Buradasınız
Okuyacağım da Ne Olacak?
Bir posta işçisi

Genelde işçi arkadaşlarımızda ve öğrenci gençlerde okumaya dönük bir “ne gerek var ki” havası var. Biz işçilere dair gazeteleri, kitapları ve işçi sınıfının tarihini anlatan yayınları tavsiye ettiğimizde genelde karşılaştığımız cevaplar benzer: “Ben okumayı sevmem, zamanım yok ki nasıl okuyayım, okuyacağım da ne değişecek, okuyunca para alacak mıyım?” Peki, okuyacağız da ne olacak? Gerçekten bir faydası var mı?
İlkokula gönderildiğimiz ilk günden beri bize öğütlenen bir şey var “oku da adam ol!” Elbette sadece okumakla adam olunmuyor. Okula gittiğimizde bize okutulanların birçoğunu hiç sevmedik. Ama adam olabilmek için hepsini okumak zorunda kaldık. Kimimiz okulu bitirdik, kimimiz bitiremedik ama hepimiz geçinebilmek için işçi olmak zorunda kaldık. Elbette buna zenginler yani hayatını çalışarak sürdürmek zorunda olmayanlar dâhil değil. Gelelim bize yani işçi sınıfına. Bir dönemin “oku adam ol” sözü, artık “paran varsa adam olursun”a dönüştüğü için, okumak değil para kazanmak daha değerli görülüyor işçi arkadaşların çoğuna. Peki, gerçekten öylemi? Meselâ bir işçi arkadaşımız telefonda soruyor: “Patron beni işten çıkardı tazminatımı vermiyor ne yapmalıyım?” Elbette bu sorunun cevabı çok basit, ama cevap okumaktan geçiyor. Veya başka bir arkadaşımız, “senelik iznimi vermiyorlar ne yapmalıyım” diye soruyor. Evet, bunu da okuyarak öğrenebilir.
Bu örnekleri arttırabiliriz ama esas derdimiz daha çok okumamızı sağlayabilmek. Bunun için bir ayrım yapmamız gerekir, meselâ biz işçileri ilgilendiren haklarımıza dair, sınıfımızın verdiği mücadelelere dair, sınıfımızın tarihine dair ve elbette yaşadığımız dünyaya ve onu biz işçilerin rahatça yaşayabileceği bir hale nasıl getireceğimize dair yazıları öncelikli okumamızda fayda var. Bizler bu tür yazıları okudukça öncelikle kendimize güvenimiz artar ve utanmadan işçiliğimizle gurur duyarız. Daha sonra çevremizdeki işçi arkadaşlarımıza da güvenmeyi öğreniriz ve birleşmeye başlarız. Birlikte hareket edip neler yapabileceklerimizi görmeye başladığımızda hayatı da değiştirmeye başlarız. Bir anda ücret sorunundan, işyerimizdeki sorunlara, konut sorunundan, ulaşım sorununa kadar her şeyin çözümünü görür ve daha güzel bir dünya yolunda ilerlemek için mücadele ederiz. Bunlar hayal değil, bunların hepsi bu dünyada yaşandı. Bunları yaşayan işçiler bunları yazdılar ve bu kitapları, yazıları okuyan bizler bu geleceği görebiliyoruz. Bunun için son söz olarak kör olmamak, yaşadığımız dünyanın dününü, bugününü ve yarınını görebilmek için sende aramıza katıl! İşçi Dayanışması başta olmak üzere UİD-DER’in internet sitesini ve işçi sınıfının yayınlarını takip et. Oku, okut ve mücadele et!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...