Buradasınız
6 Şubat 2023’ün Ardından
Mersin’den UİD-DER’li işçiler
Yeni güne acı ile uyandığımız 6 Şubat 2023 sabahının üzerinden bir yıl geçti. “O günden bu güne değişen bir şey var mı, yaralar sarıldı mı?” diye sorarsanız eğer, söylemeliyiz ki iyiye giden bir şey yok. Ne acılar dindi ne de yaşam koşulları normalleşti…
Depremin hemen ardından UİD-DER’li işçiler olarak hızla bir araya gelip dayanışma çadırımızı kurmuştuk. Samandağ’da kurduğumuz dayanışma çadırında gönüllü arkadaşlarımız, revirde doktor, hemşire arkadaşlarımız ellerinden geleni yapıyordu. İlaçlar eczacı arkadaşımız aracılığıyla hastalara veriliyordu. Diğer taraftaysa gıda, hijyen, kıyafet gibi temel gereksinimler ulaştırılıyordu. İşin başka bir boyutunda ise dostluk, arkadaşlık kuruyor ve orada en çok ihtiyaç olan insan sıcaklığıyla birbirimize destek oluyorduk. Aradan aylar geçti. Bizler kurduğumuz dostlukları devam ettiriyoruz. Hesap vermesi gereken sorumlularsa umursamazlıklarını devam ettiriyor. Bu yüzden sorunlar katlanarak büyümeye devam ediyor.
Evi “sağlam” olanlar mecburen evlerine yerleşti. Ama ne yazık ki sadece eve geçmek yetmiyor. Aylar sonra gelen elektrik ve su faturaları faiziyle geldi. Depremzedeler iş bulamıyor, iş bulanlarsa asgari ücretin ancak yarısı kadar maaş aldıklarını söylüyor. Sokaklar en hafif yağmurda sular altında kalıyor. Enkaz kaldırma çalışmaları devam ediyor ve bu iş şehir merkezinde insan sağlığı umursanmadan yapılıyor. Her yer toz, her yer inşaat alanı.
Evi yıkılan insanların çoğu konteyner ve çadırda yaşamaya devam ediyor. Doğru yerlere yerleştirilmediği için her yağmurda konteynırları su basıyor, etraf çamur deryası oluyor. Elektrik tesisatının olmaması, derme çatma yöntemlere başvurulmak zorunda kalınması birçok sorunu beraberinde getiriyor. Geçtiğimiz günlerde elektrik kabloları nedeniyle yangın çıktı ve iki küçük çocuk yanarak can verdi. Depremden kurtulmuş iki küçük beden yangına yenik düştü. Biri henüz 1,5, diğeri 4,5 yaşındaydı. Tehlike anında çök kapan tutun ile hayatta kalacağını düşünen küçük yavrucak masa altına girerek kurtarılmayı beklemişti. Çadırlarda kalanlarsa bir yılı çadırda geçirmenin zorluğuna alışamadılar ve alışmak da istemiyorlar. “Ne sıcakta ne soğukta yaşanacak gibi değil” diyorlar. Lime lime olmuş, yamalı, çökmüş çadırlarda yaşamaya çalışıyorlar. Suyu başka yerden getirmek, tuvalet ihtiyacı için başka yere gitmek, ısınamamak, salgın hastalık, hastanelerin yetersizliği gibi sorunlar dağ gibi birikmiş durumda.
Samandağ halkının en önemli geçim kaynaklarından biri olan narenciye bu sene ağaçlarda kaldı. Ürünün toplanma maliyetini bile karşılamayan fiyatlar yüzünden mandalina, portakal, limon dallarda çürüyor. Başka şehirlerde yaşayan insanlar bir kilo portakal almakta zorlanırken diğer tarafta çiftçi kan ağlıyor. “Mahsullerimiz gözümüzün önünde dalında çürüyor. Asbest yüzünden ürünleriniz sağlıklı değil diyerek ucuza kapatmaya çalışıyorlar” diyor.
UİD-DER ve kimi sosyalist örgütler depremin ilk gününden beri iktidarın yok saydığı deprem bölgesindeydi. Oraya yardım götürmeyen, çözüm üretmeyen iktidar şimdi bölgedeki tüm dernek, parti ve örgütlerin yardım merkezlerini dağıtıyor ve ellerindeki dayanışma malzemelerine, hatta kendi kullandıkları konteynırlara bile el koyuyor. Biz, 6 Şubat 2023’te deprem bölgesine vardığımızda nasıl acı duymuş ve öfkelenmişsek bugün de aynı öfkeyi taşıyoruz. Biz yine orada olacağız, işçi ve emekçilerle dayanışmaya devam edeceğiz. Yapılanların hesabını birlikte soracağız. Ma Rıhna Nıhna Hon! Biz Gitmedik, Buradayız!
- 1999’dan Bugüne Önlem Yok, Adalet Yok!
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Patronlara Yeni Teşvikler, Emekçilere Derinleşen Yıkım
- Felaketlerden Dayanışmayla Kurtuluruz
- Avcılar’da 6 Şubat Depremleri Anması
- Beşiktaş’ta 6 Şubat Anması: Unutmadık!
- Depremin Yıldönümünde Yükselen Sesler: Unutmak, Affetmek Yok!
- Hesap Sormazsak Aynı Acıları Yaşamaya Mahkûmuz!
- 6 Şubat 2023’ün Ardından
- 6 Şubat Depremlerinin Birinci Yılı: Asrın Kötülüğünü Unutma, Unutturma!
