Buradasınız
Parmaksız Eldiven!
Gebze’den bir grup kadın işçi
Kimi işyerinde koruyucu eldiven vardır. Genellikle bu eldivenler en sağlıksız ve en ucuzdur. Çünkü kaliteli eldiven demek giderlere ayrılan bütçenin artması demektir ki bu da patronların hiç işine gelmez. Nutuk çekmeye gelince “biz kocaman bir aileyiz, bu gemiyi birlikte yürüteceğiz” diyen sözde aile büyüğümüz olan patronlar; söz konusu biz evlatları olan işçilerin yararına bir şey oldu mu bin dereden su getirtirler. İşte tam da burada anlayalım ki patrondan ne ana olur ne de baba…
Bizim çalıştığımız metal fabrikasında da adi sarı eldivenlerden kullanılıyor. Paramparça olmadan da yenisi verilmiyor. Bir de bu eldivenlerin biraz daha iyisi var. Siyah renkli olanları da gerektiğinde mühendisler ve müdürler kullanıyor. Geçen gün iş kazası geçirmiş bir arkadaşımızı ziyarete gittik. Kazanın üzerinden 3 ay geçti ve işbaşı yaptı. Yaraları tam olarak iyileşmediği için elinin mikrop kapması olası bir durumdur. Üstelik o sarı eldivenler onun için çok zararlı. Kendisi de bu şekilde düşünmüş ve işyerine geldiğinde o siyah eldivenlerden istemiş. İşyeri yetkilileri de üretimde bu eldivenleri kullandıramayacaklarını, sarı eldivenlerin neyine yetmediğini söyleyerek bu acılı kardeşimizi azarlamışlar. Arkadaşımız kaybettiği parmaklarını gösterince mecburen söylene söylene vermek zorunda kalmışlar. Aldığı eldiveni evine götürmüş yarısını eşine kestirmiş ve kaybettiği parmaklarının hizasında diktirmiş. İşyerine gelip o eldivenleri giydiğini gördüğümüzde hepimizin içi kan ağladı. Ama arkadaşımızın bu durumunu gören patronumuz ise ne utandı ne de üzüldü! Bir kez bile ziyaretine gitmedi. Hiçbir sağlık masrafını karşılamadı. Fabrikada olduğu halde arkadaşımız görüşmek istediğinde yerinde olmadığını söyletip başından savdı. Sonra da üç beş tane patron yalakasını alıp şunları söylemiş: “Yaşanmış olan bu kazadan dolayı vicdan azabı duyuyorum, geceleri uyuyamıyorum. Kaza geçiren arkadaşımız için gerekli tüm maddi-manevi destek yapılacaktır. Gerekirse tüm presleri kaldırıp yeni makineleri getireceğim. Bu durum beni çok etkiledi.”
Eminiz ki çok vicdan azabı duyuyordur. Sayemizde aldığı lüks arabasına binerken gözleri doluyordur. İstanbul’un göbeğinde İtalyan restoranlarında yemek yerken, lokması boğazından geçmiyordur. İçkisini yudumlarken söndürdüğü hayatları düşünüp efkârlanıyordur. Böyledir, değil mi? Hepimiz biliyoruz ki patronun bahsettiği vicdan azabı sadece bir palavradan ibarettir. Biz işçileri sömürerek sırtımızdan elde ettiği haksız kazançla patronumuz ikinci fabrikasını açıyor. Bir değil birkaç fabrika da açsa Ayşe-Fatma, Ahmet-Mehmet elini kolunu koparmış, ocaklara, evlere ateş düşmüş, bu umurunda olmaz. İşçilere fabrikada “patron baba” rolü oynayan patronumuz ve bu zihniyette planlar yürüten tüm patronlar artık bilmelidir ki biz işçiler, bu basit palavralara doyduk, yutmuyoruz. Metal işçileri olarak, iş cinayetlerinde akıttıkları kanın yerde kalmayacağını söylüyoruz.
Biz işçiler patronların açgözlülüğünün bedelini, kuşa dönmüş maaşlarımızı yükseltmek için uzun saatler çalıştığımız zamanlarda, iş güvenliği önlemi alınmamış makinelerde çalışırken iş cinayetlerinde uzuvlarımızı ve hayatlarımızı kaybederek ödüyoruz. Bu cinayetler yalnız bizim işyerimizde yaşanmıyor. Birçok fabrikada işçi kardeşlerimiz aynı sorunları kat be kat yaşamaya devam ediyorlar. Fakat biz işçilerin kurtuluşu örgütlü mücadeleden ve birlik olmaktan geçiyor.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...