Buradasınız
“Öyle Ama İşte Ne Yaparsın”
Gebze’den bir kadın metal işçisi
Öğretilmiş çaresizlik içimize işlemiş bir maraz gibidir. Bazen yaşadığımız sorunların çaresi, çözümü yokmuş gibi kabullenme eğilimi gösteririz. Epey zaman önce işyerinden bir ağabeyimizle neden bu kadar çok sorun yaşadığımız üzerinde sohbet ediyorduk. Sürekli bir şeylerden bahsedip şikâyetlerini dile getiriyordu. İşsizliğin neden kaynaklandığını konuştuk. “Fazla ve gereksiz üretimden” dedi. Biz işçilerin neden hak elde edemediğinden konuştuk. “Bir arada olamayışından” dedi. Peki dedim “neden kadın işçiler çocuklarını evde bırakıp çalışmak zorunda kaldılar?” “Geçim sıkıntısı yaşadıkları için” dedi. Her şeye bir cevabı vardı ağabeyimizin. Hiç takılmadı ve net cevaplar verdi. İşçilerin neden kazanamadıklarını ve işçilerin yaşadığı sorunların ne olduğunu, nasıl çözülmesi gerektiğini de tek tek anlattı. “Peki, ağabey sen madem sorunların nerden kaynaklandığını biliyorsun ve çözümünü de biliyorsun neden böyle yakınıyorsun?” diye sordum. O da bana klasik bir cevap verdi: “Öyle ama işte ne yaparsın!”
“Nasıl yani ağabey? Pek anlamadım” dedim. Ağabey de başını çevirerek derinden bir iç çekti. Bu duyduğum cevaba hiç şaşırmadım desem yeridir. Çünkü her işyerinde bu ağabeyimiz gibi insanlar var ama pek çoğu işsiz kalmaktan korkuyor. Bazısı gördüğü şeylerden bir tek kendisinin rahatsız olduğunu, çözüm için başka işçileri ikna edemeyeceğini sanıyor. Tek başına diğer işçi arkadaşlarına neyi, nasıl anlatacağı konusunda kaygı taşıyor.
Mesut ağabey, “evet, söylediklerim doğru ama ne yaparsın, bir benle olmuyor” diyordu. Ama yanında ben vardım. Bizimle aynı fikirde olan arkadaşlar vardı. “Öyle ama işte, ne yaparsın?” demek yerine; “kardeşim, madem biz seninle aynı fikirdeyiz, bizimle aynı fikirde olan arkadaşlarımız da vardır. Onları da bulmaya çalışalım” demek aklından geçmemişti. Çaresizliğe sığınmak insanın gerçeklere gözünü kapatması demektir. Mesut ağabey “sadece benimle olmaz” diyor. Haklı da. Ama Mesut ağabey gibi düşünen pek çok işçi var işyerlerinde. Yani “sadece ben” değiliz.
Yaşadığımız çok sorun var ama hepsi bizim bir araya gelmemizle çözülecek sorunlar. “Öyle ama ne yaparsın işte”ler yüzünden ertelenmiş ya da daha da kötüye gitmiş yaşamlarımız var. Bir ben miyim diye düşünmeyin, biz milyonlar aynı fikirdeyiz. Ah bir birleşsek diyoruz. İş cinayetleri, açlık yoksulluk ve sefalet hepimizin içini burkuyor. Ama yalnız ve tek başına yakınmak bizi uçurumun kıyısına doğru itiyor. Bizim gibi düşünen milyonlarla birleşmek için mücadelenin ilmeklerini örmeye başlamalı. Sen ne zaman mücadeleye inançla sarılırsan, ne zaman işçiler yan yana gelip tek ses, tek yumruk olursa işte o zaman ne yapacağımızı sen de görürsün, dünya patronları da görür.
Ahmet Yıldız Bu Ortalamaya Girer mi?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...