- Japonya’da Depremler Can Aldı
- 17 Ağustostan 6 Şubata: Bu Sesi Duyan Yok!
- Depremi Yaşadık, Cehennemi Yaşıyoruz!
- Samandağ Halkı: “Deprem Öldürmedi Asbestle Öldürecekler!”
- “Devlet Baba” Kime Hizmet Ediyor?
- Kader Değil Felaket!
- Boşaltılan Yurtlar ve Büyüyen Sorunlar!
- Depremin 40. Gününde İstanbul Emek Barış Demokrasi Güçlerinden Anma Eylemi
- Samandağ Dayanışması Su Sorununa ve Salgın Riskine Dikkat Çekti
- Samandağ Dayanışma Koordinasyonu: Dayanışma Yaşatır!
- Dayanışmamızı Yok Etmek İsteyenlere İnat, Buradayız!
- “Ah” Etmeyelim, Birbirimize Bir Söz Verelim
- Felaketlerden Dayanışmayla Kurtuluruz
- Unutma, Örgütlen, Hesap Sor!
- Depremin Yıldönümünde Yükselen Sesler: Unutmak, Affetmek Yok!
- Hesap Sormazsak Aynı Acıları Yaşamaya Mahkûmuz!
- 6 Şubat 2023’ün Ardından
- 6 Şubat Depremlerinin Birinci Yılı: Asrın Kötülüğünü Unutma, Unutturma!
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- “Depremin Yaraları Sarılıyor” mu?
- Depremi Yaşadık, Cehennemi Yaşıyoruz!
- 6 Şubat, UİD-DER’le Tanışmam ve Sonrası
- “Bu Yaş Bu Çimeni Büyütür!”
- Gitmedik, Buradayız, Direniyoruz!
- Saraylıların İç Burukluğu!
- 1 Mayıs’ta Buluşalım Depremin Hesabını Soralım!
- Sahte Temel Atma Törenleri Neyin Acizliği?
- Kader Değil Felaket!
- Ben Hatay’dan Güneş
- Gösteriş İçin Değil Depremzedeler İçin!
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması’nın 200. sayısı yayımlandı. Heyecanlıyız, mutluyuz, gururluyuz. UİD-DER’in aylık yayını olan İşçi Dayanışması’nın her sayısında haberin kaynağından yazanına, yazıları kaleme alanından kontrolünü yapana, tasarımından baskısına,...
- Kasım ayı boyunca İstanbul ve İzmir’in ilçe belediyelerinde TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması nedeniyle grevler yaşandı. İstanbul’da Hizmet-İş’in örgütlü olduğu Bayrampaşa ile Genel-İş’in örgütlü olduğu Ataşehir, Kadıköy ve Maltepe...
- Güney Kore’de sıkıyönetim ilan etme girişiminin ardından devlet başkanının azledilmesine yönelik önerge 14 Aralıkta mecliste kabul edildi. Devlet başkanı Yoon Suk Yeol görevinden uzaklaştırıldı. Başkent Seul ve diğer şehirlerde önergenin görüşüldüğü...
- Çalıştığım işyerinde bazı işçi arkadaşlarım aldıkları düşük ücretin sebebinin yaptıkları işten kaynaklandığını, daha iyi maaş alabilecekleri bölümlere, görevlere veya mesleklere gelerek maddi sorunlarının çözüleceğini düşünüyorlar. Bu yolla hem iş...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 19 Aralıkta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde, DİSK’in 2025 yılı için belirlenecek asgari ücrete dair görüş ve önerilerini içeren bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına DİSK...
- Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine Birleşik Metal-İş Sendikası kademeli grev kararı almıştı. 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin...
- Son zamanlarda her şey pahalanırken işçi ve emekçilerin hayatının ne kadar ucuzladığını hep birlikte görüyoruz. İzmir’de bir anne 5 çocuğunun üzerine kapıyı kilitleyip işe çıktığında, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında 1 ilâ 5 yaşındaki...
- Filistin’de bir yıldır süren savaşta 43 binden fazla insan katledildi. Sokaklarda çocukların sesleri yankılanırken şimdi bombaların gürültüsü ve sessiz çığlıklar yankılanıyor. Peki, Filistin’de bu kahredici savaşın tek sorumlusu Siyonist İsrail...
- Merhaba arkadaşlar. Geçtiğimiz günlerde gerek kamuda gerekse de özel sektörde çalışan, farklı sendikalara üye doktor, hemşire, tıbbi sekreter, temizlik işçisi, paramedik, ATT gibi sağlık emekçileri olarak bir araya geldik. UİD-DER’de daha önce...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında, 13 Aralıkta GE Grid...
- 17 Temmuzdan bu yana direnişte olan Polonez işçileri, taleplerinin karşılanmaması üzerine Ankara’ya yürüme kararı aldılar. 7 Aralıkta “Anayasal Hak Yürüyüşü” başlattılar. İstanbul’da Çatalca ve Kartal’da, Kocaeli’de Gebze’de önlerine dikilen polis...
- Sendikalı oldukları için işten atılan ve 5 aydır işlerine sendikalı olarak dönmek için mücadele eden Polonez işçileri, tüm yasaklara, baskılara, karalamalara rağmen mücadeleden vazgeçmiyor. İşçiler direnişlerinin 146. gününde Çatalca’dan Ankara’ya “...
- Sermaye sınıfının tatlı kârları uğruna işçileri sefalete, kölelik koşullarına mahkûm etmek isteyen siyasi iktidarsa MESS’e bağlı fabrikalarda bir kez daha “erteleme” adı altında grev yasağı ilan etti.