden mi? Çünkü “yukardan” emir gelmişti, AFAD’ın iş makineleri enkaz altından insan değil Halk Bankasının ve İş Bankasının ATM’lerinin kasalarını çıkarmak için çalışıyordu!
Bir depremzede “benim canlarım orada yatarken onlar kasa çıkarmanın derdindeler” diye haykırdı, feryat etti. Videolar çekildi, milyonlarca insan bu vicdansızlığa tanık oldu. Ama o makineleri oraya gönderenler feryatları duymazlıktan geldiler. Para kasalarının olduğu yere bekçi koyup, önce insanları kurtarıp sonra kasaları çıkarmayı bile tercih etmediler! Görüntüyü kurtarmak için bile olsa özür dileme ihtiyacı hissetmediler.
Bu kötülük, bu vicdansızlık münferit miydi peki? Elbette hayır! On binlerce insan enkaz altında can çekişirken borsa açık tutuldu, çimento şirketlerinin hisselerinin değerinin katlanması sağlandı. 4 milyon ton çelik siparişleri verildi. Binaları yıkılan müteahhitler kentlerin yeniden kurulması için oluşturulan kurullara alındı. İnşaat şirketleri pastayı paylaşma hesaplarına başladı! Hesap vermesi gereken siyasi iktidar “her şey kontrol altında” algısı yaratmak için şovlara para döktü! Toplanan yüz milyardan fazla paraya rağmen deprem bölgesinde tuvalet sorununu bile çözmedi!
Sermaye sınıfının fıtratı kâr hırsıyla, açgözlülükle, zalimlikle, kötülükle, vicdansızlıkla yoğrulmuştur. Sermaye sahipleri kötülüğün vücut bulmuş halidir. Karşımızda bir bütün olarak bizi sömürerek ayakta duran sermaye sınıfı var. Karşımızda ülkeyi şirket gibi yöneten, sadece kazancına, kârına, paraya odaklanan bir rejim var. Karşımızda para karşısında insanın iyiliğini, esenliğini, canını hiçe sayan kapitalist zihniyet var. Bu nedenle sermaye düzeni insanlığın başındaki beladır. Depremleri felakete, dünyayı cehenneme, yaşamı eziyete dönüştüren sermaye sınıfına karşı öfkemizi birlikte açığa vuralım, birlikte hesap soralım, bu kötülük düzenini birlikte yıkalım, enkazını birlikte kaldıralım!
İşçi Dayanışması 179. Sayı Çıktı!
Sermayenin Kâr Hırsı Deprem Dinlemiyor
- Dayanışmamızı Yok Etmek İsteyenlere İnat, Buradayız!
- “Ah” Etmeyelim, Birbirimize Bir Söz Verelim
- Felaketlerden Dayanışmayla Kurtuluruz
- Unutma, Örgütlen, Hesap Sor!
- Depremin Yıldönümünde Yükselen Sesler: Unutmak, Affetmek Yok!
- Hesap Sormazsak Aynı Acıları Yaşamaya Mahkûmuz!
- 6 Şubat 2023’ün Ardından
- 6 Şubat Depremlerinin Birinci Yılı: Asrın Kötülüğünü Unutma, Unutturma!
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- “Depremin Yaraları Sarılıyor” mu?
- Depremi Yaşadık, Cehennemi Yaşıyoruz!
- 6 Şubat, UİD-DER’le Tanışmam ve Sonrası
- “Bu Yaş Bu Çimeni Büyütür!”
- Gitmedik, Buradayız, Direniyoruz!
- Saraylıların İç Burukluğu!
- 1 Mayıs’ta Buluşalım Depremin Hesabını Soralım!
- Sahte Temel Atma Törenleri Neyin Acizliği?
- Kader Değil Felaket!
- Ben Hatay’dan Güneş
- Gösteriş İçin Değil Depremzedeler İçin!
Son Eklenenler
- Erhan Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Alman sermayeli ERLAU Metal fabrikasında işçilerin direnişi sürüyor. Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubede örgütlenen işçiler kod 46 ile işten atıldı. Direnişin 26. gününde UİD-DER’li işçiler...
- Bazı kayıplar vardır ki ifadesi mümkün olmaz, sanki bir parçamızı alıp götürür. Pazar günü emekçi bir abimizi, bir değerimizi, bir rengimizi, “bu ülkede barışı savunan bir kişi bile kalsa umut vardır” diyen, savunduğu değerlerin bedelini...
- Bu yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’de yan yanaydık! Yağmur da yağdı, çamur da vardı ama biz çocuk, yaşlı, genç, engelli, üniversiteli, liseli, emekli, kadın, işçi, emekçi oradaydık. Omuz omuza, yürek yüreğeydik…
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...