Buradasınız
Patronlar Durmuyor: Yıllık İzinlerde Keyfilik
Bir metal işçisi

Ben metal sektöründe çalışan bir işçiyim. Bizler işçiler olarak pek çok sorunla karşılaşıyoruz. Patronların işçilerin haklarına dönük saldırıları her yerde devam ediyor. Benim çalıştığım fabrikada da yeni yıl yeni saldırılarla çıkageldi. Gözünü para hırsı bürüyen patronumuz çalışma saatlerimizi uzattı ve bu da yetmezmiş gibi maaşlarımıza neredeyse hiç zam yapmadı. Üstelik çalışmaktan yorgun düşen bedenimizi biraz olsun dinlendirmek için dört gözle beklediğimiz senelik izinlerimizi de keyfine göre “düzenledi”.
Bütün işçiler planlarını senelik izinlerine göre yapmışlardı. Hatta evlenecek olan işçi arkadaşlarımız düğün tarihlerini bile senelik izin tarihlerine göre ayarlamışlardı, fakat birden bire patronumuzun düzenlediği yeni bir liste çıkıverdi ortaya. Listede senelik izne çıkacak olanlar ve kaç gün izin kullanacağı yazıyor. Bugüne kadar hiçbir işçi arkadaşım hiçbir yıl senelik izninin tamamını kullanabilmiş değil. Kimisi üç haftalık izninden iki hafta, kimisi iki haftalık izninden bir hafta kullanmış. Kalan sürelerde biriktikçe birikmiş ve böylelikle izin süresi elli günü aşan işçiler var. Zaten tuhaf olan bu durum, bundan sonra daha da tuhaflaşıyor. Biriken izinlerinin hesabını yapan işçilerden birinin 50 günü bulan yıllık izni listede 17 işgünü olarak görünüyordu. Bir başka işçi arkadaşım da 54 günlük yıllık izni varken hiç izninin olmadığını, hatta içeri borçlandığını gördü. Kısacası herkesin bütün planları altüst oldu. Şu anda buna karşı hepimizde bir tepki oluşmuş durumda.
Bizden 15 yıl önce bu fabrikada işe başlamış bir abimiz, yaptığımız sohbette, eskiden fabrikanın daha küçük, gelen işlerin daha az olmasına rağmen aldıkları ücretlerin bugüne kıyasla çok çok yüksek olduğunu, ikramiye aldıklarını, çalışma şartlarının daha iyi olduğunu anlattı. Ancak patronun sermayesi büyüdükçe çalışma koşulları giderek ağırlaşmış, ücretler her geçen gün biraz daha erimiş. Bu da demek oluyor ki patronların sermayelerinin büyümesi, bizim boğazımızdan geçen lokmaların azalmasıyla, kötü koşullarda çalışmaya mahkûm olmamızla sağlanıyor. Yani bizim sırtımızdan büyüdükçe büyüyorlar. Eğer bizler bir araya gelip bir şeyler yapmazsak, bundan çok daha kötü koşullarda çalışmaya mahkûm oluruz.
Havaalanında mı Çalışıyorsun Sen?
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...